YORUMLAR KANALI AŞTI!! // YORUMLUYORUM #25 //NO MORE KAKA 

Ömcör'ün saçı çok iyi olmuş.Birdahakine gelin topuzu istiyoruz.

Şöyle bir şey düşünüyorum; bir videonuzda da sizin yerlerinizde oturan, yorumları gayet ciddi bir yüzle ve tavırla, en az 30 dakika yorumlayan. Takım elbiseli, kerli ferli, 3 memur kılıklı adam koysanız. Videonun sonu da TRT üslubu bir kapanış, bayrak ve istiklal marşıyla bitse (Kayyums has came!).

ömercan çok iyi bir insansın seni çok seviyorum keşke cevdet olsam da seni bi kere öpsem

Uzun bi aradan sonra ilk kez kayyum görünce sonsuzluk taşlarını ele geçirmiş thanos gibi hissetdim (kayyum 7:45)

Ömrüme ömrü gibisin Mest ediyor sözlerin Eski bir şarkıda ismin Reyhan kokusu nefesin Canıma can katar sevgin Aşktan da öte verdiğin Ne olduğunu bilemedim...

okul gezisindeydik kocaeli de müze halindeki denizaltının torpido odasına arkadaşım kakasını tutamayıp sıçmıştı herhalde türkiyede sıçılması en zor yerlerden biri

Yorumluyorum #26 nerede

Ahh Ömercan...Senin o şişko,geek bedeninden damlayan tek ter damlasına kurban olurum...Lütfen bana creepy takipçin olarak bakma.Bu sadece bir itiraf.Umarım mutlusundur...

EVET DOĞRU YERE GELDİNİZ EVET EVET BİR "KAKA" ANISI.Benim de olabildiğince garip bir anım var bundan hiç hoşnut değilim ama olsun yine de paylaşayım.Benim evimin dışında hiçbir ortamda sıçamama gibi bir prensibim var. İlkokulun bir döneminde hazımsızlık sorunları çekiyordum İşte o dönemde bir gün ders içerisinde aşırı derecede kakam gelmişti,kendi çapımda telaşa girmiştim,bizim öğretmenimiz gereğinden fazla katıydı bu tuvalet mevzularında ,ben de tenefüsün gelmesini bekledim. Zilin çalmasıyla tuvalete koştum Girdim bir klozete ve hunharca vıj yaptım. Bir hayli sesliydi sanırsam. Ben güzelce rahatlamama bakarken bizim sınıftan Egeliliğini doruk noktalarında yaşayan bir çocuk girdi tuvalete bu sırada ben de hunharca sıçıyordum. Sonra bu çocuk hunharca sıçtığımı keşfetti ve kapıma art arda vurarak "Napıyon len ,sıçıyon mu len" demeye başladı. Ben de bir yandan işimi görürken bir yandan da bununla uğraşıyordum. Sonra bir sessizlik oldu çocuk gitti sandım.Bir anda çocuk yan klozetin üstüne çıkıp kafasını yukarıdan benim tuvalete sokup yukardan bana bakarken "Ne biçim sıçıyon len her yeri kokuttun len" deyip gülmeye başladı. Ben de sinirlendim gittim elime bokumu alıp yüzüne fırlattım sonra çocuk ağlamaya başladı. Bugünü bir daha konuşmadık çocukla ikimizin arasında bir sır olarak kaldı.

14:53 "God has no stick" 17:43 "Hayat zaten çok kısa..."

Once upon a time in Hollywood inceleyecek misiniz? (Lütfen inceleyin.)

Kanal 200 bin abone oldu ve bir milyona sadece 800 bin kaldı. Kendini hazırla Ömercan, çikolata banyosu yaklaşıyor. Unutmadık, unutturmayacağız.

Yeri gelmişken yazayım. Ömercan abi rockstar değil. Bana, 2 yıl önce cevap vermeyeceğini düşünerek yazdığım "SND nerede" içerikli direkt mesajıma hitafen cevap yazmıştı ve ben şaşırıp "Sen... cevap verdin!" tarzı mesajlar atınca bana istediğim zaman onunla konuşabileceğimi anlatan çok samimi bir paragraf yazmıştı ve çok utanmıştım. Sıradan övgü ve sevgi cümleleri istemediğini düşündüğüm için ona gerçek bir hikaye üzerinden sevgilerimi iletmek istedim. Teşekkür ederim Geekyapar, beni son 2 yıl içerisinde çok değiştirdiniz. Ve teşekkür ederim Ömercan Güldal, bana gerçekten çok iyi bir örnek olduğun için.

TAA isimli kanal "CT ile bilgilen"i son videosunda çalmış bulunmakta.sizi cihada davet ediyorum basın şu videoyu

HACILAR SOFRASI yakında GEEKHANEM'de!

CT nin tuvalette fazla kalması normal bence, adamın kaka ile duygusal bağı var

O ışın kılıcı yeni değil Star Wars Rebels dizisinde Tapınak Şövalyesi aynı ışın kılıcını kullanıyordu (arada çok az bir fark var fakat aynı tasarım )

16:37 Ömercanın cümlesi Bihterin iconic cümlesi ile ölümüne kapışır.(Tabi siz anneleri tarafından size emanet edilen ...)

Oturma odasında Sinema günlükleri, Mutfakda yemek yerken Dedeler Sofrası, Tualetde kaka yaparken Yorumluyorum izliyorum. Bir balkon için de içerik yaparsanız sevinirim, teşekkürler.

Beast Mode Geekyapar! Activated

bence programın adını bokluyorum yapmalısınız.

Ben de bir anımı anlatmak isterim. Bu olay yaşandığında ortaokul 7.sinifa gidiyordum. Annemle pazardan dönüyorduk ve donus yolunda kakam geldi. O kadar kötü oldum ki annemden evin anahtarını alıp eve koştum. Kaka tutanlar bilir koşunca kaka gitmiyor aksine daha çok ucuna geliyor. Ben koştur koştur eve girdim kapıyı kapattım amacım pantolonumu indirip klozete koşmaktı(ev boştu). Ama kakamın uçta olduğunu akıl edememiştim tüm eve sıça sıça tuvalete gitmistim. Ama kakam da vıjdı. Annem geldiginde gülmekten temizlememişti bile. En sonunda babam geldi ve kakalı halıları toplayıp halı yıkamacıya götürdü ama hâlâ dalga geçerler. Bende travma etkisi yarattı nerdeyse ne zaman kakamı tutmak istesem annemle babamın kahkahaları gelir. Bir kız olarak bu utanc verici olayi buraya yazmak aklimin ucundan gecmezdi Allahtan nickim gercek ad degil izleyen arkadaslarim var.

29:21 de Cevdet abi "Erkek kadın farketmez, Ömercan s*ker affetmez." diyecek sandım :D

sabaha kadar burç yorumu yapıyorum lan bundan sonra haftalık burçlarınızı atıcam

bal kutusu muhabbeti insanı bir anda eski zamanlara götürüyor... cs’nin utanmaktan 40 farklı renge bürünmesi, ömcör’ün şoktan dilinin tutulması... those were the days ma friend

Merhaba pek sevgili dedeler ben de bir içinde kaka bulunan ama iğrenç olmayan bir anımı anlatmak isterim.3.sınıfa giderken tuvaletimi tutamama problemim vardı.Hem büyük hem de küçük.Bir gün büyük tuvaletim yine çok gelmişti.Ben de dayanamayıp altıma yaptım.Sonra teneffüste panikle tuvalete koştum.Hepsi külodumdaydı.Ben de çocuk aklıyla külodumu çıkarıp tuvalet deliğine attım sonra da sifonu çektim.İki gün sonra bulduğum çözümün rahatlığıyla yine aynısını yaptım. Ertesi gün törende müdür çıkıp boruların patladığını borularda 2 adet çocuk külodu bulunduğunu söyledi.Borular patlamıştı ve tüm okul 2 hafta boyunca bodrum katındaki yemekhaneyi,konferans salonunu ve soyunma odalarını kullanamamıştı.İlkinde yakalamamıştım ama ikincisinde eve gelince annemden bir güzel dayak yemiştim külodum olmadığı için. Bu da böyle bir anımdı hepinize sevgiler.

Ben 94'lüyüm, çocukluğumda Barış Manço benim için çok önemli biriydi. Karakterimi bile biraz kendisi şekillendirmiş olabilir. Öldüğünü ben annemden öğrenmiştim. Bana kafasını piyanoya çarpıp beyin kanaması geçirdiğini söylemişti gerçekten çok çok üzülmüştüm. Tabi aradan 20 sene geçti zaman zaman dinlerim ama hiç aklımdan bu adam nasıl öldü diye araştırmak geçmedi. Ama geçenlerde muhabbet muhabbeti açtı annemle Barış Manço hakkında konuşmaya başladık ve bana gerçeği yani; eşini aldatan bir adam olduğunu hatta öldüğünde de yanında kız arkadaşının olduğunu ve benim için bu kadar önemli bir karakterin imajını bozmamak adına o sıralar devamlı Barış Manço haberi çıkınca kanalı değiştirdiklerini ve böyle bir yalan söylediklerini anlattı. Yıkılmadım elbette ama tabii ki kafamdaki imajı zedelendi. Ama şimdi burada sizden duyunca sanki aile sırrımız ortaya çıkmış gibi utanıp üzüldüm. Ve acaba ilk defa sizden duymuş birileri var mı yoksa tek cahil ben miymişim merak ettim. Neyse, seviliyor, izleniyorsunuz.

Abi 21 yaşındayım ama dayanamayıp izledim. Çok kötüyüm. Bundan sonra yaş uyarılarını dikkate alacağım.

Ben ilginç bir yerde değil ilginç bir durumun içinde yaptim kakamı . 7,8 yaşındayım , evimizde alaturka bir tuvalet var. Küçük bir oda olarak hayal edin ve odanın yarısı taban olarak yerden daha yüksek . Ben tombiş tombiş kakamı yaparken tuvaletin kapısı çaldı. Kim o dediğimde aldığım cevap ; "Abi canım çok sıkıldı açsana geliyim " idi. Ben de sanki yıllardır yapılan bir aktiviteymiş gibi hiç yadırgamadan açtım kapıyı . Girdi içeri ve alçak olan kısımda benim çömelme pozisyonumda çömeldi. Biraz bişeyler konuştu . Ardından ucuna hortum eklenmiş bir taharet musluğu vardı. Aldı eline ve başını sıkarak fıskiye edasıyla havaya tuttu. Sonra dans etmeye başladı . Ben bir yandan kakamı zorluyorum , bir yandan da alkışla ritim yapıyorum ama alkışı dengemi kaybetmemek için tek elle fayans duvara vurarak yapıyorum. Biz baya eğleniyorduk içerde . Benim kakam çoktan bitmişti silme kısmındaydım. O arada kapıyı birden annem ve babam açtı. Bizi öyle gördüklerinde ilk başta hiç utanmadım. İçimden ; "annem kardeşimle iyi anlaştığımı gördü , kesin çok sevinecek" sözlerini geçirdim. Fakat öyle olmadı . Günlerce mahremin ne olduğu ve hangi odalara iki kişi girilmemesi gerektiği konusunda uyarılar ve eğitsel açıklamalarda bulundular. O günden bu yana ne zaman alaturka bir tuvalet görsem bu anım aklıma gelir.

Size muzdarip olduğum bir konudan bahsetmek ve bu konudaki görüşlerinizi dinlemek istiyorum. 9 ay sonra evleneceğim ve elimizde bilgisayar olduğundan, nişanlımla evimize televizyon almayı düşünmüyoruz. Bunu laf arasında kime söylediysek herkes bize ‘Öyle şey mi olur?’ gibi şeyler söylüyorlar ve acayip acayip bakıyorlar. Hatta ‘Eve alınan eşyalar misafire göre alınmalı.’ diyenler bile oldu. Bana gülünç geliyor açıkcası bu açıklamalar. Sizler ne düşünüyorsunuz merak ediyorum.

Ömcör yıllar boyu iyi tespit ve gözlemleriyle; hep benim ilgimi çekmiştir. Teşekkürler Ömcör!

“Kaka tutmaktan hoşlanmak” adlı olayın alt metnini yorumlar mısınız

Ömercan: bu kaka mevzusuna nasıl bir çözüm getirmeliyiz? Ct: Yes!

benim kakayla ilgili garip bir anım yok sadece evimden ve hatta lazımlığımdan başka yere sıçamadığımdan dolayı 1 hafta misafirliğe gitmiştik ve ben daha ilk günden kakam gelmesine rağmen 1 hafta hiç sıçmadım, hatta babam '' çocuk içine sıçtı resmen'' diyerek benimle lazımlık bakmıştı ama ben kendi lazımlığımdan başka yere sıçmadığımdan 1 hafta sıçmamıştım (bir noktadan sonra alışıyor insan arkadaşlar)

Gnays granit yani derinlik bir magmatik kayacin metamorfizma yani baskalasim gecirmis halidir.

videoyu kaçıncı kez izliyorum bilmiyorum ama her seferinde Yoda'ya gereksiz fazla gülüyorum.

Ne zamandır şu kakalı anılara gülüyorum. No more deyince kendi anılarım aklıma geldi. Okuduğum ilkokul pek nezih bir semtte değildi. Okulumda pek nezih bir okul değildi. Daha birinci sınıf olduğu için ortama alışmaya çalışıyorsun, tek başına tuvaletini falan yapman gerekiyor. Okula başladığım ilk hafta tuvalete gittiğimde hiç haz etmediğim bir görüntüyle karşılaştım. Öyle çocuklar vardı ki tuvalete girip kapıları tekmeliyorlar, pisuvar dışında her tarafa işiyorlar falan hiç alışık olmadığım bir ortam. Ben zaten benim iki katım çocukların o kapıları tekmelediğini ve de kapıların kilitlerinin çalışmadığını gördükten sonra 'okulda tuvalet''i aklımdan silmiştim. Gel zaman git zaman bende iyice fobi de oluştu. 'Okulda kakamı asla, çişimi ara sıra' kuralı çerçevesinde yaşıyordum. Kakamı dün evde yapmadıysam günüm kıçımı sıkmakla geçiyordu. Sırf kakam çıkmasın diye tüm teneffüsler de sırada oturup popoma baskı yapıyordum. Zaten çok hoş olmayan bir deneyimdi o kakayı tutmak için kendini öyle bir sıkıyorsun ki gözlerin pörtlüyor, yüzün falan morarıyor yani. Üstüne dışkının çıkışının gecikmesinden kaynaklı kabızlık da yaşıyordum ve çok acılı bir tecrübe oluyordu 2, 3 günde bir (zamanı geldiğinde yapmayınca tuvalete çıkma periyodunda artışta oluyordu). Gel zaman git zaman ben bu kaka tutma işine iyice alıştım. Kakam geldiğinde tutmak için yeni yöntemler geliştirmem gerekiyordu. Çünkü hayata attığım ilk adımlardı ve her yerde kakam gelebilirdi. gerektiğinde sokakta, parkta ya da arkadaş ortamında kakamı tutmam gerekiyordu. İşte bu noktada 'popoya vurma' yöntemini geliştirdim. Nerede olduğunuz önemli değildi. Sadece elinizi yumruk haline getirip poponuza ritmik darbelerle vurmanız gerekiyordu. Ve puf! Az önce muzdarip olduğunuz kaka problemini altınıza sıçıncaya kadar çözmüş oluyordunuz. 3. 4. sınıfa kadar bu kaka yapmama alışkanlığı devam etti. Okulda hunharca kakamı tutuyordum: Sıranın altından tutup kendimi sıraya doğru çekme oyunları, popoya vurma oyunları, koridorda yürürken popoyu kasma oyunları falan resmen bu işin gurusu olmuştum. Ta ki evin kapısına gelene kadar. okuldan çıktığım anda eve doğru koşar adımlarla gidiyordum ama koşamıyordum bir yandan da kıçımı sıkmam gerekiyordu. Bu vesileyle yıllarca evin kapısına kadar kakamı tuttum. Yıllarca da kakamı tuvalete değil evin kapısında donuma yaptım.

Abone sayınız çok stabil, artmıyor azalmıyor, Bu konuda hiç araştırma yaptınız mı

Hayırlı olsun 200 bin olmuşsunuz.

34:45 Cevdet Dedemiz sormuş, biz de cevaplandıralım; Tabî ki sünnetçi... Artık kim bilir ne oyunları...

O zamanlar Erasmus programı vasıtasıyla Budapeşte'deyim. Bir gün dışarıda iki bira içip eve döndüm bir etkinlikten, yorgun hissediyorum. Uyumadan tuvalete gittim sonra uyudum. Gece uyurken tuvaletim geldi, tekrar tuvalete gittim geri yattım. Sabah gözümü açtığımda odam gözüme bir garip geldi. Giysi dolabımın kapağı açık duruyordu. "Herhalde arkadaşım dikiş kutusundan iğne iplik almıştır" dedim. Kalktım gözlerimi ovuştura ovuştura tuvalete gittim. İşerken gözümün önüne gece yaptıklarım gelmeye başladı. Anlık 2, 3 sahne gözümün önüne geldi. Adeta kafamda şimşekler çakıyor, içimden de "N'olur yapmamış olayım ya!" diye geçiriyordum. Odama geçip dolabımın içindeki kıyafetlere, çarşaflara ellerimi sürdüğümde başımdan kaynar sular aktı. Gece tuvalete diye kalkıp dolabın içine işemiştim. Bütün dolabın içindekileri makineye attım. Dolabı da bir güzel sildim. Fakat 2 gün boyunca elimi kokladığımda çiş kokusu almaya devam ettim. Hatta ev arkadaşlarıma "Elimi bir koklasana ya, ne kokuyo anlamadım" falan diye gün içinde bi kaç kere koklattım.

Küçük resimleri değiştrime oyunları :D

Aşkla ilgili ömercanın dilinin ucuna gelip cıkmayan cümleler; yok canım öyle yazmakla falan olmaz, o duyguyu birisine yaşattığı için kendiyle övünüyo, seviniyo insan.

Aga Geek olduğunuzdan ötürü Imax mi yapıyorsunuz programı!?Ne zaman kakadan konuşsanız burnuma kokular geliyor!..

37:49 patlamalı kahkaha atıyorum

Artık yaşım tutmuyor ne yapacağım ben 6 nisan'a kadar :/

👏👏👏 helal be Sir Cevdet

Horantas'ın horantası'nın yeni bölümünü yıllardır bekliyorum ve beklemeye devam edeceğim UNUTMAYACAĞIM...

Kahretsin izleyebileceğim son Yorumlu yorum bölümü. Ben elendim kalanlara başarılar

tuvalet kapısı kilidi demişken. dün akşam tenha bir starbucks tuvaletinde kapı kilitlendi sandım, meğer kilitlenmemiş, ben de oturuyorum klozette. birisi tam kapıyı açar gibi oldu hemen elim kapıya gitti tabi ama kapı bir anlık aralandı, özür diler gibi bir şeyler geveledi şaşkınlıkla gitti. ben ise elemanı görmemek için büyük çaba harcadım, gözlerimi kapadım o an. zira çıktığımda onu görüp utanmaktansa hiç görmeyip o sahneyi yok saymak daha mantıklı geldi.

Kakalı yorum çok oldu ben de kısa bir çişli hikayemi anlatmak istiyorum. İlkokuldayken erkekler tuvaletlerimin camlarının hizasında öğretmenlerimiz arabalarını park ediyordu. Biz de camdan öğretmenlerimizin arabalarına işerdik fakat ben bu etkinliği çok yapmazdım. Bir gün derste tuvalete gitmeye izin almıştım ve aklıma bu iğrenç aktivite geldi ve işemeye başladım. Sonunda da biri beni gördü mü diye camdan baktım ve müdürün arabasına işemiş olduğumu anladım. Müdür de uzaktan arabasına doğru geliyordu şansıma. Ben direkt sınıfa topukladım tabiki ve derste de kan ter içindeydim. Neyse ki müdür beni görmemiş ve çişimin rengi de sarı yerine su renginde olmuş olacak ki herhangi bir sorun yaşamamıştım. Hep kakaları okuyorsunuz bu sefer de çiş okuyun lütfen. Selamlar saygılar

Videoya baslarken basligi gordum ve oh be sonunda kaka muhabbetleri bitti dedim ama icimden hala "Lan acaba bu bir on hazirlik mi?" diye gecirdim ve 19:00 de anladim ki EVET ON HAZIRLIKMIS.

Oha cevdet o nasıl bi oyunculuk. Oscarlık

Şu programa artık devam edin eski programları izlemekten sıkıldım

Ömcör kim konuk gelirse gelsin, koltukda yer olmasa bile her videoda olsun ya.Bir şey demese de olur gül yüzü yeter

Özellikle mi yemek saatinde atıyosunuz videoları vallahi cansınız 😘

38:09 aklıma hangover 1 deki bebek sahnesi geldi

Bu yorum ihbar niteliğindedir. Sizi çok seven, her boş derste her tenefüste sizi izleyen sınıf arkadaşım Arda B. kayıp. Her videonuzu en az 3 kere izlemiş, Doctor Who'nun bir bölümünü dahi izlememiş de olsa incelemelerinizi defalarca seyretmiş bir 'manyak'. Eminim bu videoyu da izliyordur. Arda! Lütfen aramalarımıza yanıt ver, mesajlarımızı cevapla. Yaklaşık 4 aydırdır senden hiçbir bilgi alamadık. En azından iyi olduğunu söyle. Seni seven arkadaşın...

Ana okulu ya da 1. Sınıfta olduğum (tam hatırlamıyorum) günlerden bir gün, normal şartlarda okula gitmeden önce sıçan ben o gün niyeyse sıçmamıştım ve öğlen de öküz gibi yediğim için son ders inanılmaz kakam gelmişti. Bir sürü dayanmaya çalıştıktan sonra daha fazla dayanamayıp "örtmenin tuvalete gidebilir miyim?" Dedim ve o zaman aşık olduğum hoca tabii ki de izin vermemişti. En sonunda zil çalmıştı ve ben adeta bir road runner moduna girip eve koşmuştum (ev yürüme mesafesinde olduğu için okula yürüyerek gidip geliyordum) eve gelip zile bastığımda o da ne? Kapıyı açan bir tane bile insan yoktu. Sonra mecburen beklemeye başladım ve artık kakam "benden bu kadar dostum" diyip kendini pantolonuma saldı. Önceki günün + öğlen yemeğinde yenen yemeğin boku cidden büyük oluyor. Yaklaşık yarım saat, bir saat pantolonumda bokumla beraber bekledikten sonra annem elinde market torbalarıyla geldi ve eve girince de beni döve döve temizlemişti. Hem o gün 1 saat götümde bokla durmuştum hem de annemden dayak yemiştim. Benim yaptığımı yapıp önceki günden yediğiniz yemekleri sıçmadan evden çıkmayın.

Bu bölüm gerçekten çok güzel olmuş elinize sağlık!

FRPNETden sonra STAR WARS'dan umudu olan Türkler listesinde birde Hasan abi var ne kadar sevsem de hala umudu olması çok üzüyor beni

21 yıldır dünya üzerinde olmama rağmen hala bir sevgili bulamamış olmamı yorumlar mısınız? Normal bir şey midir bu sizce, yoksa bir sıkıntı mı var? Bir de Cowspiracy ve What The Health adlı belgesellerden en az birini izleyip hakkında konuşur musunuz acaba? Teşekkürler.

Ömercan seni görünce kalbim duruyor. Evli olmasan belki bi şansım olurdu ama evlisin. Olsun, hayal etmesi bile güzel. Seni sonsuza kadar seveceğim hayatımın aşkı :(((

25:34 Cevdet çok iyi

Abi umrunuzda olmayabilir de şu an hem çalışıp hem arkadaşlarıma aileme vakit ayırmaya çalışıyorum okuduğum şehre döndüğümde izlerim videoları. benim gibi insan da çoktur ondan izlenmeler düştüyse canınızı sıkmayın sizi özledim sevgiler, selamlar.

O zaman benden de bir kaka anısı gelsin. Yaklasık 12-13 yaşlarında tatili annemin köyünde gecirdigimiz bir yazdı ve bir sabah karnımda inanılmaz bir sancıyla uyanmıştım evet bu sancıyı tanıyodum bu sancı gaz sıkışması sancısıydı.( Bir kac kere daha yaşamıstım) Kahvaltı yapıldıktan sonra bu sancı dayanılmaz hale geldi ve hastaneye gittik. Hastanede bu rahatsızlık için kullanılan yöntem ise şu : Bir tüp içinde kakanızı ve gazınızı daha kolay cıkarmanızı sağlayacak bir ilac var ve bu tüpün ucu biraz uzun ve sivri bunu anal yolla vücudunuza sokup ilacı boşaltıyosunuz. Bunu kendim yapamayacagım icin annemden yardim istedim ve o işimi halletti. Sonrasında yarım saat bekledikten sonra biraz tuvaletimi yaptım ve gaz cıkardım haliyle biraz rahatlamıştım ve eve döndük. Evde uzanıp dinlenirken bir anda gazımın geldiğini hissettim ve "ohh ilac işe yariyor valla" dedim icimden ve ıkındım. Ikınmamla beraber vıjjjjjjk diye bir ses ve totomda sıcak aynı zamanda ıslak bir sey hissettim. Bu ilac beni fena halde ishal yapmıstı. Olduğum yerde kıpırdamadan annemi cagırdım, cok utanıyordum. Annem beni söylene söylene banyoya götürdü ve beni bir hortumla yıkadı neyse ki rahatsızlığım gecti ve ishalim devam etmemisti. Hepinizi cok seviyorum Dedelerim.

Ömcör Bey saçınız muh te şem olmuş!

Cevdet abi iyi tahmin etmiş, gerçekten de roman yazıyorum.

CT'nin her ilkokulda pisuvara sıçılmıştır iddiasının çok doğru olduğunu söyleyemem ve bizim ilkokul buna çok güzel bir çözüm bulmuştu: -Okula pisuvar koymayarak.

Bundan bir kaç sene önce rogue one dan çıkmışız bir arkadaşımla eve dönüyoruz. Bizim mahalle biraz karanlıktır sokak arasında yanıp sönen bir lambamız vardı neyse. Biz arkadaşımla yürüyoruz falan işte ne kadar boktan olduğunu konuşurken ikimizinde tanıdığı başka bir arkadaşımız (ERZURUMLU - AYI lakabı olan) yanında kız arkadaşıyla önümüzden yürüdüğünü fark ettik ve şaka yapalım dedik. Ben kapşonu çektim kafama arkadan buna yaklaşıp arkadan sertçe bir omuz attım. Önüne geçip yürümeye devam ettim. Arakadaşım da yanında kız olduğu için tabiki altta kalmadı - önüne baksana birader dedi. Bende bakmazsam ne olcak dedim ve tam arkamı dönerken bizim bu ayı bana yüzümü ona dönmemle beraber kafayı vurdu burnumun ortasına. Benim feleğim şaştı ve anında yere yapıştım. Benim olduğumu o an anladı Ege [benim adım] demesiyle kızın arkadan çığlık atarak kafama bir tekme atmasıyla ben 2. sarsıntıyı ve IQ kaybını yaşadım. Diğer arkada olan arkadaşımın olaylar büyümesin diye koştuğunu gören kız ona doğru yöneldi o sırada bizim AYI kızı tuttu sonradan öğrendik ki kız wing chun ile uğraşıyormuş ben hayatımda böyle bir dayak yememiştim. O an anladım ki yaşadığım olay filmden daha kötüydü. Saygılar...

CT şimdiden belirteyim yazım veya imla hatası bulmanın imkanı yok, bu yüzden de sonda "yazım yanlışlarım varsa özür dilerim" yazmak yerine başta kesinlikle hata yapmadığımı belirtmenin daha iyi olacağını düşündüm. Anlatacağım bu olayda kesinlikle herhangi bir insanın içinden çıkan bir madde yok, ama bir hayvandan var. İlkokulda babamla hayvanat bahçesine gitmiştik ve ilk defa gideceğim için çok heyecanlıydım. Babam bana kaşıklı dondurmalardan aldı ve onu yiye yiye gezmeye başladım. Maymunlar, atlar, filler; çok iyi gidiyordu her şey ve kendimi adeta onlar gibi bir hayvan olarak hissediyordum. Ta ki zürafaların olduğu yere gelene kadar. Dondurmamı bir güzel yalayıp, kafesin arkasından en yakınımdaki zürafaya bakıp boyunun çok uzun olmasından ve dondurmayı yalıyor olmamdan dolayı büyük bir haz alıyor, ardı ardına kahkahalar atıyordum. Fakat sonra o hain zürafa benim suratıma tükürdü, evet lama değil, zürafa. Suratıma tükürdü ve ilk önce o salgının yapışkanlığından iğrenip, ağlamaya başladım. Sonra bir daha tükürdü ve bu sefer dondurmam yere düştü. Çok sinirliydim, babam veya herhangi biri beni artık durduramazdı. Kafesin arasından geçip, zürafanın boynuna atlayıp ona geçen zaman gibi sert vurduğumu hayal ettim sonraki 2 saniyede, fakat tabii ki bunlardan hiçbirisini yapacak ne gücüm vardı ne de cesaretim. Ağlayarak babamın yanına koştum, eve döndük ve o gün bugündür ne bir hayvanat bahçesine gittim ne de bir hayvan sosyal sorumluluk projesine...

Ömercan'ın dudak altındaki sakalını tetris oyunundaki bloklar gibi düşünürsek tam çenesindeki boşluğa denk gelecek ve çenesindeki sakal katmanı kaybolacak gibi gelmiyor mu size de?

Benim kakalı hikayem çok ama geçen hafta rejisi olduğum popüler müzik kanallarından birinde şarkı adı yerine ekrana kocaman CAN TÜRKDOĞAN - YAĞLI ÇUTUM yazmıştım ama bu bölümde bu kadar kaka mubabbeti olmasına rağmen hiç benden bahsedilmemesi (CT ile instagram dm den konuşup video atmıştım) beni çok üzdü. Kırgınım CT sana 💔

ben sıçtıktan sonra götümü silmeyi öğrenemedim dedelerim. genelde o küçük popo musluğunu açıp elimi anüsüme sokup boku çıkarıp elimi yıkarım evet çok kaba kullanışsız gelebilir ama başka nasıl yapılır bilmiyorum kuru peçeteyle ıslak peçeteyle hiç bir türlü içim rahat etmiyor. delik boktan tamamen arınmassa rahatsız hissediyorum yaptığıma o kadar alıştım ki yanlış değil doğru olan bu gibi geliyo yardım edin bana lütfen ne yapmam gerek:((((((((

Hazır ömercan abinin sacına odaklanmışken saç nasıl uzatılır onu anlatın bir ya tam uzatcam bir anda yılbaşı ağacına dönüyor sacım hiç bir modele uymuyor

ömercan ın kafasının arkasında bir şey var ¿

Duydum ki boklu yorumlardan sıkılmışsınız, derdinize deva olmaya geldim, şimdi çiş zamanı! Gelin bu hikayeyi hep beraber dinleyelim, sanırım altı yaşındaydım, yazlıkta amcamların balkonunda oturuyor hayatımın en stressiz dönemlerinde bu akşam mahallenin çocuklarının yugioh kartlarını nasıl "kökerim" diye düşünüyordum. Aniden olan oldu ve çişim geldi, ama normal bir çiş değildi adeta barajlar yıkılmış, denizler taşmış, elfler pipime büyü yapmış çiş bir at sürüsü olarak içimde koşuyordu, tuvalete koştum ve doluydu. Yapacak bir şey yok diye düşündüm, geri döndüm ve fermuarımı açarak balkon demirinden aşağı işemeye başladım, muhteşem bir haz alıyordum adeta bulutlar üstünde uçuyordum. O an olan oldu ve alt kattan gelen "Su dökme çocuğum." sesiyle dünyam başıma yıkıldı, işemenin vahşice verdiği zevk artık yoktu, bir toplumda yaşadığım, modern dünyada olduğum gerçeği altı yaşındaki küçük benliğime dank etmişti. Ardından karşı apartmandan "NE SUYU İŞİYOR İŞİYOR" diye bir haykırış duyuldu, bir yandan ne yapacağımı bilemiyor, çok korkuyor, bir yandan işemeye devam ediyordum çünkü tanrı bu haz trenine fren koymayı unutmuştu. Sonra babanem geldi ve beni içeri soktu, inip alt komşumuzdan birlikte özür diledik. Şimdi 21 yaşındayım ve public tuvaletlerde işeyemiyorum :(

26:49 replay tuşuyum

Öbür bölüme yanınıza genç yetenek Hilali de alın

Cevdet beyin sakalını ömercana versek tam samurai olcak

Çok klasik. İshaldim sevgilimin yatağına uyurken yanlışlıkla yaptım. Neyse zaten ev eşyalı kiralıktı, 2 ay sonra ev arkadaşı yüzünden evini değiştirdi. ( çok çaresiz bir durum, kitap bile yazılır bunun üstüne. :( )

Geekyapar video yapmış hemen gelme oyunları

Sizi uzun zamandır takip ediyorum ve çok ilginçtir bu bölümde benim anılarımdan birine fazlasıyla yaklaştınız. Evet Fransa Cumhurbaşkanının kaf... şaka şaka.

Abiler o ışın kılıcını clone wars da da kullandılar kullanan karakter de pong krell bakarsınız

KLOZETE SIÇTIM GÜZEL OLDU SİZ DE DENEYELEBİLİRSİNİZ.

Bu bölüm önümüzdeki yıla kadar yaşımın izlemeye yettiği son bölümdü. Ama Ömercan'ı çok sevdiğim için izlemeye devam edeceğim. SeÇoSe Ömercan

Gnays granitin yüksek sıcaklık ve basınçla başkalaşmasıyla oluşan kayaç çeşidi.

Aklima geldi anlatayim dedim. Biz ilkokuldayken degisik kultur anlayisina sahip cocuklardik. Muze kesfeder gibi tuvalet kesfeder sanat eserlerini(boklari) elestirir, puan verirdik. Zil calip da tenefus oldugunda kosturarak tuvalete gider, ve sicilan kabin olursa sinifa haber verirdik. Herkes siraya girip sanki louvre muzesi geziyor da sanat eserlerini inceliyormus gibi boklari incelerdi.

Genellikle okul çıkışında anneanne me giderdim bazen sebebini bilmediğim şekilde kirli çamaşır sepetinin içine işerdim ama daha fazlasını yapmak istemiştim kuzenimle birlikte tuvalete girdik önce ikimiz işedik sonra ben üstüne sıçtım bu olaydan sonra anneannem gülmüştü ve birdaha yapma demişti.

Abi ben barış manço’nun bu yüzden öldüğünü bilmiyordum ya, büyük şok yaşadım şu an 🙄 Kalpten gittiğini biliyordum ama asıl nedeninin bu olduğunu bilmiyordum

ulan ömür gedik bi zamanlar deri tayt giyip bızığını gözümüze sokmuştu, elin şortuna karışıyo bide

Plss 1 bölümlük SND yapalım. Konusu da ilginç geek origin hikayeleri olsun. Sevgilerle

Vallahi bu kitleye acil Türkçe öğretmeliyiz. İyi ki Türkiye'ye göçmüşüz İran'dan da ben öğrendim dilimizi.

Hayalhanem kanalının kurucusu mezun olduğum lisede matematik öğretmeniydi. Mersin YKAL'den izleyen kardeşlerime selamlar...

Abi ct nin kısık sesle bune şimdi demesi kadar iyi bir şey yok.

Kaka anısı değildir ! Kaka anısı değildir ! Kala anısı değildir ! Geçen gün rüyamda Barış dedemi gördüm evet Barış dedemi . Otobüsteydik ve Barış dedemi gördüm oo Barış abi nasılsın abi seni çok seviyorum abi muhabbeti yaptım . Ve Barış dedem benimle muhabbet etmeye başladı . Muhabbet muhabbeti açarken ben ineceğim yere geldim . Barış dedem , İnstagram'dan yaz konuşmaya devam edelim . Evet öylede oldu İnstagram'da konuşmaya devam ettik . Ama acı bir olay oldu . Barış dedem vefat etti . Ben hüngür hüngür ağlamaya başladım tabi . Mezarına gittim falan filan . Sonra bir anda başıma bir çuval geçirildi . Gözümü açtığımda bir sandalyede bağlı bir şekilde oturuyordum . Karşımda Cevdet, Ömercan ve CT dedem oturuyodu . CT karşımda şeytani bir gülüşle bana bakıyordu . Cevdet ve Ömercan dedem ise sağımda ve solumdaydı . Ct: - evet herşeyi anlatmanın vakti geldi. Barışı kim öldürdü biliyormusun , ben öldürdüm evet ben . Herşey planın bir parçasıydı . . Plan şuydu Barışı Geekyapara dahil edip onun üzerinden reyting kastıktan sonra işini bitirmekti . Peki nasılmı öldürdüm . O lanet otelde ( bir dedeler bölümünde anlatılan Barış ve Ct dedemin kaldıkları hamam böcekli otel ) O gece çok içmiştik . Barış öyle sanıyordu aslında ben içmemiştim . Odaya geldikten sonra Barışa hadi bebek maması yiyelim dedim . Ve barışta enayi gibi buna inandı ama bilmediği bir şey vardı . O mamanın içinde vakti geldiğinde yiyen kişiyi öldürecek bri zehir vardı . Ve öylede oldu Barış mamayı yedi ve öldü . Ve hepiniz bana bakıp haykırarak gülmeye başladınız hahahahahhaha öldü işte hahahahahhaa kurtulduk ondan hahahahahhahahaha hahahhahaha öldü gödelek hahahahahha . Bunların bilinç altı olduğunu mu düşünüyorsunuz hayır bunların hepsi gerçek Hayırrrrrrrrrrrr ( ömcörün ne kadar rüya dinlemeyi sevmediğini biliyorum ama bunu anlatmasam içimde kalırdı )

Merhaba, umarım bu yorumumu okursunuz. Yıllardır bu anıyı herkese ben anlatırım, maalesef ki anının figüranı mı yoksa başrolü mü ne olduğumu bilemiyorum tam? dinleyenler kadar kahkaha atamadım hiç. Her neyse başlıyorum. 8. Sınıfta bir gün beden dersindeyiz, 7.sınıf ile bahçeyi paylaşıyoruz bu derslerde. Alt sınıfın kızları voleybol filesini kurmuşlar oynuyorlar kendi aralarında. Bizim de arkadaşlardan biri -lanet olsun nereden arkadaş olmuşsak.. kızların oyununu bozmak için fileyi sürekli ters çeviriyor ve oyunlarına karışıyordu. Burada belirtmek isterim ki 8. Sınıfız diye herkese sataşmayı kendimize hak görüyorduk çünkü o sene okulun en büyükleri bizdik. Tabii arkadaşın bu dangoz hareketine biz de ehehe hehehe diyerek destek verirken olanlar oldu. Bu kızlar gidip bizi sınıflarının erkek öğrencilerine şikayet ettiler. Çocuklar karşımıza gelip hayırdır diye bize atarlanmaya başladılar. Biz de o sataşan psikopat arkadaşımız, ben ve iki üç kız arkadaşımla saçma son sınıf egosu üzerimizde bir şekilde ne var? size ne? gibi cevaplar veriyoruz. Ortam gittikçe gerilmeye başladı… o sırada bizim arkadaşlardan biri iki sınıfın temsilcilerinin ortasına girdi ve “Durun!” dedi. Hay demez olaydı. arkadaşıma 7’lerden yani düşmanlardan biri arkasından gelip kafasına vurarak kavgayı başlattı. Fakat ne kavga… Beni sınıfın yirmi (20) erkeği ortalarına aldılar ve her biri bir tokat yumruk itme hareketi ile birbirlerine atıyorlardı. Evet bizler prestijli 8. Sınıf kızlarıyız… Daha kötüsü denebilecek şey de şuydu: diğer bir kız arkadaşımı da bu sınıfın aslında okulun en büyüğü diyebileceğimiz hatta lakabı “Goril” olan yaşı bizden 5 yaş daha büyük ergen irisi bir tip tekmeleye tekmeleye dövüyordu. İşin acı yanı ise… biz ikimizden başka bizim sınıftan hiçbir kimse yoktu bahçede. Resmen korkup kaçmış ve sınıfın camından Amerikan Güreşi izler gibi bizi izlemişler. Ama acı hayat.. burada biter mi bitmedi. Okulun duvarına -sanırım çocuklar yorulduklarından dolayı beni bıraktıkları ve zar zor nefes almaya başladığım bir anda diğer arkadaşımı haşat eden mahlukun bana doğru koştuğunu gördüm. Çocuk karşısına o an teneffüs zili de çaldığı için bahçeye çıkıp bizi ayırmaya gelen sosyal bilgiler öğretmenini kenara itti ve bana koşuşunu sürdürdü. Film şeridi.. bana doğru uzanan bir tekme.. elimi yüzüme siper etmem.. ve tekmenin elimle kavuşması… Sürünerek müdür odasına gittik ve arkadaşımın “kameraları açın kameraları” diye ağlama sesleri. Kızlar tuvaletine gidip kendimize çeki düzen verdik ve sınıfa girdik. İşte burada isyanım size eyy bizim sınıfın erkekleri. Yerimize oturduğumuzda "geçmiş olsun Ceren" diye teselli eden dongirikler… sanki trafik kazası yaşadık ya da ne bileyim geçmiş olsun denecek bir şey miydi ulan az önce olanlar. Hepiniz oradaydınız bee… o gün dostumu düşmanımı tanımıştım. Zaten yetmezmiş gibi görüntüler izlendi ve olayı ilk bizim gerzomat kız başlattığı için 7. Sınıfın kızlarından da özür dilemek zorunda kalmıştık. Bu da böyle bir anımdır.

Benim ise asla anlamlandıramadığım bir anım var (kaka anısı değil). Belki siz yıllardır merak ettiğim bu olayı çözebilirsiniz. Sene 2009, LYS ye hazırlanıyorum. Antalya'da dershanelerin olduğu bölgenin orada bir McDonalds var o zamanlar sürekli kalabalık olan ve facebook gibi ilkokul arkadaşınla bile karşılaştığın bir Mcdonaldstı. Okuldan çıkmışız, dershane öncesi arkadaşımla beraber yemek yiyelim dedik. Tuvaleti ise tek kişilik, bir lavabo var ve içeride kabin var. Ben yemeğimi bitirdim ve elimi yıkamak için üst kata, tuvalete gittim. İçeri girdim ve bir adam ellerini yıkıyordu. Adam gömlek giymiş, jilet gibi, fit vücutlu ve kel bir adamdı. Bildiğin Hitman tipli yani. Ben içeri girip kapının kenarında adamın ellerini yıkamasını beklemeye başladım. O sırada adam bana döndü, baktı ve ellerini yıkamaya devam etti. Ben ise üstümde liseli kıyafetleriyle adamı bekleyen 17 yaşındaki bir tiptim. Adam ellerini yıkamayı bitirdi, tekrar bana baktı ve ellerini kuruladı. Sonra bana döndü ve belinden bir tabanca çıkardı. Tabanca çok güzel ve işlemeli mişlemeli böyle özel bir şey olduğu belliydi. Sonra şarjörü çıkardı ve dolu olduğunu bana gösterdi konuşmadan. Tabi ben anlam veremedim ve korkudan içime sıçmaya başladım. Neden böyle bir şey oluyordu? İçerisi ana baba günü gibi kalabalık ve bu adam niye düşmanını ıssız bir dağa kaçırmış gibi bana konuşmadan göz dağı veriyordu. Daha sonra şarjörü silaha geri taktı ve silahı kurup bir anda yüzüme doğrulttu. O an resmen dondum kaldım ve hiçbir şey diyemedim. Adam da demedi. O şekilde 4-5 saniye kalmışızdır. Ben korkudan ve o anın verdiği şoktan dolayı hiçbir şey yapamadım ve konuşamadım. Sonra o anda kapı açıldı ve beraber yemek yediğimiz arkadaşım tuvalete girdi. Adam arkadaşımı görünce aniden silahı arkasına götürüp sakladı ve beline geri koydu. Sonra kapıdan çıkmak için yürüdü, kapıyı açtı ve çıkarken dedi ki "merak etme, askerde silahla çok haşır neşir olacaksın". Bu da böyle asla anlam veremediğim, belki de ölümden döndüğüm ve sizin yorumlarınızı merak ettiğim bir anı oldu bende. Sizi seviyorum Geekyapar ekibi. İyi ki varsınız :)

Haaayda artık hiç koymazlar yorumlarımızı

Himalya diye yazan birkaç haber sitesine rastladım onun dışında himalya diyen yer yok