Acılarla yasanmis yaşamlar,yokluk,yoksulluk,zahmetli bir biten ömürler,olurken iyi insandı,diyen yeni yoksulluk hayatları kaldığı yerden devam edenlerin hikayesi
Sözleri; Gökyüzünde, yeryüzünde Gün doğdu mu her gün ilk gün Her gün aydınlıktır Yoksa ümit, her yer loş karanlıktır Yâr gurbette, can yürekte Bir kafeste ne amansız Sonsuz ayrılıktır, geçmez zaman Her gece hep aynıdır Fırtınada, ak ayazda Sürgün her yerde hep yalnızdır Gül açsa da, kuş uçsa da Görmez, dargındır Her durakta, her uykuda Sürgün her nefeste yalnızdır Her şafakta, her yudumda Hasret sancıdır Yol alsa da, ses duysa da Dağ aşsa da her adım son Her an son adımdır Tek başına yalnızlık bir yankıdır Yâr gurbette, can yürekte Bir kafeste ne amansız Sonsuz ayrılıktır, geçmez zaman Her gece hep aynıdır Fırtınada, ak ayazda Sürgün her yerde hep yalnızdır Gül açsa da, kuş uçsa da Görmez, dargındır Her durakta, her uykuda Sürgün her nefeste yalnızdır Her şafakta, her yudumda Hasret sancıdır Fırtınada, ak ayazda Sürgün her yerde hep yalnızdır Gül açsa da, kuş uçsa da Görmez, dargındır Her durakta, her uykuda Sürgün her nefeste yalnızdır Her şafakta, her yudumda Hasret...
Filmini de izlediğimden midir bilinmez lâkin bunu her dinlediğimde öyle bir gayr-ı ihtiyari ağlamaklı olurum, biri dokunsa oturur sabaha kadar ağlarım. Sigara dayanır mı, sigara dayansa bile ciğer ikisine birden dayanır mı; muamma...
Henüz filmi izlemedim ama müziği çok etkileyici eminim filmde efsanedir birazdan izleyeceğim. Brindarım türküsünü sürekli dinlerdim ama sazın bu şekilde baskın oluşu ayrı hava katmış. 👌
Diyarimdan göçtüm ıssız kaldı sesime kulak veren dağlarım. Bir ben ağlarım yıkılmış evimin sağlam kalan duvarının dibinde, bir çığlık kopar içimde sesini kimsecikler duymaz. Ben ister mıydım gitmeyi, göze aldım belki de bir daha hiç dönmemeyi.
Bu müzik bana güzel ve büyük Kürdistan’ın dağlarını, ovalarını, ırmaklarını, cennet coğrafyasının yanında acısını, yoksulluğunu, sefaletini, işkence, kan ve barut kokusu ile birlikte hatırlatıyor. Her şey bir parça özgür vatan için..
Şubat, Poyraz Karayel ve Leyla ile Mecnun dizisinden beri hiç televizyona bakmamıştım Haluk Bilginer ve Serkan Keskini görünce tamam dedim Anıl artık biraz da olsa yüreğinde yanan ateşe su serpilir dedim ve yüreğimin içinde yanan ateşin üstüne su değmesine izin verdim
Senaryo yılmaz güney müzik Zülfü Livaneli oyuncular tarık akan Melike Demirağ ve Tuncel Kurtiz 1970 li yillar İstanbul Çemberlitaş şafak sineması hey gidi günler hey.
