Bir çay ocağında otursak. Hani o oyunsuz olandan, hani o tabureleri olandan, hani o Fatih'te Malta'dakine benzer birinde. Otursak ve onu dinlesek. Terini silse, demli bir çay söylesek ve anlatmaya başlasa.
Pazar günleri saat 23'ten sonra açık olduğumuzu da söylemiş miydik?
Şimdi bu uzun soğuk gecelerde şiirden sonra çayını, kahvesini yanına alıp eline bir kitap tutuşturmalı. Zaten geceler uzadı, Allah Resul'ü(sav) diyor ya; ‘Kış müminin baharıdır.’ Ne oruç ona zorluk verir, ne de geceyi ihya ederken uykusuz kalıp sıkıntıya düşer…
Aramızda şuan vizeleri olan kardeşlerimiz var inşallah sınavlarını hayırlısıyla atlatırlar. Ben öğretmen olsaydım sınavda öğrencilerimin gelecek hakkındaki hayallerini hiçbir sınır olmadan yazmalarını isterdim.
Şiirin sözleri;
Mehlikâ Sultan'a âşık yedi genç
Gece şehrin kapısından çıktı:
Mehlikâ Sultan'a âşık yedi genç
Kara sevdalı birer âşıktı.
Bir hayâlet gibi dünya güzeli
Girdiğinden beri rü'yâlarına;
Hepsi meshûr, o muammâ güzeli
Gittiler görmeye Kaf dağlarına.
Hepsi, sırtında aba, günlerce
Gittiler içleri hicranla dolu;
Her günün ufkunu sardıkça gece
Dediler: ''Belki bu son akşamdır''
Bu emel gurbetinin yoktur ucu;
Daimâ yollar uzar, kalp üzülür:
Ömrü oldukça yürür her yolcu,
Varmadan menzile bir yerde ölür.
Mehlikâ'nın kara sevdalıları
Vardılar çıkrığı yok bir kuyuya,
Mehlikâ'nın kara sevdalıları
Baktılar korkulu gözlerle suya.
Gördüler: ''Aynada bir gizli cihân..
Ufku çepçevre ölüm servileri.....''
Sandılar doğdu içinden bir ân
O, uzun gözlü, uzun saçlı peri.
Bu hâzin yolcuların en küçüğü
Bir zaman baktı o viran kuyuya.
Ve neden sonra gümüş bir yüzüğü
Parmağından sıyırıp attı suya.
Su çekilmiş gibi rü'yâ oldu!..
Erdiler yolculuğun son demine;
Bir hayâl âlemi peydâ oldu
Göçtüler hep o hayâl âlemine.
Mehlikâ Sultan'a âşık yedi genç
Seneler geçti, henüz gelmediler;
Mehlikâ Sultan'a âşık yedi genç
Oradan gelmeyecekmiş dediler!
Müzik: Yansımalar-Asude
14 окт 2024