Тёмный

Zülkarneyn Kimdir? Yahudi Kaynaklarında Tanrı'nın Mesihi Olarak Anılan Zülkarneyn Peygamber Midir? 

HT Bilim Tarih Felsefe
Подписаться 285 тыс.
Просмотров 56 тыс.
50% 1

Yecüc Ve Mecüc Hangi Kavimden Ne Zaman Çıkacak, Zülkarneyn Onları Nasıl Durduracak?
Öteki Gündem'de Pelin Çift'in konukları Mustafa Öztürk ve Mustafa Akgül oldu.
HT Bilim Tarih Felsefe
➤ Dünya Tarihi
➤ Osmanlı Tarihi
➤ Cumhuriyet Tarihi
➤ Bilim Tarihi
➤ İlk Çağ Uygarlıkları
➤ Günümüze Işık Tutan Felsefeci ve Bilim Adamları
➤ Din - Felsefe Tartışmaları
➤Tarihte Doğru Bilinen Yanlışlar

Наука

Опубликовано:

 

13 дек 2022

Поделиться:

Ссылка:

Скачать:

Готовим ссылку...

Добавить в:

Мой плейлист
Посмотреть позже
Комментарии : 304   
@ozkandurular1097
@ozkandurular1097 Год назад
İmanı kaybetmek, para kaybetmeye benzemez. Sonuçları çok acı olur. Allah muhafaza..
@skylar4735
@skylar4735 Год назад
dinler yalan biliyormusun?
@seriftokus133
@seriftokus133 День назад
Tam tersine. Kurtulun
@ozkandurular1097
@ozkandurular1097 Год назад
Allah herşeyi en iyi bilendir.
@kursadavhan8122
@kursadavhan8122 Год назад
Zülkarney aleyhine selam oğuz kağandır bunu nereden anlaya bilirsiniz Orhun yazılarına bakabilirsiniz
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Zülkarneyn Oğuz Kağandır. Fakat orhun yazıtları ona ait değil. Orhun yazıtları çok yeni. Kanalımın hakkında kısmında bunla ilgili kitap bölümleri var, oradan okuyabilirsiniz.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Ye’cüc ve Me’cüc bize göre; Çinlileri n geliştirmeye muvaffak oldukları bu akıl almaz ve insanlık için bir felaket olan bu teknoloji ve onun insanlığın ortak medeniyet, din ve kültürünü , kendi haris emelleri pahasına yıkmak için kullanan ve her türlü kötülüğün sembolü olan o şer güçlerinin adıdır. Zaten Hz. Peygamber, birçok hadislerinde de bunları bütün ayrıntıları ile bu şekilde akıl almaz yaratıklar olarak izah etmişlerdir. Hz. Peygamber’ in bu muhtevadaki hadislerinden öğrendiğimize göre; bu günkü Çinliler, teknik ve teknolojik yoldaki bu akıl almaz ilerlemelerine devam edecekler, yeni, yeni akıl almaz birçok araç ve gereçler o kadar ki insana benzer akıllı robotlar, verilen emri acımasızca yapan araçlar, icat edecekler ve bunları daha sonra “Star Harplerinde” gördüğümüz gibi, insanlığın başına bela ve koca bir dünyayı istila edeceklerdir. Ancak vakt-i merhunu geldiğinde bunlar, Cenâb-ı Hakk’ın Kur’ân-ı Kerim’in de haber verdiği gibi yine “Doğu cihetinde” yani Asya Kıtasının, Büyük Okyanus’a yakın en uç sahillerinde bir kere daha ortaya çıkacaklar, çok süratli bir şekilde çoğalacaklar ve önlerine çıkan bütün engelleri aşarak bir çağlayan gibi akacaklar, dünyayı bir kere daha fesada verecekler ve her türlü ahlaksızlıkları yeryüzünde bir kere daha hâkim kılmaya çalışacaklardır
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
YECÜC MECÜC SEDDİNİN YAPILIŞI “İşte Zü’l-Karneyn bu dağların önünde öyle bir kavim buldu ki onlar laf söz dinlemeyen kendilerine güvenen oldukça gururlu ve medeni bir kavim idi.” Onlar; demir ve kömürü sosyal hayatlarında, çok büyük bir medeniyet unsuru olarak kullandıkları gibi, ayrıca Türklere has demircilik sanatını da çok iyi biliyorlardı. Bu takdir de onların katıksız bir Türk kavmi olmaları gerekmektedir. Onlar, Türkç e konuşuyorlardı. Ne var ki, aynı dili konuşmalarına rağmen Zü’l-Karneyn’le konuşurken şive zorluğu çekiyorlardı. Bu da gösteriyor ki, bu âyetin özünde de Oğuz Han ve Türkistan’ın geniş doğu sınırlarındaki Türk kavimleri bulunmaktadır. Harzemli büyük Türk Müfessiri Allâme Zemahşeri,i Yecüc-Mecüc seddini yapanların bir Türk kavmi olduklarını söylemiştir. Hamdi Yazır Hoca da, muhtemelen ez-Zemahşeri’ nin bu görüşünü esas almış ve “ekser müfessirlerin görüşüne dayanarak onların Türk olduklarını” söylemiştir. İbn Kesir, Osmanlı Âlimi Ebu’s-Suud Efendi, Bursalı İsmail Hakkı ve Âlûsi gibi, daha birçok İslâm âlim ve müfessirleri seddi yapanların bir Türk kavmi olduklarını beyan etmiştir. Zîra demircilik, bu Türklerin tarihin derinliklerinden kopup gelen bir ata mesleği idi. Şâyet Zü’l-Karneyn; Ye’cüc ve Me’cüce karşı aşılması güç bir Sed yapacaksa, bu Seddi ancak onların bu husustaki üstün hünerleri, iş âletleri, insan gücü hülasa her türlü yardım ve destekleri ile yapabilirdi. Zü’l-Karneyn’den malzemeleri kendilerinden olmak üzere Ye’cüc ve Me’cüc denilen bir kavmin önüne aşılması çok zor bir Sed inşa etmesi için çok sıkı bir iş birliğine girişmişler ve bunda muvaffakta olmuşlardır. Bütün bunlar, onların Allah’ın rızasına mazhar ve hoşnutluğunu kazanmış bir kavim olduklarını göstermektedir. Yazır, konumuza esas olan bu tespitlerinde aynen şöyle demektedir; “Allahu a’lem, Kur’ân’ın haber verdiği bu redim (sed); Zü’l-Karneyn’den onun yapılmasını talep eden kavmin bu sayede teşkil ettikleri heyet-i içtimaiyeleri olsa gerektir ki, onlar demir kütleleri gibi salebetli olan (milli) unsurlarına akıtılan Feyz-i Rabbâni ile teşekkül etmiş maddi ve manevi bir sed demek olur. Eğer bu kavim (birçok) müfessirlerin naklettikleri vechile Türk (kavmi) idiyse, burada Zü’lKarneyn’e kuvvetle yardım eden Türklerin mazide yeryüzünü fesaddan kurtarmak için ettikleri hizmetin ehemmiyeti işar edilmiş olduğu gibi, Hz. Muhammed’in bütün insanlığa Peygamber olarak gönderilmesin)den sonra, onların İslâm’a yapacakları hizmete de işaret edilmiş demektir. Şu hâlde, TÜRKLER’in inkırazı, Ye’cüc ve Me’cüc seddinin yıkılması ve nizam-ı arzım fesadı demek olacaktır ki (bu) eşrat-ı saattendir (kıyâmetin kopması şartlarından). Hasılı şark ve garbı dolaşan Zü’l-Karneyn’in (Oğuz Han) en büyük işi, mahza bir rahmet-i rabbaniye olan bu redimin inşasıdır ki, onun yıkılması yeryüzünde beşeriyetin pek büyük bir felaketi olacaktır. Sedde Ne Olmuştur Bizim bu soruya vereceğimiz cevap, onun manevi yönü hariç, maddi bakımdan koca bir “Hiç! ” tir. Zîra bir çağlayan gibi asırlardır akıp giden zaman nehri, bu nehrin yaptığı ağır hasarlar, yağan yağmur ve karlar, esen fırtına ve rüzgârlar her şey için olduğu gibi bu Zü’l-Karneyn Seddine de en büyük darbeyi vurmuş ve onu, un ufağı gibi ufaltmış ve bir toz yığını hâline getirmiş ve ondan artık hiçbir iz, eser kalmamıştır. Nitekim Kur’ân-ı Kerim’in söz konusu âyetleri de onun, bu feci akıbetini bize bu seddi inşa eden Zü’l-Karneyn’in ağzı ile haber vermiş ve şöyle demiştir: “Rabbim’in va’di geldiğinde onu yerle bir edecektir. Zaten Rabbimin bu husustaki va’di de bir gerçektir. Ne var ki onun manevi varlığı, şer odaklarının karşısındaki ilâhi ve heybetli durumu bir rahmet-i ilâhiye olarak kıyâmete kadar devam edecek ve Cenâb-ı Hak kendi dini ve mümin kullarını bu şer odaklarına karşı yeni, yeni Zü’l-Karneyn ve onları yapacakları surlar, yani hizmet-i îmâniye ile koruyacak ve bu şer odakları ile Müslümanlar arasında her zaman bir Sedd-i Zü’l-Karneyn halk edecektir. Bunda asıl görev Oğuz Han’ın soyundan gelen yeni Zü’l-Karneyn’lere düşecekti. Nitekim öyle de olmuş ve onun soyundan daha bir nice Zü’l-Karneyn-i Cihanlar gelmişler bu küfür dalgaları karşısında bir îmân kalesi ve bir Sedd-i Zü’l-Karneyn olmuşlardır. Bu böyle XX. asrın başlarına kadar devam etmiştir
@doganylmaz4164
@doganylmaz4164 Год назад
Bu adami cok seviyom coktandir yoktu ekranlarda daha cok gormek isteriz tekrar evelaallah
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
kellesini, Türk iskit kraliçesi Tomris in aldığı kiros nasıl zülkarneyn olabilir. akla bak. Oğuz Kağan Zülkarneyndir. bu konuda hakkında kısmımda kitap bölümleri var onları oradan okuyabilirsiniz. Oğuz Kağan hz.ibrahim aleyhisselam zamanında yaşadı Zülkarneyn peygamber değil. veli bir kul. Hz. ibrahim aleyhisselam Türk peygamberdir. zaten Kuran ı kerimde ibrahim aleyhisselam hakkında o ne bir nasara ne de bir yahudiydi der. yahudiler zaten hz.ibrahim aleyhisselamdan 100 sene sonra ortaya çıkmış bir semitik ırktır. gerçek araplar kahtani arapları denen yemen bölgesi kökenlidir. o yemen oralarda semitik yahudiler var. işte yahudiler ve araplar kuzendir. hz. ibrahim aleyhisselam hacer ile evlenince ismail doğdu, sonra onu mekkeye yerleştirdi. orada arapça öğrendi ve arap kızlarla evlendi onun soyu. böylece bunlara adnani arap ve mustaribe arap yani sonradan araplaşan arap dediler. hz.ibrahim, oğuz kağan ın kızı ile evlendi. (kantura). han turan yani turan hanı prensesi anlamında. onun soyundan kantura Türkleri geldi. oğuz kağan ise ibrahimin soyundan ishak ın kızı ile evlendi. ondan da Oğuz Türkleri oluştu. hadisi şerifte bunlar annesine nispetle ishakoğulları diye geçer. işte istanbulu fethedecek olan ishakoğulları dediği bu osmanlı Türkleridir yani Oğuzlardır.
@Turkaslan-zs4xr
@Turkaslan-zs4xr Год назад
Sizlerin Zülkarneyn olabilir diye nitelendirdiğiniz kral Kyros , Tomris hatun tarafından yok ediliyor (kellesi alınarak) .
@beratdogan1160
@beratdogan1160 Год назад
Boş boş konuşan biri işte. Başka bir şey değil. Allah birine azap etme yetkisi verdiği anda kimse onu dize getirmez.. Konuşurken bunu dahi idrak edemiyor
@sultan-lz3kf
@sultan-lz3kf Год назад
Birçok peygamberleri öldürdüler diye ayet de var KURANDA
@Turkaslan-zs4xr
@Turkaslan-zs4xr Год назад
@@sultan-lz3kf Evet , haklısın . Yine de Zülkarneyn a.s. ile ilgili bir bilinmezlik var . Kim olduğu , hangi dönemde yaşadığı , hangi bölgelere seferler yaptığı aydınlatamamıştır . Kral Kyros'un salih bir kul olup olmadığını bilmiyoruz ve hangi inanca sahip olduğu hakkında bir bilgi yok .
@erajarian
@erajarian Год назад
@@Turkaslan-zs4xr salih biri olup olmadığını nasıl da bilmiyorsun? Ada dünya tarihinde ilk insan haklarını yazan kişi, internete yaz çıkar. Babili fethettikten sonra Köle olan Yahudileri azat eyleyip yazdırmıştır. Bugün hala İngiltere'de bir müzede sergileniyor. Tek tanrılı olmadığını nasıl bilmiyorsun? Adam kendisi Zertüşt Peygamberin dinine inanıyor. Tabi evde oturup gündüzleri Twitter ve TikTok'tan başka bir şeyle akşamları da Türk dizilerinden başka bir şeyle uğraşmazsan bir seyi bilemeyeceksin. Ayda yılda da böyle bir programa denk gelsen karşındaki adam uzman olsa da sen ona inanmayacaksın.
@erajarian
@erajarian Год назад
Tomris Hatun kim kardeş bir açıklar mısın?
@user-qo1kv2rl3o
@user-qo1kv2rl3o 5 месяцев назад
Çeşitli peygamberler olarak kabul edilenler arasında Abdullah ibn Amr ibn el-As, el-Dahhak ibn Müzahim, el-Hasan el-Basri, el-Buhari ve İbn Hacer el-'Askalani (r.a.) bulunmaktadır. ayette. Cesarete dayanarak: "Ey Zülkarneyn..." dedik. Ebu Hayyan bin kere şöyle diyor: "[Kuluna] söyledik" sözünün açık manası, Allah'ın ona bir melek aracılığıyla vahyettiğidir; Ayrıca kendisinin ve annesinin bir meleğin yardımı olmadan sohbet ettiği de söyleniyor. Ne olursa olsun o bir peygamber olacaktır."
@gururakrebi
@gururakrebi 10 месяцев назад
bu set niye çin seddi olmasın? bilge kağan yazıtını dikkatle okuduğumuzda Kehf suresindeki kimi benzerlikler tesadüf müdür? zor işler evet.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Oğuz Kağan Zülkarneyndir. bu konuda hakkında kısmımda kitap bölümleri var onları oradan okuyabilirsiniz.
@yasam7172
@yasam7172 Год назад
Zülkarneyn Mehdi-Mesih anlatımıdır. Koreş'e de Tevrat'ta Mesih denir. Hz Mehdi de "Mesih" olarak geçer. Yani Kehf Suresi bu sırlı anlatım ile Hz Mehdi'nin Koreş gibi İsrail'i kurtaracağını ve dünyadaki anarşiyi durduracağını haber verir.
@skylar4735
@skylar4735 Год назад
aynen tayyipin yahudi madalyasini alirken soyledigi sozler.Ilginc.
@EmrByt
@EmrByt Год назад
Ne alaka ne saçmalıyorsun gerçekten. Zülkarneyn a.s bir kere İbrahim a.s döneminde yaşamış biri dediklerinizle hiç mi hiç uyuşmuyor.
@haliloz4338
@haliloz4338 6 месяцев назад
Madem onlar insandı koca bir sedde ne gerek vardı Persler in tarihi ile anlattığın tarih uyuşuyor mu bence olayları çok yumuşatıp sıradan bir olay savaş gibi anlatiyor Persler bı sürü kavim ile savaşmıştır savaştığı her kavim de yecuc mecuc mu olabilir sizin tabirinize gore
@user-qo1kv2rl3o
@user-qo1kv2rl3o 5 месяцев назад
Ortak bir soru mu? Bu şahsın zamanı İbrahim Peygamber (a.s.) zamanındaydı ve onlardan İmam Buhari (r.a.) şöyle diyor: "Suriye'deki hikayeyi hatırlayan Zülkarneyn'in askerlerinden biri, İbrahim'in (a.s.) oradaki kuyuyu yok ettiğini hatırlıyor. Zülkarneyn İbrahim (a.s.), Peygamber Efendimiz'den dua etmesini istedi ve o da şöyle dedi: "Sen kuyuyu harap edersen ben nasıl dua edeyim?" Zulkarneyn, "Bunu ben sipariş etmedim, bilmeden kırdılar" dedi. Bahsettiği olayda hakim olan ilk kişinin kendisi olduğunu hatırlıyor. Şeyh İbn-i Useymin (Allah ona rahmet etsin) şunları söyledi: "O, adil bir hükümdardı ve Allah'ın sevgilisi İbrahim'in (Allah'ın selamı üzerine olsun) zamanında yaşadı. Onunla (Allah'ın) evinde dolaştığını söylüyorlar, Allah bunu iyi biliyor! Bkz. İbn Uthaymeen'in Fetawa Noorun ala ad-darb (4/60).
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Zü'l-Karneyn Oğuz Han mıdır? Osmanlı Tarihçilerinden biri olan Neşri “Zü'l-Karneyn belki de Oğuz Handır" demiştir. Yine Osmanlı devrinde yazılmış tarih kitaplarından bir diğeri olan Rüstem Paşanın; "Tevârih-i Âl-i Osman" adındaki eserinde şöyle denilmektedir; " Kur'an-ı Kerimde bahsedilen Zülkarneyn meğer bu Oğuz Han’dır. Türk âlimi ve müfessiri Vanî M. Efendi şöyle demiştir; "Türkler Kuranda bahsi geçen Zü'l-Karneyn'den maksat Oğuz Han olduğunu söylerler ki; bu hususta tereddüt edilecek bir şey yoktur. İbn İshak Zü’l-Karneyn’in yafesin Türk adındaki oğlunun soyundan gelindiğini” söylemiştir.Ayrıca, Hızır aleyhi’sselam; Zülkarneyn’in askerlerinin önünde yürüdü, onun öncü komutanı idi. Onun baş müşaviri, sanki hükümdarın veziri makamında bir kimse idi.” Demiştir. “Hızır’ın; Hz. İbrahim’in teyzesinin oğlu olduğu, Zü’l-Karneyn’in onu, kendisine baş danışman tayin ettiği ve önemli konularda onunla istişarelerde bulunduğu ve bu sayede birçok zaferler kazandığı bildirilmektedir.” Zü’l-Karneyn; gelmiş geçmiş en büyük Dünya Fatihlerinden biridir. Asıl Adı Oğuz Handır. Hazreti İbrahim zamanında yani Milattan önce 18. asırda yaşamıştır. Onun telkin ve irşadı ile, Haniflik dinini kabul etmiş ve onu Tûran Yurdu merkez olmak üzere Büyük Okyanustan Nil Nehri sahillerine kadar yayılan koca bir îmân hâkimiyeti hâline getirmiştir. Zü’l-Karneyn’i Cihan Oğuz Han’ın, milli kaynaklarımızda 116 sene yaşadığı kaydedilmektedir. O, bir asrı geçen bu uzun zaman şeridi içinde, Batı, Doğu”, “Kuzey”, “Güney” istikametinde birçok ilâhi büyük askeri seferlere çıkmış, kendi kurduğu bu devletin sınırlarını; batıda Akdeniz kıyıları ve Mısır , doğuda; Çin denizi, Büyük Okyanus , kuzeyde, Don Volga boyları ve geniş Sibirya ovaları , güneyde ise; Masar Kağanlığı Afganistan ve Hindistan ’ın içlerine kadar genişletmiş ve yeryüzünde ilk defa bir îmân hâkimiyeti ve bir büyük barış imparatorluğu kurmuştur. Bu bakımdan kendisine Zü’l-Karneyn unvanı verilmiş, Kur’ân-ı Kerim ve vahyinin muhatabı olmuş ve “Salih Kullar” zümresine katılmıştır Oğuz Kağan Destanında da aynen; “Oğuz Han’ın daha sonra Doğu cihetine çok büyük bir sefere çıktığı ve uzun yıllar devam eden bu sefer sırasında Kuzey ve Güney istikametinde yürüdüğü ve buralarda daha birçok kavim ve kabilelerle karşılaştığı hatta onun bu güney seferinde uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra Hindistan’a girdiği ve buraları ele geçirdiği, böylece koca bir cihan imparatorluğu kurduğu beyan edilmiş” ve bu Kur’ân âyetlerindeki murad-i ilâhi çok daha iyi anlaşılır bir hale gelmiştir Oğuz Han "Haniflik" ve Hazreti İbrahim: Gerçekte; Oğuz Han'ın, Hazreti İbrahim'le çağdaş olması değil dini, milli kaynaklarımız tarafından bile ifâde edilmektedir. Nitekim Neşri; Oğuz Han ve onun mücâdele hayatını dolduran olaylardan bahsederken aynen şöyle demektedir; "Bütün bu hâdiseler İbrahim Halilullah (s.a.s.) zamanında oldu. Zaten o; ona iman getirmişti. Mamafih, milli kaynaklarımızda Oğuz Han’la Hz. İbrahim arasındaki bu görüşmelerin Oğuz Han’ın Şam seferi sırasında gerçekleştiği ve daha sonra ikisinin birlikte hacca gittikleri bildirilmektedir. İ.S. Cem; "Hazreti İbrahim'in Mezopotamyada eski "Ur" şehrinde dünyaya geldiğini, oysa buraların çoktan Asyalı bir kavim olan Sümerler tarafından yurt tutulduğunu açıklamıştır. Nahle Kalfat da şöyle demiştir; Oğuz Han; adı geçen bu Hakan İbrahim Halil asrında yaşamıştı. Hazreti İbrahim'in Türk Hakanının Kızı ile Evlenmesi: Hz. İbrahim; Oğuz Hanın kızı Kan Tura hatunla evlendiği gibi, ayrıca Oğuz Han’da, onun Sara adındaki eşinden doğma Hz. İshak’ın kızı ile evlenmiş ve böyle dini dostlukları yanı sıra, sıhriyet bağları ile, onların bu dostlukları çok daha güçlü ve kuvvetli bir hale gelmiştir Diğer taraftan İbnü'l-İbri gerek Tevrat ve gerekse diğer Arapça kaynakların bu beyânlarına çok büyük bir açıklık getirmekte ve şöyle demektedir; "Hz. İbrahim Türk Hakanının kızı ile evlendi, onun adı Kan-turah idi. İbnü'l-İbri’nin bu rivayetleri Hz. İbrahim'in yeni eşi Katüra'ın Türk asıllı bir prenses olduğunu bildirmektedir. Ancak bundan çok daha önemlisi; burada adı geçen Türk Hakanından maksad Oğuz Han'ın ta kendisi olduğunda kimsenin en ufak bir şüphesi olmaması gerekmektedir. Zira; Hz. İbrahim zamanında Türk yurtlarında bir tek Hakan vardı. O da ünü, şan ve şöhreti bütün dünyayı doldurmuş olan Oğuz Han idi. bu evliliğin M.Ö. 1750’li yıllardan biraz önce olması gerekmektedir. Hz. İbrahim'in dini olan Hanifliğin bir çok ilkelerinin hem de şaşılacak bir tarzda Türkler arasında yaygın bir din olan "Gök Tanrı" dininde bulunması, Oğuz Türklerinin, puta tapmamaları, mabetlerinde put bulunmaması, bu tevhid inancının Oğuz Türkleri arasında maya tutması, işte hep bu Oğuz Han'la başlamıştır. Hz. İbrahim çok uzun ve bereketli bir ömür yaşamış ve bu Türk asıllı eşi Kantura Hâtûndan tam altı erkek evlâdı olmuştur. O, bunlardan üç oğlunu yine kendi din ve hidâyetini tebliğ etmek üzere "Doğu ciheti" ne yani Horasan ve Türkistan'a yani Büyük Tûran yurduna bir manada dedeleri Oğuz Han'ın yanına göndermiştir. Onlar; âile ve çocukları ile birlikte “Doğu” ülkelerine, yani Oğuz Han'ın ülkesine, dedelerinin yanına gelmişlerdir. Diğer taraftan, et-Taberî’nin, onların hükümdarlarına "Hakan deniliyordu" demesi bizim dikkatimizi çekmektedir. Zira; bu Hakandan asıl maksad Oğuz Han olduğunu vurguladığı gibi ayrıca onların da, Oğuz yurduna sığınmış olduklarını göstermektedir. Hadisi şeriflerde de Kantura oğullarından bahsedilmiştir. "Ümmetimin idaresi en sonunda bu Kantura oğulları eline geçecektir". Ümmetin idaresi yani hilafet Osmanlılara geçmiştir. Demek ki Kantura oğullarından maksat Türklerdir. Türk tarihçisi Remzi’ye göre; Hz. Peygamber bu “Kantura Oğulları” ismiyle gerçekte “Kan turan oğulları” demek istemiştir. Zira “Kan” veya “Han” Türkçe de Hükümdar demek olduğu gibi, Turan Kelimesi de Türk Yurtlarına verilen genel bir isimdir. Bu takdirde Kantura Oğulları kelimesi, Peygamber dilinde Turan Ülkesi Hanının Oğulları anlamına kullanılmıştır. --------------------------------- bazı tarihçiler, Süleyman Şah’ın soyunun kırkıncı göbekten İshak Peygamber’in oğlu Ays’a ulaştığını kaydetmişlerdir. (Kısas-ı Enbiya, VI, s. 152). ------------- Sahih-i Müslim, XI, s. 359, İbn Kesir, K. an-Nihâye vel-Fiten vel-Melâhım, Tah. T.M. ez-Zeynî, I, s. 56. Ebû Hureyre’den rivâyet edildiğine göre Hz.Peygamber ; “-Siz hiçbir tarafı kara bir tarafı denizlerle çevrilmiş bir şehir duydunuz mu?” buyurmuşlardır. çevresindekiler de “-Evet Ey Allah’ın Rasûlü demişlerdir.Hz.Peygamber devamla: İshak oğullarından yetmiş bin kişi işte bu şehre gaza edip aldırmadıkça kıyamet kopmayacaktır. ------------- İstanbul’un fethi ile ilgili ve bizim konumuza esas olan en önemli hadislerden bir diğer de şüphesiz Ebu Hureyre tarafından nakledilmiştir.hadisi şerifte, İstanbul’un İshak Peygamberin soyundan gelen ve 70 bin kişiden oluşan bir ordu tarafından fethedileceği anlatılmaktadır. ------------- İshak Oğullarından maksat Oğuz Han ve onun soyundan gelenlerin ta kendisidir. Bilindiği gibi, Oğuz Han, Hz. İbrahim’in oğlu Hz. İshak’ın kızı ile evlenmiş ve onun Hz. İshak’ın kızının soyundan gelen çocuklarına Hz.Peygamber birçok hadislerinde “ İshak Oğulları “ adını vermiş ve onları bu isimle zikretmiştir. Nitekim A.C. Paşa, Süleyman Şah’ın kırkıncı göbekten soyunun İshak Peygamber’in oğlu Ays’a ulaştığını söylediği gibi, Müneccim Başı’na göre ise, Ertuğrul’un nesebi, Ays b İshak b. İbrahim’e ulaşmaktadır.Bunun gibi, Hz.Peygamberin; İstanbul’un surlarının sadece tekbir sesleri ile yıkılacağını haber vermesi de böyledir. Beni İshak’tan maksat yukarı dada ifade edildiği gibi, Oğuz Hanın zevcesi Hz. İshak’ın soyundan gelen Oğuz Neslidir
@GonulGuler-kf4np
@GonulGuler-kf4np 9 месяцев назад
Zülkarneyn yahudimi
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
@@GonulGuler-kf4np ne yahudisi. Türk. Oğuz Kağan.
@ilkankartaca753
@ilkankartaca753 2 месяца назад
Pers kralı kiros Zerdüşt idi . Zülkarneyn as ne alaka iskitlerle aynı dönemde yaşamadı ki o ve Tomris katun kirosu bitirdi . Zülkarneyn as çok farklıdır.
@YasarsavasAkbulut
@YasarsavasAkbulut 16 дней назад
Tomris hatun un,hayatını ya da filmini izleyin arkadaşlar kimin ne olduğunu anlayacaksınız
@sinanseydiogullar7851
@sinanseydiogullar7851 Год назад
İskitler Türk'tür.
@ozkandurular1097
@ozkandurular1097 Год назад
Kesinlikle katılıyorum sana
@ozkandurular1097
@ozkandurular1097 Год назад
Gerçek mealleri öğrenin diyen kanaldan uzak durun sizi dinden çıkarırlar. Bunlar da mehmet okuyan ve avanesi olacak mürdet tiplerin yancıları.
@sinanseydiogullar7851
@sinanseydiogullar7851 Год назад
"Türk halkı Ebu Cehil'in gerçek adı Hişam da dahil bütün Arap isimlerini çocuklarına verdiler ama biz İslam'a en çok hizmet etmiş Sultan Alparslan'ın ismini bin senedir bir Arap çocuğuna verdiremedik." Prof. Dr. Zeki Velidi Togan
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Oğuz Kağan Zülkarneyndir. bu konuda hakkında kısmımda kitap bölümleri var onları oradan okuyabilirsiniz. Oğuz Kağan hz.ibrahim aleyhisselam zamanında yaşadı.
@mustafamacit1119
@mustafamacit1119 5 месяцев назад
Tevakuf
@gurhanaslan5552
@gurhanaslan5552 20 дней назад
Deccaller Oğuz Kaan algısı yapıyorda olabilir.Oğuz Kaan nereye ne seti örmüş?.
@onuraltunkas6117
@onuraltunkas6117 5 месяцев назад
Adam yıllarca okumuş, kendi halinde özetlemiş, aşağıda bütün Profesörler toplanmış yorum yapıyor 😂😂😂
@hasanbas4061
@hasanbas4061 Год назад
sizin de Zülkarneyn' in %90 Kyros olduğunu söylemeniz de çok fantastik bir ifade. Bu teologist zatın ve yanındaki yancısının Zülkarneyn' in kelime anlamını bildiğinden bile şüpheliyim..
@Zulkarneyn___
@Zulkarneyn___ Год назад
Atam tomris kellesini almış 😂 fars piçi kim zulkarneyn olmak kim gardaşım. Zulkarneyn Bilge Kağan anıtında adı geçen atası Oguzdur.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Zü'l-Karneyn Oğuz Han mıdır? Osmanlı Tarihçilerinden biri olan Neşri “Zü'l-Karneyn belki de Oğuz Handır" demiştir. Yine Osmanlı devrinde yazılmış tarih kitaplarından bir diğeri olan Rüstem Paşanın; "Tevârih-i Âl-i Osman" adındaki eserinde şöyle denilmektedir; " Kur'an-ı Kerimde bahsedilen Zülkarneyn meğer bu Oğuz Han’dır. Türk âlimi ve müfessiri Vanî M. Efendi şöyle demiştir; "Türkler Kuranda bahsi geçen Zü'l-Karneyn'den maksat Oğuz Han olduğunu söylerler ki; bu hususta tereddüt edilecek bir şey yoktur. İbn İshak Zü’l-Karneyn’in yafesin Türk adındaki oğlunun soyundan gelindiğini” söylemiştir.Ayrıca, Hızır aleyhi’sselam; Zülkarneyn’in askerlerinin önünde yürüdü, onun öncü komutanı idi. Onun baş müşaviri, sanki hükümdarın veziri makamında bir kimse idi.” Demiştir. “Hızır’ın; Hz. İbrahim’in teyzesinin oğlu olduğu, Zü’l-Karneyn’in onu, kendisine baş danışman tayin ettiği ve önemli konularda onunla istişarelerde bulunduğu ve bu sayede birçok zaferler kazandığı bildirilmektedir.” Zü’l-Karneyn; gelmiş geçmiş en büyük Dünya Fatihlerinden biridir. Asıl Adı Oğuz Handır. Hazreti İbrahim zamanında yani Milattan önce 18. asırda yaşamıştır. Onun telkin ve irşadı ile, Haniflik dinini kabul etmiş ve onu Tûran Yurdu merkez olmak üzere Büyük Okyanustan Nil Nehri sahillerine kadar yayılan koca bir îmân hâkimiyeti hâline getirmiştir. Zü’l-Karneyn’i Cihan Oğuz Han’ın, milli kaynaklarımızda 116 sene yaşadığı kaydedilmektedir. O, bir asrı geçen bu uzun zaman şeridi içinde, Batı, Doğu”, “Kuzey”, “Güney” istikametinde birçok ilâhi büyük askeri seferlere çıkmış, kendi kurduğu bu devletin sınırlarını; batıda Akdeniz kıyıları ve Mısır , doğuda; Çin denizi, Büyük Okyanus , kuzeyde, Don Volga boyları ve geniş Sibirya ovaları , güneyde ise; Masar Kağanlığı Afganistan ve Hindistan ’ın içlerine kadar genişletmiş ve yeryüzünde ilk defa bir îmân hâkimiyeti ve bir büyük barış imparatorluğu kurmuştur. Bu bakımdan kendisine Zü’l-Karneyn unvanı verilmiş, Kur’ân-ı Kerim ve vahyinin muhatabı olmuş ve “Salih Kullar” zümresine katılmıştır Oğuz Kağan Destanında da aynen; “Oğuz Han’ın daha sonra Doğu cihetine çok büyük bir sefere çıktığı ve uzun yıllar devam eden bu sefer sırasında Kuzey ve Güney istikametinde yürüdüğü ve buralarda daha birçok kavim ve kabilelerle karşılaştığı hatta onun bu güney seferinde uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra Hindistan’a girdiği ve buraları ele geçirdiği, böylece koca bir cihan imparatorluğu kurduğu beyan edilmiş” ve bu Kur’ân âyetlerindeki murad-i ilâhi çok daha iyi anlaşılır bir hale gelmiştir Oğuz Han "Haniflik" ve Hazreti İbrahim: Gerçekte; Oğuz Han'ın, Hazreti İbrahim'le çağdaş olması değil dini, milli kaynaklarımız tarafından bile ifâde edilmektedir. Nitekim Neşri; Oğuz Han ve onun mücâdele hayatını dolduran olaylardan bahsederken aynen şöyle demektedir; "Bütün bu hâdiseler İbrahim Halilullah (s.a.s.) zamanında oldu. Zaten o; ona iman getirmişti. Mamafih, milli kaynaklarımızda Oğuz Han’la Hz. İbrahim arasındaki bu görüşmelerin Oğuz Han’ın Şam seferi sırasında gerçekleştiği ve daha sonra ikisinin birlikte hacca gittikleri bildirilmektedir. İ.S. Cem; "Hazreti İbrahim'in Mezopotamyada eski "Ur" şehrinde dünyaya geldiğini, oysa buraların çoktan Asyalı bir kavim olan Sümerler tarafından yurt tutulduğunu açıklamıştır. Nahle Kalfat da şöyle demiştir; Oğuz Han; adı geçen bu Hakan İbrahim Halil asrında yaşamıştı. Hazreti İbrahim'in Türk Hakanının Kızı ile Evlenmesi: Hz. İbrahim; Oğuz Hanın kızı Kan Tura hatunla evlendiği gibi, ayrıca Oğuz Han’da, onun Sara adındaki eşinden doğma Hz. İshak’ın kızı ile evlenmiş ve böyle dini dostlukları yanı sıra, sıhriyet bağları ile, onların bu dostlukları çok daha güçlü ve kuvvetli bir hale gelmiştir Diğer taraftan İbnü'l-İbri gerek Tevrat ve gerekse diğer Arapça kaynakların bu beyânlarına çok büyük bir açıklık getirmekte ve şöyle demektedir; "Hz. İbrahim Türk Hakanının kızı ile evlendi, onun adı Kan-turah idi. İbnü'l-İbri’nin bu rivayetleri Hz. İbrahim'in yeni eşi Katüra'ın Türk asıllı bir prenses olduğunu bildirmektedir. Ancak bundan çok daha önemlisi; burada adı geçen Türk Hakanından maksad Oğuz Han'ın ta kendisi olduğunda kimsenin en ufak bir şüphesi olmaması gerekmektedir. Zira; Hz. İbrahim zamanında Türk yurtlarında bir tek Hakan vardı. O da ünü, şan ve şöhreti bütün dünyayı doldurmuş olan Oğuz Han idi. bu evliliğin M.Ö. 1750’li yıllardan biraz önce olması gerekmektedir. Hz. İbrahim'in dini olan Hanifliğin bir çok ilkelerinin hem de şaşılacak bir tarzda Türkler arasında yaygın bir din olan "Gök Tanrı" dininde bulunması, Oğuz Türklerinin, puta tapmamaları, mabetlerinde put bulunmaması, bu tevhid inancının Oğuz Türkleri arasında maya tutması, işte hep bu Oğuz Han'la başlamıştır. Hz. İbrahim çok uzun ve bereketli bir ömür yaşamış ve bu Türk asıllı eşi Kantura Hâtûndan tam altı erkek evlâdı olmuştur. O, bunlardan üç oğlunu yine kendi din ve hidâyetini tebliğ etmek üzere "Doğu ciheti" ne yani Horasan ve Türkistan'a yani Büyük Tûran yurduna bir manada dedeleri Oğuz Han'ın yanına göndermiştir. Onlar; âile ve çocukları ile birlikte “Doğu” ülkelerine, yani Oğuz Han'ın ülkesine, dedelerinin yanına gelmişlerdir. Diğer taraftan, et-Taberî’nin, onların hükümdarlarına "Hakan deniliyordu" demesi bizim dikkatimizi çekmektedir. Zira; bu Hakandan asıl maksad Oğuz Han olduğunu vurguladığı gibi ayrıca onların da, Oğuz yurduna sığınmış olduklarını göstermektedir. Hadisi şeriflerde de Kantura oğullarından bahsedilmiştir. "Ümmetimin idaresi en sonunda bu Kantura oğulları eline geçecektir". Ümmetin idaresi yani hilafet Osmanlılara geçmiştir. Demek ki Kantura oğullarından maksat Türklerdir. Türk tarihçisi Remzi’ye göre; Hz. Peygamber bu “Kantura Oğulları” ismiyle gerçekte “Kan turan oğulları” demek istemiştir. Zira “Kan” veya “Han” Türkçe de Hükümdar demek olduğu gibi, Turan Kelimesi de Türk Yurtlarına verilen genel bir isimdir. Bu takdirde Kantura Oğulları kelimesi, Peygamber dilinde Turan Ülkesi Hanının Oğulları anlamına kullanılmıştır. --------------------------------- bazı tarihçiler, Süleyman Şah’ın soyunun kırkıncı göbekten İshak Peygamber’in oğlu Ays’a ulaştığını kaydetmişlerdir. (Kısas-ı Enbiya, VI, s. 152). ------------- Sahih-i Müslim, XI, s. 359, İbn Kesir, K. an-Nihâye vel-Fiten vel-Melâhım, Tah. T.M. ez-Zeynî, I, s. 56. Ebû Hureyre’den rivâyet edildiğine göre Hz.Peygamber ; “-Siz hiçbir tarafı kara bir tarafı denizlerle çevrilmiş bir şehir duydunuz mu?” buyurmuşlardır. çevresindekiler de “-Evet Ey Allah’ın Rasûlü demişlerdir.Hz.Peygamber devamla: İshak oğullarından yetmiş bin kişi işte bu şehre gaza edip aldırmadıkça kıyamet kopmayacaktır. ------------- İstanbul’un fethi ile ilgili ve bizim konumuza esas olan en önemli hadislerden bir diğer de şüphesiz Ebu Hureyre tarafından nakledilmiştir.hadisi şerifte, İstanbul’un İshak Peygamberin soyundan gelen ve 70 bin kişiden oluşan bir ordu tarafından fethedileceği anlatılmaktadır. ------------- İshak Oğullarından maksat Oğuz Han ve onun soyundan gelenlerin ta kendisidir. Bilindiği gibi, Oğuz Han, Hz. İbrahim’in oğlu Hz. İshak’ın kızı ile evlenmiş ve onun Hz. İshak’ın kızının soyundan gelen çocuklarına Hz.Peygamber birçok hadislerinde “ İshak Oğulları “ adını vermiş ve onları bu isimle zikretmiştir. Nitekim A.C. Paşa, Süleyman Şah’ın kırkıncı göbekten soyunun İshak Peygamber’in oğlu Ays’a ulaştığını söylediği gibi, Müneccim Başı’na göre ise, Ertuğrul’un nesebi, Ays b İshak b. İbrahim’e ulaşmaktadır.Bunun gibi, Hz.Peygamberin; İstanbul’un surlarının sadece tekbir sesleri ile yıkılacağını haber vermesi de böyledir. Beni İshak’tan maksat yukarı dada ifade edildiği gibi, Oğuz Hanın zevcesi Hz. İshak’ın soyundan gelen Oğuz Neslidir
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Oğuz Kağan Zülkarneyndir. bu konuda hakkında kısmımda kitap bölümleri var onları oradan okuyabilirsiniz. Oğuz Kağan hz.ibrahim aleyhisselam zamanında yaşadı
@fatihozkan06
@fatihozkan06 8 месяцев назад
Alp Er Tunga Kafir diyorsun yani.. :) Devamı gelsin..!
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 8 месяцев назад
@@fatihozkan06 Alp er Tunga Oğuz Kağandan çok daha yeni zamanda. Alper Tunga nın dedesi Tur han. daha ondan da öncelerde 4000 sene önce Oğuz Kağan yaşadı.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 8 месяцев назад
@@fatihozkan06 en azından özet yazan kısmı okuyabilirsin.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 8 месяцев назад
@@fatihozkan06 Zü'l-Karneyn Oğuz Han mıdır? Osmanlı Tarihçilerinden biri olan Neşri “Zü'l-Karneyn belki de Oğuz Handır" demiştir. Yine Osmanlı devrinde yazılmış tarih kitaplarından bir diğeri olan Rüstem Paşanın; "Tevârih-i Âl-i Osman" adındaki eserinde şöyle denilmektedir; " Kur'an-ı Kerimde bahsedilen Zülkarneyn meğer bu Oğuz Han’dır. Türk âlimi ve müfessiri Vanî M. Efendi şöyle demiştir; "Türkler Kuranda bahsi geçen Zü'l-Karneyn'den maksat Oğuz Han olduğunu söylerler ki; bu hususta tereddüt edilecek bir şey yoktur. İbn İshak Zü’l-Karneyn’in yafesin Türk adındaki oğlunun soyundan gelindiğini” söylemiştir.Ayrıca, Hızır aleyhi’sselam; Zülkarneyn’in askerlerinin önünde yürüdü, onun öncü komutanı idi. Onun baş müşaviri, sanki hükümdarın veziri makamında bir kimse idi.” Demiştir. “Hızır’ın; Hz. İbrahim’in teyzesinin oğlu olduğu, Zü’l-Karneyn’in onu, kendisine baş danışman tayin ettiği ve önemli konularda onunla istişarelerde bulunduğu ve bu sayede birçok zaferler kazandığı bildirilmektedir.” Zü’l-Karneyn; gelmiş geçmiş en büyük Dünya Fatihlerinden biridir. Asıl Adı Oğuz Handır. Hazreti İbrahim zamanında yani Milattan önce 18. asırda yaşamıştır. Onun telkin ve irşadı ile, Haniflik dinini kabul etmiş ve onu Tûran Yurdu merkez olmak üzere Büyük Okyanustan Nil Nehri sahillerine kadar yayılan koca bir îmân hâkimiyeti hâline getirmiştir. Zü’l-Karneyn’i Cihan Oğuz Han’ın, milli kaynaklarımızda 116 sene yaşadığı kaydedilmektedir. O, bir asrı geçen bu uzun zaman şeridi içinde, Batı, Doğu”, “Kuzey”, “Güney” istikametinde birçok ilâhi büyük askeri seferlere çıkmış, kendi kurduğu bu devletin sınırlarını; batıda Akdeniz kıyıları ve Mısır , doğuda; Çin denizi, Büyük Okyanus , kuzeyde, Don Volga boyları ve geniş Sibirya ovaları , güneyde ise; Masar Kağanlığı Afganistan ve Hindistan ’ın içlerine kadar genişletmiş ve yeryüzünde ilk defa bir îmân hâkimiyeti ve bir büyük barış imparatorluğu kurmuştur. Bu bakımdan kendisine Zü’l-Karneyn unvanı verilmiş, Kur’ân-ı Kerim ve vahyinin muhatabı olmuş ve “Salih Kullar” zümresine katılmıştır Oğuz Kağan Destanında da aynen; “Oğuz Han’ın daha sonra Doğu cihetine çok büyük bir sefere çıktığı ve uzun yıllar devam eden bu sefer sırasında Kuzey ve Güney istikametinde yürüdüğü ve buralarda daha birçok kavim ve kabilelerle karşılaştığı hatta onun bu güney seferinde uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra Hindistan’a girdiği ve buraları ele geçirdiği, böylece koca bir cihan imparatorluğu kurduğu beyan edilmiş” ve bu Kur’ân âyetlerindeki murad-i ilâhi çok daha iyi anlaşılır bir hale gelmiştir
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 8 месяцев назад
@@fatihozkan06 YECÜC MECÜC SEDDİNİN YAPILIŞI “İşte Zü’l-Karneyn bu dağların önünde öyle bir kavim buldu ki onlar laf söz dinlemeyen kendilerine güvenen oldukça gururlu ve medeni bir kavim idi.” Onlar; demir ve kömürü sosyal hayatlarında, çok büyük bir medeniyet unsuru olarak kullandıkları gibi, ayrıca Türklere has demircilik sanatını da çok iyi biliyorlardı. Bu takdir de onların katıksız bir Türk kavmi olmaları gerekmektedir. Onlar, Türkç e konuşuyorlardı. Ne var ki, aynı dili konuşmalarına rağmen Zü’l-Karneyn’le konuşurken şive zorluğu çekiyorlardı. Bu da gösteriyor ki, bu âyetin özünde de Oğuz Han ve Türkistan’ın geniş doğu sınırlarındaki Türk kavimleri bulunmaktadır. Harzemli büyük Türk Müfessiri Allâme Zemahşeri,i Yecüc-Mecüc seddini yapanların bir Türk kavmi olduklarını söylemiştir. Hamdi Yazır Hoca da, muhtemelen ez-Zemahşeri’ nin bu görüşünü esas almış ve “ekser müfessirlerin görüşüne dayanarak onların Türk olduklarını” söylemiştir. İbn Kesir, Osmanlı Âlimi Ebu’s-Suud Efendi, Bursalı İsmail Hakkı ve Âlûsi gibi, daha birçok İslâm âlim ve müfessirleri seddi yapanların bir Türk kavmi olduklarını beyan etmiştir. Zîra demircilik, bu Türklerin tarihin derinliklerinden kopup gelen bir ata mesleği idi. Şâyet Zü’l-Karneyn; Ye’cüc ve Me’cüce karşı aşılması güç bir Sed yapacaksa, bu Seddi ancak onların bu husustaki üstün hünerleri, iş âletleri, insan gücü hülasa her türlü yardım ve destekleri ile yapabilirdi. Zü’l-Karneyn’den malzemeleri kendilerinden olmak üzere Ye’cüc ve Me’cüc denilen bir kavmin önüne aşılması çok zor bir Sed inşa etmesi için çok sıkı bir iş birliğine girişmişler ve bunda muvaffakta olmuşlardır. Bütün bunlar, onların Allah’ın rızasına mazhar ve hoşnutluğunu kazanmış bir kavim olduklarını göstermektedir. Yazır, konumuza esas olan bu tespitlerinde aynen şöyle demektedir; “Allahu a’lem, Kur’ân’ın haber verdiği bu redim (sed); Zü’l-Karneyn’den onun yapılmasını talep eden kavmin bu sayede teşkil ettikleri heyet-i içtimaiyeleri olsa gerektir ki, onlar demir kütleleri gibi salebetli olan (milli) unsurlarına akıtılan Feyz-i Rabbâni ile teşekkül etmiş maddi ve manevi bir sed demek olur. Eğer bu kavim (birçok) müfessirlerin naklettikleri vechile Türk (kavmi) idiyse, burada Zü’lKarneyn’e kuvvetle yardım eden Türklerin mazide yeryüzünü fesaddan kurtarmak için ettikleri hizmetin ehemmiyeti işar edilmiş olduğu gibi, Hz. Muhammed’in bütün insanlığa Peygamber olarak gönderilmesin)den sonra, onların İslâm’a yapacakları hizmete de işaret edilmiş demektir. Şu hâlde, TÜRKLER’in inkırazı, Ye’cüc ve Me’cüc seddinin yıkılması ve nizam-ı arzım fesadı demek olacaktır ki (bu) eşrat-ı saattendir (kıyâmetin kopması şartlarından). Hasılı şark ve garbı dolaşan Zü’l-Karneyn’in (Oğuz Han) en büyük işi, mahza bir rahmet-i rabbaniye olan bu redimin inşasıdır ki, onun yıkılması yeryüzünde beşeriyetin pek büyük bir felaketi olacaktır. Sedde Ne Olmuştur Bizim bu soruya vereceğimiz cevap, onun manevi yönü hariç, maddi bakımdan koca bir “Hiç! ” tir. Zîra bir çağlayan gibi asırlardır akıp giden zaman nehri, bu nehrin yaptığı ağır hasarlar, yağan yağmur ve karlar, esen fırtına ve rüzgârlar her şey için olduğu gibi bu Zü’l-Karneyn Seddine de en büyük darbeyi vurmuş ve onu, un ufağı gibi ufaltmış ve bir toz yığını hâline getirmiş ve ondan artık hiçbir iz, eser kalmamıştır. Nitekim Kur’ân-ı Kerim’in söz konusu âyetleri de onun, bu feci akıbetini bize bu seddi inşa eden Zü’l-Karneyn’in ağzı ile haber vermiş ve şöyle demiştir: “Rabbim’in va’di geldiğinde onu yerle bir edecektir. Zaten Rabbimin bu husustaki va’di de bir gerçektir. Ne var ki onun manevi varlığı, şer odaklarının karşısındaki ilâhi ve heybetli durumu bir rahmet-i ilâhiye olarak kıyâmete kadar devam edecek ve Cenâb-ı Hak kendi dini ve mümin kullarını bu şer odaklarına karşı yeni, yeni Zü’l-Karneyn ve onları yapacakları surlar, yani hizmet-i îmâniye ile koruyacak ve bu şer odakları ile Müslümanlar arasında her zaman bir Sedd-i Zü’l-Karneyn halk edecektir. Bunda asıl görev Oğuz Han’ın soyundan gelen yeni Zü’l-Karneyn’lere düşecekti. Nitekim öyle de olmuş ve onun soyundan daha bir nice Zü’l-Karneyn-i Cihanlar gelmişler bu küfür dalgaları karşısında bir îmân kalesi ve bir Sedd-i Zü’l-Karneyn olmuşlardır. Bu böyle XX. asrın başlarına kadar devam etmiştir.
@senolberber7790
@senolberber7790 Месяц назад
Mustafa öztürk hoca doğrusunu anlatmış aynısını videoda kaynak kanıtlarla Profesör İBRAHİM ESİNLER anlatıyor. RU-vidda bkz
@user-qo1kv2rl3o
@user-qo1kv2rl3o 5 месяцев назад
Ayrıca İbn Kesir: "İmam El Buhari (r.a), Peygamberler Kitabı'ndaki eserlerden böyle bir kıssadan bahseder!" Zülkarneyn (a.s) tevhit bayrağını doğudan batıya yükseltmiş, Zülkarneyn (a.s) bir Peygamber, büyük bir evliya (veli) idi. Kuran'da onun peygamberlik göreviyle Batı'ya ve Doğu'ya seyahat ettiği belirtilmektedir. Zülkarneyn aleyhisselam, asıl adı İskender olan Nuh aleyhisselamın oğlu Yafis soyundandır.Zülkarneyn aleyhisselam, ordunun komutanlığını annesinin oğluna vermiştir. kuzen Kyzyr. Birlikte kâfirlerle savaştılar, tevhiti yaydılar, onları İslam'a davet ettiler. Zülkarneyn (Allah'ın selâmı onun üzerine olsun), insanları kötü kabilelerin (Yecuc ve Mecüc) saldırılarından korumak için bakır bir çit inşa etmesiyle de tanınır.
@emiralidemirbas3492
@emiralidemirbas3492 2 месяца назад
Benim bir fikrim var bu konu hakkında
@barancandoganay8703
@barancandoganay8703 4 месяца назад
Hz zülkarneyn Med imparatoru Cyaxares dir Tevrat yeremya bölümünde sen Tanrının oğlusun diyor
@omer_krln
@omer_krln Год назад
Türk mitolojisinde ise Oğuzhanın boynuzları olduğu ve Oğuzhanın türklerin babası olduğu söyleniyor birçok kişi ise Zülkarneyn peygamber olduğunu söylüyor
@omer_krln
@omer_krln Год назад
Ayrıca orhun kitabelerinde kurandaki ayetlerle birebir kelimeler olduğu ve bu kişinin bilge lakaplı Oğuz kağandır
@EmrByt
@EmrByt Год назад
Kardeşim zülkarneyn as. Dönemi çok eski dönem ta Hz İbrahim dönemine dayanıyor yakın dönem değil beş bin yıllık bir dönem neredeyse.
@p66z.l
@p66z.l 11 месяцев назад
اخي انته مخطي ذو القرنين كان من اليمن وكان من العرب كيف كيف تنسبه للتراك
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
kellesini, Türk iskit kraliçesi Tomris in aldığı kiros nasıl zülkarneyn olabilir. akla bak. Oğuz Kağan Zülkarneyndir. bu konuda hakkında kısmımda kitap bölümleri var onları oradan okuyabilirsiniz. Oğuz Kağan hz.ibrahim aleyhisselam zamanında yaşadı Zülkarneyn peygamber değil. veli bir kul. Hz. ibrahim aleyhisselam Türk peygamberdir. zaten Kuran ı kerimde ibrahim aleyhisselam hakkında o ne bir nasara ne de bir yahudiydi der. yahudiler zaten hz.ibrahim aleyhisselamdan 100 sene sonra ortaya çıkmış bir semitik ırktır. gerçek araplar kahtani arapları denen yemen bölgesi kökenlidir. o yemen oralarda semitik yahudiler var. işte yahudiler ve araplar kuzendir. hz. ibrahim aleyhisselam hacer ile evlenince ismail doğdu, sonra onu mekkeye yerleştirdi. orada arapça öğrendi ve arap kızlarla evlendi onun soyu. böylece bunlara adnani arap ve mustaribe arap yani sonradan araplaşan arap dediler. hz.ibrahim, oğuz kağan ın kızı ile evlendi. (kantura). han turan yani turan hanı prensesi anlamında. onun soyundan kantura Türkleri geldi. oğuz kağan ise ibrahimin soyundan ishak ın kızı ile evlendi. ondan da Oğuz Türkleri oluştu. hadisi şerifte bunlar annesine nispetle ishakoğulları diye geçer. işte istanbulu fethedecek olan ishakoğulları dediği bu osmanlı Türkleridir yani Oğuzlardır.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Zü'l-Karneyn Oğuz Han mıdır? Osmanlı Tarihçilerinden biri olan Neşri “Zü'l-Karneyn belki de Oğuz Handır" demiştir. Yine Osmanlı devrinde yazılmış tarih kitaplarından bir diğeri olan Rüstem Paşanın; "Tevârih-i Âl-i Osman" adındaki eserinde şöyle denilmektedir; " Kur'an-ı Kerimde bahsedilen Zülkarneyn meğer bu Oğuz Han’dır. Türk âlimi ve müfessiri Vanî M. Efendi şöyle demiştir; "Türkler Kuranda bahsi geçen Zü'l-Karneyn'den maksat Oğuz Han olduğunu söylerler ki; bu hususta tereddüt edilecek bir şey yoktur. İbn İshak Zü’l-Karneyn’in yafesin Türk adındaki oğlunun soyundan gelindiğini” söylemiştir.Ayrıca, Hızır aleyhi’sselam; Zülkarneyn’in askerlerinin önünde yürüdü, onun öncü komutanı idi. Onun baş müşaviri, sanki hükümdarın veziri makamında bir kimse idi.” Demiştir. “Hızır’ın; Hz. İbrahim’in teyzesinin oğlu olduğu, Zü’l-Karneyn’in onu, kendisine baş danışman tayin ettiği ve önemli konularda onunla istişarelerde bulunduğu ve bu sayede birçok zaferler kazandığı bildirilmektedir.” Zü’l-Karneyn; gelmiş geçmiş en büyük Dünya Fatihlerinden biridir. Asıl Adı Oğuz Handır. Hazreti İbrahim zamanında yani Milattan önce 18. asırda yaşamıştır. Onun telkin ve irşadı ile, Haniflik dinini kabul etmiş ve onu Tûran Yurdu merkez olmak üzere Büyük Okyanustan Nil Nehri sahillerine kadar yayılan koca bir îmân hâkimiyeti hâline getirmiştir. Zü’l-Karneyn’i Cihan Oğuz Han’ın, milli kaynaklarımızda 116 sene yaşadığı kaydedilmektedir. O, bir asrı geçen bu uzun zaman şeridi içinde, Batı, Doğu”, “Kuzey”, “Güney” istikametinde birçok ilâhi büyük askeri seferlere çıkmış, kendi kurduğu bu devletin sınırlarını; batıda Akdeniz kıyıları ve Mısır , doğuda; Çin denizi, Büyük Okyanus , kuzeyde, Don Volga boyları ve geniş Sibirya ovaları , güneyde ise; Masar Kağanlığı Afganistan ve Hindistan ’ın içlerine kadar genişletmiş ve yeryüzünde ilk defa bir îmân hâkimiyeti ve bir büyük barış imparatorluğu kurmuştur. Bu bakımdan kendisine Zü’l-Karneyn unvanı verilmiş, Kur’ân-ı Kerim ve vahyinin muhatabı olmuş ve “Salih Kullar” zümresine katılmıştır Oğuz Kağan Destanında da aynen; “Oğuz Han’ın daha sonra Doğu cihetine çok büyük bir sefere çıktığı ve uzun yıllar devam eden bu sefer sırasında Kuzey ve Güney istikametinde yürüdüğü ve buralarda daha birçok kavim ve kabilelerle karşılaştığı hatta onun bu güney seferinde uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra Hindistan’a girdiği ve buraları ele geçirdiği, böylece koca bir cihan imparatorluğu kurduğu beyan edilmiş” ve bu Kur’ân âyetlerindeki murad-i ilâhi çok daha iyi anlaşılır bir hale gelmiştir Oğuz Han "Haniflik" ve Hazreti İbrahim: Gerçekte; Oğuz Han'ın, Hazreti İbrahim'le çağdaş olması değil dini, milli kaynaklarımız tarafından bile ifâde edilmektedir. Nitekim Neşri; Oğuz Han ve onun mücâdele hayatını dolduran olaylardan bahsederken aynen şöyle demektedir; "Bütün bu hâdiseler İbrahim Halilullah (s.a.s.) zamanında oldu. Zaten o; ona iman getirmişti. Mamafih, milli kaynaklarımızda Oğuz Han’la Hz. İbrahim arasındaki bu görüşmelerin Oğuz Han’ın Şam seferi sırasında gerçekleştiği ve daha sonra ikisinin birlikte hacca gittikleri bildirilmektedir. İ.S. Cem; "Hazreti İbrahim'in Mezopotamyada eski "Ur" şehrinde dünyaya geldiğini, oysa buraların çoktan Asyalı bir kavim olan Sümerler tarafından yurt tutulduğunu açıklamıştır. Nahle Kalfat da şöyle demiştir; Oğuz Han; adı geçen bu Hakan İbrahim Halil asrında yaşamıştı. Hazreti İbrahim'in Türk Hakanının Kızı ile Evlenmesi: Hz. İbrahim; Oğuz Hanın kızı Kan Tura hatunla evlendiği gibi, ayrıca Oğuz Han’da, onun Sara adındaki eşinden doğma Hz. İshak’ın kızı ile evlenmiş ve böyle dini dostlukları yanı sıra, sıhriyet bağları ile, onların bu dostlukları çok daha güçlü ve kuvvetli bir hale gelmiştir Diğer taraftan İbnü'l-İbri gerek Tevrat ve gerekse diğer Arapça kaynakların bu beyânlarına çok büyük bir açıklık getirmekte ve şöyle demektedir; "Hz. İbrahim Türk Hakanının kızı ile evlendi, onun adı Kan-turah idi. İbnü'l-İbri’nin bu rivayetleri Hz. İbrahim'in yeni eşi Katüra'ın Türk asıllı bir prenses olduğunu bildirmektedir. Ancak bundan çok daha önemlisi; burada adı geçen Türk Hakanından maksad Oğuz Han'ın ta kendisi olduğunda kimsenin en ufak bir şüphesi olmaması gerekmektedir. Zira; Hz. İbrahim zamanında Türk yurtlarında bir tek Hakan vardı. O da ünü, şan ve şöhreti bütün dünyayı doldurmuş olan Oğuz Han idi. bu evliliğin M.Ö. 1750’li yıllardan biraz önce olması gerekmektedir. Hz. İbrahim'in dini olan Hanifliğin bir çok ilkelerinin hem de şaşılacak bir tarzda Türkler arasında yaygın bir din olan "Gök Tanrı" dininde bulunması, Oğuz Türklerinin, puta tapmamaları, mabetlerinde put bulunmaması, bu tevhid inancının Oğuz Türkleri arasında maya tutması, işte hep bu Oğuz Han'la başlamıştır. Hz. İbrahim çok uzun ve bereketli bir ömür yaşamış ve bu Türk asıllı eşi Kantura Hâtûndan tam altı erkek evlâdı olmuştur. O, bunlardan üç oğlunu yine kendi din ve hidâyetini tebliğ etmek üzere "Doğu ciheti" ne yani Horasan ve Türkistan'a yani Büyük Tûran yurduna bir manada dedeleri Oğuz Han'ın yanına göndermiştir. Onlar; âile ve çocukları ile birlikte “Doğu” ülkelerine, yani Oğuz Han'ın ülkesine, dedelerinin yanına gelmişlerdir. Diğer taraftan, et-Taberî’nin, onların hükümdarlarına "Hakan deniliyordu" demesi bizim dikkatimizi çekmektedir. Zira; bu Hakandan asıl maksad Oğuz Han olduğunu vurguladığı gibi ayrıca onların da, Oğuz yurduna sığınmış olduklarını göstermektedir. Hadisi şeriflerde de Kantura oğullarından bahsedilmiştir. "Ümmetimin idaresi en sonunda bu Kantura oğulları eline geçecektir". Ümmetin idaresi yani hilafet Osmanlılara geçmiştir. Demek ki Kantura oğullarından maksat Türklerdir. Türk tarihçisi Remzi’ye göre; Hz. Peygamber bu “Kantura Oğulları” ismiyle gerçekte “Kan turan oğulları” demek istemiştir. Zira “Kan” veya “Han” Türkçe de Hükümdar demek olduğu gibi, Turan Kelimesi de Türk Yurtlarına verilen genel bir isimdir. Bu takdirde Kantura Oğulları kelimesi, Peygamber dilinde Turan Ülkesi Hanının Oğulları anlamına kullanılmıştır. --------------------------------- bazı tarihçiler, Süleyman Şah’ın soyunun kırkıncı göbekten İshak Peygamber’in oğlu Ays’a ulaştığını kaydetmişlerdir. (Kısas-ı Enbiya, VI, s. 152). ------------- Sahih-i Müslim, XI, s. 359, İbn Kesir, K. an-Nihâye vel-Fiten vel-Melâhım, Tah. T.M. ez-Zeynî, I, s. 56. Ebû Hureyre’den rivâyet edildiğine göre Hz.Peygamber ; “-Siz hiçbir tarafı kara bir tarafı denizlerle çevrilmiş bir şehir duydunuz mu?” buyurmuşlardır. çevresindekiler de “-Evet Ey Allah’ın Rasûlü demişlerdir.Hz.Peygamber devamla: İshak oğullarından yetmiş bin kişi işte bu şehre gaza edip aldırmadıkça kıyamet kopmayacaktır. ------------- İstanbul’un fethi ile ilgili ve bizim konumuza esas olan en önemli hadislerden bir diğer de şüphesiz Ebu Hureyre tarafından nakledilmiştir.hadisi şerifte, İstanbul’un İshak Peygamberin soyundan gelen ve 70 bin kişiden oluşan bir ordu tarafından fethedileceği anlatılmaktadır. ------------- İshak Oğullarından maksat Oğuz Han ve onun soyundan gelenlerin ta kendisidir. Bilindiği gibi, Oğuz Han, Hz. İbrahim’in oğlu Hz. İshak’ın kızı ile evlenmiş ve onun Hz. İshak’ın kızının soyundan gelen çocuklarına Hz.Peygamber birçok hadislerinde “ İshak Oğulları “ adını vermiş ve onları bu isimle zikretmiştir. Nitekim A.C. Paşa, Süleyman Şah’ın kırkıncı göbekten soyunun İshak Peygamber’in oğlu Ays’a ulaştığını söylediği gibi, Müneccim Başı’na göre ise, Ertuğrul’un nesebi, Ays b İshak b. İbrahim’e ulaşmaktadır.Bunun gibi, Hz.Peygamberin; İstanbul’un surlarının sadece tekbir sesleri ile yıkılacağını haber vermesi de böyledir. Beni İshak’tan maksat yukarı dada ifade edildiği gibi, Oğuz Hanın zevcesi Hz. İshak’ın soyundan gelen Oğuz Neslidir
@user-yo5rl2qc2d
@user-yo5rl2qc2d 3 месяца назад
benim anlamadığım demir kütleleri eritip dağ kapanıncaya kadar örerken yecüc mecüc kavmi ne yapıyormuş o arada hiç engel olmaya çalışmamışlarmı sonuçda bar bar toplumlar onlar bana garip geliyor biraz
@tartaruswings9509
@tartaruswings9509 Год назад
Hoca da ne güzel inanmaya inanmaya anlatıyor.😂😂
@akinci4544
@akinci4544 Год назад
İnanmadığını kendi söylemişti zaten
@senolberber7790
@senolberber7790 Месяц назад
Pers Kralı 2.Cryos (Farsca Güneş) ZÜLKAYNEN i kanıtlarla videoda Profesör İBRAHİM ESİNLER detaylı anlatıyor. Bkz RU-vid
@hilalkantekin88
@hilalkantekin88 Год назад
Hizir Aleyhieselam ve Zulkarneyn aynj bence ikiside iki zaman sahibi ona bakarsan bizde OĞUZ KAAN DERIZ ZULKARNEYN
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
aynı zamanda yaşadılar fakat farklı kişiler. Oğuz Kağan Zülkarneyndir. bu konuda hakkında kısmımda kitap bölümleri var onları oradan okuyabilirsiniz.
@hilalkantekin88
@hilalkantekin88 9 месяцев назад
@@zulkarneynOguz tskr ederim zaten sonradan Ruyama girdi Oğuz Kaan Zülkarneyn ve Oguz akanjn Kızı KANTURA DA HZ IBRAHIMLE EVLENIYOR VE PEYGAMBERIMIZN SOYU ONA DAYANJYORMUŞ 🤲🌙
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
@@hilalkantekin88 rüyanı anlatır mısın. merak ettim. görünüşü nasıldı.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
@@hilalkantekin88 Zülkarneyn peygamber değil. veli bir kul. Hz. ibrahim aleyhisselam Türk peygamberdir. zaten Kuran ı kerimde ibrahim aleyhisselam hakkında o ne bir nasara ne de bir yahudiydi der. yahudiler zaten hz.ibrahim aleyhisselamdan 100 sene sonra ortaya çıkmış bir semitik ırktır. gerçek araplar kahtani arapları denen yemen bölgesi kökenlidir. o yemen oralarda semitik yahudiler var. işte yahudiler ve araplar kuzendir. hz. ibrahim aleyhisselam hacer ile evlenince ismail doğdu, sonra onu mekkeye yerleştirdi. orada arapça öğrendi ve arap kızlarla evlendi onun soyu. böylece bunlara adnani arap ve mustaribe arap yani sonradan araplaşan arap dediler. hz.ibrahim, oğuz kağan ın kızı ile evlendi. (kantura). han turan yani turan hanı prensesi anlamında. onun soyundan kantura Türkleri geldi. oğuz kağan ise ibrahimin soyundan ishak ın kızı ile evlendi. ondan da Oğuz Türkleri oluştu. hadisi şerifte bunlar annesine nispetle ishakoğulları diye geçer. işte istanbulu fethedecek olan ishakoğulları dediği bu osmanlı Türkleridir yani Oğuzlardır.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Zü'l-Karneyn Oğuz Han mıdır? Osmanlı Tarihçilerinden biri olan Neşri “Zü'l-Karneyn belki de Oğuz Handır" demiştir. Yine Osmanlı devrinde yazılmış tarih kitaplarından bir diğeri olan Rüstem Paşanın; "Tevârih-i Âl-i Osman" adındaki eserinde şöyle denilmektedir; " Kur'an-ı Kerimde bahsedilen Zülkarneyn meğer bu Oğuz Han’dır. Türk âlimi ve müfessiri Vanî M. Efendi şöyle demiştir; "Türkler Kuranda bahsi geçen Zü'l-Karneyn'den maksat Oğuz Han olduğunu söylerler ki; bu hususta tereddüt edilecek bir şey yoktur. İbn İshak Zü’l-Karneyn’in yafesin Türk adındaki oğlunun soyundan gelindiğini” söylemiştir.Ayrıca, Hızır aleyhi’sselam; Zülkarneyn’in askerlerinin önünde yürüdü, onun öncü komutanı idi. Onun baş müşaviri, sanki hükümdarın veziri makamında bir kimse idi.” Demiştir. “Hızır’ın; Hz. İbrahim’in teyzesinin oğlu olduğu, Zü’l-Karneyn’in onu, kendisine baş danışman tayin ettiği ve önemli konularda onunla istişarelerde bulunduğu ve bu sayede birçok zaferler kazandığı bildirilmektedir.” Zü’l-Karneyn; gelmiş geçmiş en büyük Dünya Fatihlerinden biridir. Asıl Adı Oğuz Handır. Hazreti İbrahim zamanında yani Milattan önce 18. asırda yaşamıştır. Onun telkin ve irşadı ile, Haniflik dinini kabul etmiş ve onu Tûran Yurdu merkez olmak üzere Büyük Okyanustan Nil Nehri sahillerine kadar yayılan koca bir îmân hâkimiyeti hâline getirmiştir. Zü’l-Karneyn’i Cihan Oğuz Han’ın, milli kaynaklarımızda 116 sene yaşadığı kaydedilmektedir. O, bir asrı geçen bu uzun zaman şeridi içinde, Batı, Doğu”, “Kuzey”, “Güney” istikametinde birçok ilâhi büyük askeri seferlere çıkmış, kendi kurduğu bu devletin sınırlarını; batıda Akdeniz kıyıları ve Mısır , doğuda; Çin denizi, Büyük Okyanus , kuzeyde, Don Volga boyları ve geniş Sibirya ovaları , güneyde ise; Masar Kağanlığı Afganistan ve Hindistan ’ın içlerine kadar genişletmiş ve yeryüzünde ilk defa bir îmân hâkimiyeti ve bir büyük barış imparatorluğu kurmuştur. Bu bakımdan kendisine Zü’l-Karneyn unvanı verilmiş, Kur’ân-ı Kerim ve vahyinin muhatabı olmuş ve “Salih Kullar” zümresine katılmıştır Oğuz Kağan Destanında da aynen; “Oğuz Han’ın daha sonra Doğu cihetine çok büyük bir sefere çıktığı ve uzun yıllar devam eden bu sefer sırasında Kuzey ve Güney istikametinde yürüdüğü ve buralarda daha birçok kavim ve kabilelerle karşılaştığı hatta onun bu güney seferinde uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra Hindistan’a girdiği ve buraları ele geçirdiği, böylece koca bir cihan imparatorluğu kurduğu beyan edilmiş” ve bu Kur’ân âyetlerindeki murad-i ilâhi çok daha iyi anlaşılır bir hale gelmiştir Oğuz Han "Haniflik" ve Hazreti İbrahim: Gerçekte; Oğuz Han'ın, Hazreti İbrahim'le çağdaş olması değil dini, milli kaynaklarımız tarafından bile ifâde edilmektedir. Nitekim Neşri; Oğuz Han ve onun mücâdele hayatını dolduran olaylardan bahsederken aynen şöyle demektedir; "Bütün bu hâdiseler İbrahim Halilullah (s.a.s.) zamanında oldu. Zaten o; ona iman getirmişti. Mamafih, milli kaynaklarımızda Oğuz Han’la Hz. İbrahim arasındaki bu görüşmelerin Oğuz Han’ın Şam seferi sırasında gerçekleştiği ve daha sonra ikisinin birlikte hacca gittikleri bildirilmektedir. İ.S. Cem; "Hazreti İbrahim'in Mezopotamyada eski "Ur" şehrinde dünyaya geldiğini, oysa buraların çoktan Asyalı bir kavim olan Sümerler tarafından yurt tutulduğunu açıklamıştır. Nahle Kalfat da şöyle demiştir; Oğuz Han; adı geçen bu Hakan İbrahim Halil asrında yaşamıştı. Hazreti İbrahim'in Türk Hakanının Kızı ile Evlenmesi: Hz. İbrahim; Oğuz Hanın kızı Kan Tura hatunla evlendiği gibi, ayrıca Oğuz Han’da, onun Sara adındaki eşinden doğma Hz. İshak’ın kızı ile evlenmiş ve böyle dini dostlukları yanı sıra, sıhriyet bağları ile, onların bu dostlukları çok daha güçlü ve kuvvetli bir hale gelmiştir Diğer taraftan İbnü'l-İbri gerek Tevrat ve gerekse diğer Arapça kaynakların bu beyânlarına çok büyük bir açıklık getirmekte ve şöyle demektedir; "Hz. İbrahim Türk Hakanının kızı ile evlendi, onun adı Kan-turah idi. İbnü'l-İbri’nin bu rivayetleri Hz. İbrahim'in yeni eşi Katüra'ın Türk asıllı bir prenses olduğunu bildirmektedir. Ancak bundan çok daha önemlisi; burada adı geçen Türk Hakanından maksad Oğuz Han'ın ta kendisi olduğunda kimsenin en ufak bir şüphesi olmaması gerekmektedir. Zira; Hz. İbrahim zamanında Türk yurtlarında bir tek Hakan vardı. O da ünü, şan ve şöhreti bütün dünyayı doldurmuş olan Oğuz Han idi. bu evliliğin M.Ö. 1750’li yıllardan biraz önce olması gerekmektedir. Hz. İbrahim'in dini olan Hanifliğin bir çok ilkelerinin hem de şaşılacak bir tarzda Türkler arasında yaygın bir din olan "Gök Tanrı" dininde bulunması, Oğuz Türklerinin, puta tapmamaları, mabetlerinde put bulunmaması, bu tevhid inancının Oğuz Türkleri arasında maya tutması, işte hep bu Oğuz Han'la başlamıştır. Hz. İbrahim çok uzun ve bereketli bir ömür yaşamış ve bu Türk asıllı eşi Kantura Hâtûndan tam altı erkek evlâdı olmuştur. O, bunlardan üç oğlunu yine kendi din ve hidâyetini tebliğ etmek üzere "Doğu ciheti" ne yani Horasan ve Türkistan'a yani Büyük Tûran yurduna bir manada dedeleri Oğuz Han'ın yanına göndermiştir. Onlar; âile ve çocukları ile birlikte “Doğu” ülkelerine, yani Oğuz Han'ın ülkesine, dedelerinin yanına gelmişlerdir. Diğer taraftan, et-Taberî’nin, onların hükümdarlarına "Hakan deniliyordu" demesi bizim dikkatimizi çekmektedir. Zira; bu Hakandan asıl maksad Oğuz Han olduğunu vurguladığı gibi ayrıca onların da, Oğuz yurduna sığınmış olduklarını göstermektedir. Hadisi şeriflerde de Kantura oğullarından bahsedilmiştir. "Ümmetimin idaresi en sonunda bu Kantura oğulları eline geçecektir". Ümmetin idaresi yani hilafet Osmanlılara geçmiştir. Demek ki Kantura oğullarından maksat Türklerdir. Türk tarihçisi Remzi’ye göre; Hz. Peygamber bu “Kantura Oğulları” ismiyle gerçekte “Kan turan oğulları” demek istemiştir. Zira “Kan” veya “Han” Türkçe de Hükümdar demek olduğu gibi, Turan Kelimesi de Türk Yurtlarına verilen genel bir isimdir. Bu takdirde Kantura Oğulları kelimesi, Peygamber dilinde Turan Ülkesi Hanının Oğulları anlamına kullanılmıştır. --------------------------------- bazı tarihçiler, Süleyman Şah’ın soyunun kırkıncı göbekten İshak Peygamber’in oğlu Ays’a ulaştığını kaydetmişlerdir. (Kısas-ı Enbiya, VI, s. 152). ------------- Sahih-i Müslim, XI, s. 359, İbn Kesir, K. an-Nihâye vel-Fiten vel-Melâhım, Tah. T.M. ez-Zeynî, I, s. 56. Ebû Hureyre’den rivâyet edildiğine göre Hz.Peygamber ; “-Siz hiçbir tarafı kara bir tarafı denizlerle çevrilmiş bir şehir duydunuz mu?” buyurmuşlardır. çevresindekiler de “-Evet Ey Allah’ın Rasûlü demişlerdir.Hz.Peygamber devamla: İshak oğullarından yetmiş bin kişi işte bu şehre gaza edip aldırmadıkça kıyamet kopmayacaktır. ------------- İstanbul’un fethi ile ilgili ve bizim konumuza esas olan en önemli hadislerden bir diğer de şüphesiz Ebu Hureyre tarafından nakledilmiştir.hadisi şerifte, İstanbul’un İshak Peygamberin soyundan gelen ve 70 bin kişiden oluşan bir ordu tarafından fethedileceği anlatılmaktadır. ------------- İshak Oğullarından maksat Oğuz Han ve onun soyundan gelenlerin ta kendisidir. Bilindiği gibi, Oğuz Han, Hz. İbrahim’in oğlu Hz. İshak’ın kızı ile evlenmiş ve onun Hz. İshak’ın kızının soyundan gelen çocuklarına Hz.Peygamber birçok hadislerinde “ İshak Oğulları “ adını vermiş ve onları bu isimle zikretmiştir. Nitekim A.C. Paşa, Süleyman Şah’ın kırkıncı göbekten soyunun İshak Peygamber’in oğlu Ays’a ulaştığını söylediği gibi, Müneccim Başı’na göre ise, Ertuğrul’un nesebi, Ays b İshak b. İbrahim’e ulaşmaktadır.Bunun gibi, Hz.Peygamberin; İstanbul’un surlarının sadece tekbir sesleri ile yıkılacağını haber vermesi de böyledir. Beni İshak’tan maksat yukarı dada ifade edildiği gibi, Oğuz Hanın zevcesi Hz. İshak’ın soyundan gelen Oğuz Neslidir
@detagayrimenkulemlak1295
@detagayrimenkulemlak1295 10 месяцев назад
Ancak bu kadar saçmalanabilir..Peygamberimizin dahi Nebi midir yada başka birşey midir ben bilmiyorum. Dediği Zülkarneyn i siz nasıl çözdünüz acaba ...
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Oğuz Kağan Zülkarneyndir. bu konuda hakkında kısmımda kitap bölümleri var onları oradan okuyabilirsiniz.
@kursadavhan8122
@kursadavhan8122 Год назад
Yecüc ve meccüç bana göre çinlilerdir
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
evet. Oğuz Kağan Zülkarneyndir. bu konuda hakkında kısmımda kitap bölümleri var onları oradan okuyabilirsiniz.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Ye’cüc ve Me’cüc bize göre; Çinlileri n geliştirmeye muvaffak oldukları bu akıl almaz ve insanlık için bir felaket olan bu teknoloji ve onun insanlığın ortak medeniyet, din ve kültürünü , kendi haris emelleri pahasına yıkmak için kullanan ve her türlü kötülüğün sembolü olan o şer güçlerinin adıdır. Zaten Hz. Peygamber, birçok hadislerinde de bunları bütün ayrıntıları ile bu şekilde akıl almaz yaratıklar olarak izah etmişlerdir. Hz. Peygamber’ in bu muhtevadaki hadislerinden öğrendiğimize göre; bu günkü Çinliler, teknik ve teknolojik yoldaki bu akıl almaz ilerlemelerine devam edecekler, yeni, yeni akıl almaz birçok araç ve gereçler o kadar ki insana benzer akıllı robotlar, verilen emri acımasızca yapan araçlar, icat edecekler ve bunları daha sonra “Star Harplerinde” gördüğümüz gibi, insanlığın başına bela ve koca bir dünyayı istila edeceklerdir. Ancak vakt-i merhunu geldiğinde bunlar, Cenâb-ı Hakk’ın Kur’ân-ı Kerim’in de haber verdiği gibi yine “Doğu cihetinde” yani Asya Kıtasının, Büyük Okyanus’a yakın en uç sahillerinde bir kere daha ortaya çıkacaklar, çok süratli bir şekilde çoğalacaklar ve önlerine çıkan bütün engelleri aşarak bir çağlayan gibi akacaklar, dünyayı bir kere daha fesada verecekler ve her türlü ahlaksızlıkları yeryüzünde bir kere daha hâkim kılmaya çalışacaklardır
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Zü'l-Karneyn Oğuz Han mıdır? Osmanlı Tarihçilerinden biri olan Neşri “Zü'l-Karneyn belki de Oğuz Handır" demiştir. Yine Osmanlı devrinde yazılmış tarih kitaplarından bir diğeri olan Rüstem Paşanın; "Tevârih-i Âl-i Osman" adındaki eserinde şöyle denilmektedir; " Kur'an-ı Kerimde bahsedilen Zülkarneyn meğer bu Oğuz Han’dır. Türk âlimi ve müfessiri Vanî M. Efendi şöyle demiştir; "Türkler Kuranda bahsi geçen Zü'l-Karneyn'den maksat Oğuz Han olduğunu söylerler ki; bu hususta tereddüt edilecek bir şey yoktur. İbn İshak Zü’l-Karneyn’in yafesin Türk adındaki oğlunun soyundan gelindiğini” söylemiştir.Ayrıca, Hızır aleyhi’sselam; Zülkarneyn’in askerlerinin önünde yürüdü, onun öncü komutanı idi. Onun baş müşaviri, sanki hükümdarın veziri makamında bir kimse idi.” Demiştir. “Hızır’ın; Hz. İbrahim’in teyzesinin oğlu olduğu, Zü’l-Karneyn’in onu, kendisine baş danışman tayin ettiği ve önemli konularda onunla istişarelerde bulunduğu ve bu sayede birçok zaferler kazandığı bildirilmektedir.” Zü’l-Karneyn; gelmiş geçmiş en büyük Dünya Fatihlerinden biridir. Asıl Adı Oğuz Handır. Hazreti İbrahim zamanında yani Milattan önce 18. asırda yaşamıştır. Onun telkin ve irşadı ile, Haniflik dinini kabul etmiş ve onu Tûran Yurdu merkez olmak üzere Büyük Okyanustan Nil Nehri sahillerine kadar yayılan koca bir îmân hâkimiyeti hâline getirmiştir. Zü’l-Karneyn’i Cihan Oğuz Han’ın, milli kaynaklarımızda 116 sene yaşadığı kaydedilmektedir. O, bir asrı geçen bu uzun zaman şeridi içinde, Batı, Doğu”, “Kuzey”, “Güney” istikametinde birçok ilâhi büyük askeri seferlere çıkmış, kendi kurduğu bu devletin sınırlarını; batıda Akdeniz kıyıları ve Mısır , doğuda; Çin denizi, Büyük Okyanus , kuzeyde, Don Volga boyları ve geniş Sibirya ovaları , güneyde ise; Masar Kağanlığı Afganistan ve Hindistan ’ın içlerine kadar genişletmiş ve yeryüzünde ilk defa bir îmân hâkimiyeti ve bir büyük barış imparatorluğu kurmuştur. Bu bakımdan kendisine Zü’l-Karneyn unvanı verilmiş, Kur’ân-ı Kerim ve vahyinin muhatabı olmuş ve “Salih Kullar” zümresine katılmıştır Oğuz Kağan Destanında da aynen; “Oğuz Han’ın daha sonra Doğu cihetine çok büyük bir sefere çıktığı ve uzun yıllar devam eden bu sefer sırasında Kuzey ve Güney istikametinde yürüdüğü ve buralarda daha birçok kavim ve kabilelerle karşılaştığı hatta onun bu güney seferinde uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra Hindistan’a girdiği ve buraları ele geçirdiği, böylece koca bir cihan imparatorluğu kurduğu beyan edilmiş” ve bu Kur’ân âyetlerindeki murad-i ilâhi çok daha iyi anlaşılır bir hale gelmiştir Oğuz Han "Haniflik" ve Hazreti İbrahim: Gerçekte; Oğuz Han'ın, Hazreti İbrahim'le çağdaş olması değil dini, milli kaynaklarımız tarafından bile ifâde edilmektedir. Nitekim Neşri; Oğuz Han ve onun mücâdele hayatını dolduran olaylardan bahsederken aynen şöyle demektedir; "Bütün bu hâdiseler İbrahim Halilullah (s.a.s.) zamanında oldu. Zaten o; ona iman getirmişti. Mamafih, milli kaynaklarımızda Oğuz Han’la Hz. İbrahim arasındaki bu görüşmelerin Oğuz Han’ın Şam seferi sırasında gerçekleştiği ve daha sonra ikisinin birlikte hacca gittikleri bildirilmektedir. İ.S. Cem; "Hazreti İbrahim'in Mezopotamyada eski "Ur" şehrinde dünyaya geldiğini, oysa buraların çoktan Asyalı bir kavim olan Sümerler tarafından yurt tutulduğunu açıklamıştır. Nahle Kalfat da şöyle demiştir; Oğuz Han; adı geçen bu Hakan İbrahim Halil asrında yaşamıştı. Hazreti İbrahim'in Türk Hakanının Kızı ile Evlenmesi: Hz. İbrahim; Oğuz Hanın kızı Kan Tura hatunla evlendiği gibi, ayrıca Oğuz Han’da, onun Sara adındaki eşinden doğma Hz. İshak’ın kızı ile evlenmiş ve böyle dini dostlukları yanı sıra, sıhriyet bağları ile, onların bu dostlukları çok daha güçlü ve kuvvetli bir hale gelmiştir Diğer taraftan İbnü'l-İbri gerek Tevrat ve gerekse diğer Arapça kaynakların bu beyânlarına çok büyük bir açıklık getirmekte ve şöyle demektedir; "Hz. İbrahim Türk Hakanının kızı ile evlendi, onun adı Kan-turah idi. İbnü'l-İbri’nin bu rivayetleri Hz. İbrahim'in yeni eşi Katüra'ın Türk asıllı bir prenses olduğunu bildirmektedir. Ancak bundan çok daha önemlisi; burada adı geçen Türk Hakanından maksad Oğuz Han'ın ta kendisi olduğunda kimsenin en ufak bir şüphesi olmaması gerekmektedir. Zira; Hz. İbrahim zamanında Türk yurtlarında bir tek Hakan vardı. O da ünü, şan ve şöhreti bütün dünyayı doldurmuş olan Oğuz Han idi. bu evliliğin M.Ö. 1750’li yıllardan biraz önce olması gerekmektedir. Hz. İbrahim'in dini olan Hanifliğin bir çok ilkelerinin hem de şaşılacak bir tarzda Türkler arasında yaygın bir din olan "Gök Tanrı" dininde bulunması, Oğuz Türklerinin, puta tapmamaları, mabetlerinde put bulunmaması, bu tevhid inancının Oğuz Türkleri arasında maya tutması, işte hep bu Oğuz Han'la başlamıştır. Hz. İbrahim çok uzun ve bereketli bir ömür yaşamış ve bu Türk asıllı eşi Kantura Hâtûndan tam altı erkek evlâdı olmuştur. O, bunlardan üç oğlunu yine kendi din ve hidâyetini tebliğ etmek üzere "Doğu ciheti" ne yani Horasan ve Türkistan'a yani Büyük Tûran yurduna bir manada dedeleri Oğuz Han'ın yanına göndermiştir. Onlar; âile ve çocukları ile birlikte “Doğu” ülkelerine, yani Oğuz Han'ın ülkesine, dedelerinin yanına gelmişlerdir. Diğer taraftan, et-Taberî’nin, onların hükümdarlarına "Hakan deniliyordu" demesi bizim dikkatimizi çekmektedir. Zira; bu Hakandan asıl maksad Oğuz Han olduğunu vurguladığı gibi ayrıca onların da, Oğuz yurduna sığınmış olduklarını göstermektedir. Hadisi şeriflerde de Kantura oğullarından bahsedilmiştir. "Ümmetimin idaresi en sonunda bu Kantura oğulları eline geçecektir". Ümmetin idaresi yani hilafet Osmanlılara geçmiştir. Demek ki Kantura oğullarından maksat Türklerdir. Türk tarihçisi Remzi’ye göre; Hz. Peygamber bu “Kantura Oğulları” ismiyle gerçekte “Kan turan oğulları” demek istemiştir. Zira “Kan” veya “Han” Türkçe de Hükümdar demek olduğu gibi, Turan Kelimesi de Türk Yurtlarına verilen genel bir isimdir. Bu takdirde Kantura Oğulları kelimesi, Peygamber dilinde Turan Ülkesi Hanının Oğulları anlamına kullanılmıştır. --------------------------------- bazı tarihçiler, Süleyman Şah’ın soyunun kırkıncı göbekten İshak Peygamber’in oğlu Ays’a ulaştığını kaydetmişlerdir. (Kısas-ı Enbiya, VI, s. 152). ------------- Sahih-i Müslim, XI, s. 359, İbn Kesir, K. an-Nihâye vel-Fiten vel-Melâhım, Tah. T.M. ez-Zeynî, I, s. 56. Ebû Hureyre’den rivâyet edildiğine göre Hz.Peygamber ; “-Siz hiçbir tarafı kara bir tarafı denizlerle çevrilmiş bir şehir duydunuz mu?” buyurmuşlardır. çevresindekiler de “-Evet Ey Allah’ın Rasûlü demişlerdir.Hz.Peygamber devamla: İshak oğullarından yetmiş bin kişi işte bu şehre gaza edip aldırmadıkça kıyamet kopmayacaktır. ------------- İstanbul’un fethi ile ilgili ve bizim konumuza esas olan en önemli hadislerden bir diğer de şüphesiz Ebu Hureyre tarafından nakledilmiştir.hadisi şerifte, İstanbul’un İshak Peygamberin soyundan gelen ve 70 bin kişiden oluşan bir ordu tarafından fethedileceği anlatılmaktadır. ------------- İshak Oğullarından maksat Oğuz Han ve onun soyundan gelenlerin ta kendisidir. Bilindiği gibi, Oğuz Han, Hz. İbrahim’in oğlu Hz. İshak’ın kızı ile evlenmiş ve onun Hz. İshak’ın kızının soyundan gelen çocuklarına Hz.Peygamber birçok hadislerinde “ İshak Oğulları “ adını vermiş ve onları bu isimle zikretmiştir. Nitekim A.C. Paşa, Süleyman Şah’ın kırkıncı göbekten soyunun İshak Peygamber’in oğlu Ays’a ulaştığını söylediği gibi, Müneccim Başı’na göre ise, Ertuğrul’un nesebi, Ays b İshak b. İbrahim’e ulaşmaktadır.Bunun gibi, Hz.Peygamberin; İstanbul’un surlarının sadece tekbir sesleri ile yıkılacağını haber vermesi de böyledir. Beni İshak’tan maksat yukarı dada ifade edildiği gibi, Oğuz Hanın zevcesi Hz. İshak’ın soyundan gelen Oğuz Neslidir
@reflexgs6620
@reflexgs6620 4 месяца назад
dunyanin dort bucagindadir farkli farkli halklar
@Candan_Can41
@Candan_Can41 Год назад
👍🏻
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
kellesini, Türk iskit kraliçesi Tomris in aldığı kiros nasıl zülkarneyn olabilir. akla bak. Oğuz Kağan Zülkarneyndir. bu konuda hakkında kısmımda kitap bölümleri var onları oradan okuyabilirsiniz. Oğuz Kağan hz.ibrahim aleyhisselam zamanında yaşadı Zülkarneyn peygamber değil. veli bir kul. Hz. ibrahim aleyhisselam Türk peygamberdir. zaten Kuran ı kerimde ibrahim aleyhisselam hakkında o ne bir nasara ne de bir yahudiydi der. yahudiler zaten hz.ibrahim aleyhisselamdan 100 sene sonra ortaya çıkmış bir semitik ırktır. gerçek araplar kahtani arapları denen yemen bölgesi kökenlidir. o yemen oralarda semitik yahudiler var. işte yahudiler ve araplar kuzendir. hz. ibrahim aleyhisselam hacer ile evlenince ismail doğdu, sonra onu mekkeye yerleştirdi. orada arapça öğrendi ve arap kızlarla evlendi onun soyu. böylece bunlara adnani arap ve mustaribe arap yani sonradan araplaşan arap dediler. hz.ibrahim, oğuz kağan ın kızı ile evlendi. (kantura). han turan yani turan hanı prensesi anlamında. onun soyundan kantura Türkleri geldi. oğuz kağan ise ibrahimin soyundan ishak ın kızı ile evlendi. ondan da Oğuz Türkleri oluştu. hadisi şerifte bunlar annesine nispetle ishakoğulları diye geçer. işte istanbulu fethedecek olan ishakoğulları dediği bu osmanlı Türkleridir yani Oğuzlardır.
@omersoyatik8236
@omersoyatik8236 9 месяцев назад
Masalların Hikayelerle anlatılıp kanıtlanmasına çalışmaktan heder olacaklar yaa
@merkur6082
@merkur6082 Год назад
Ne tevratı reis tevrat bittj SON KİTAP KURANDIR KONUSMAL ICIN KONUSMUS KENDISI YAZMIS KENDISI INANMIS BUNLARI DİNLEMEYİN ARKADAŞLAR. IMANINIZDAN OLMAYINN
@skylar4735
@skylar4735 Год назад
Kuranda tevrat gibi insan uydurmasi kitaptir,dinleri ciddiye almayin,hepsi mitoloji ve hayal.
@ateslordu1195
@ateslordu1195 11 дней назад
Zulkarneyn as başka insanların peygamberi olması muhtemel olabilir mi bizim uzaylı dediğimiz insanların
@mbumbu4325
@mbumbu4325 Год назад
Lafontenden masallar çizmeli kedi kimdi çizmelerindeki semboller nelere delalettir,
@Cls818
@Cls818 Год назад
Zülkarneyn büyük kirostur
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
@@Cls818 kellesini, Türk iskit kraliçesi Tomris in aldığı kiros nasıl zülkarneyn olabilir. akla bak. Oğuz Kağan Zülkarneyndir. bu konuda hakkında kısmımda kitap bölümleri var onları oradan okuyabilirsiniz. Oğuz Kağan hz.ibrahim aleyhisselam zamanında yaşadı Zülkarneyn peygamber değil. veli bir kul. Hz. ibrahim aleyhisselam Türk peygamberdir. zaten Kuran ı kerimde ibrahim aleyhisselam hakkında o ne bir nasara ne de bir yahudiydi der. yahudiler zaten hz.ibrahim aleyhisselamdan 100 sene sonra ortaya çıkmış bir semitik ırktır. gerçek araplar kahtani arapları denen yemen bölgesi kökenlidir. o yemen oralarda semitik yahudiler var. işte yahudiler ve araplar kuzendir. hz. ibrahim aleyhisselam hacer ile evlenince ismail doğdu, sonra onu mekkeye yerleştirdi. orada arapça öğrendi ve arap kızlarla evlendi onun soyu. böylece bunlara adnani arap ve mustaribe arap yani sonradan araplaşan arap dediler. hz.ibrahim, oğuz kağan ın kızı ile evlendi. (kantura). han turan yani turan hanı prensesi anlamında. onun soyundan kantura Türkleri geldi. oğuz kağan ise ibrahimin soyundan ishak ın kızı ile evlendi. ondan da Oğuz Türkleri oluştu. hadisi şerifte bunlar annesine nispetle ishakoğulları diye geçer. işte istanbulu fethedecek olan ishakoğulları dediği bu osmanlı Türkleridir yani Oğuzlardır.
@Elder42
@Elder42 5 месяцев назад
Ortadoğu toplumları masallar ve mistik karakterleri seviyor.
@Ensaronline
@Ensaronline 11 месяцев назад
Alakasız yorumlamalar bence. Bu konuda Serhat Ahmet Tan en doğru yorumu yapıyor gibi düşünüyorum.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Oğuz Kağan Zülkarneyndir. bu konuda hakkında kısmımda kitap bölümleri var onları oradan okuyabilirsiniz.
@Demirkurt137
@Demirkurt137 3 месяца назад
Kiyamette o sed yikilacak ve ordan gelecekler nasil oluyor set yok sagindan solundan gecemiyorlar sacmalik degilmi yani
@graywolfx86
@graywolfx86 3 месяца назад
yecüc mecüc biziz
@AETHYRİEN-t8u
@AETHYRİEN-t8u 17 дней назад
😂😂😂Allahda seni güldürsün emi
@burcugunduz6550
@burcugunduz6550 Год назад
Öncelikle tarihçi gözüyle bakarsak, Zülkarneyn'in Kiroş olduğunu sadece yaptığı seferlerin büyüklüğünden anlarız demek çok dar bir bakış açısı. İlk İslam döneminde Zülkarneyn'den "İskender-i Zülkarneyn" diye bahsedilmesini umursamazsak bile, Süryani ve Ermeni Hristiyanlarının İslam'dan önceki dönemde yazdığı İskender'in hayatını anlattıkları çevirilerde hikayenin orijinini görebiliyoruz. Hikayeye göre Anadolu'da yaşayan halk, Kafkaslardan gelen vahşi Gog ve Magog kabileleri (çevirilerde Hunlar olarak geçer) köyleri şehirleri yağmaladıkları için İskender'den yardım isterler. İskender de Mısır seferinden getirdiği 7000 işçi ile Kafkas dağlarına, bugünkü Dağıstan'da İskender geçiti olarak geçen yerde, bu Gog ve Magog'u (Yecüc ve Mecüc'ü) demirden yaptığı bir duvarla hapseder. Zülkarneyn'in Arapça "çift boynuzlu" demek olmasını ve İskender'in de kendi tanrısallığını simgelemesi üzerine çift boynuzlu miğfer giymesini ve kendisisin çift boynuzlu paralarının basılması ek kanıt olarak verilebilir. Kısaca Zülkarneyn kıssası hocamızın zannettiği gibi Yahudilerden çok ilk dönem Hristiyan milletlerin İskender çevirileriyle alakalıdır. Hocamız ne kadar Zülkarneyn'in Kiroş olduğundan %95 eminse (ki Yahudileri kurtarması dışında elle tutulur hiçbir bilgi vermemesine rağmen), bu konuda araştırma yapan tarihçiler de Zülkarneyn'in %99 İskender olduğunu söyler.
@ozkandurular1097
@ozkandurular1097 Год назад
Maalesef o da değil. Bu saydıklarınız hepsi kafir olarak saydığımız kişilik ler. Ama Allah ın emirlerini yaymakla görevli bir kişiden bahsediyoruz.
@Cls818
@Cls818 Год назад
Zülkarneyn pers krali büyük kirostur. Kuran da zülkarneynin battiya gittigi yaziyor. Büyük kirosta batiya gidiyor lidya krallagini feth ediyor. Zülkarneyn dogu ya gitti diyor ayni sekilde büyük kirosta doguya sefer yapiyor asya da ahamenis imparatorlugun asya daki en uc noktasina gidiyor. Kuranin günesin dogdugu yere ulasinca onu öyle bir kavim üzerine dogar buldu onlar icin günese karsi bir örtü yapmamistik dedigi yer orta asya bozkirlari ve cölleridir. Büyük kiros dünyanin en eski tek tanrili dini olan zerdüstlük dinine mensuptu. Büyük kiros yahudileri babilden kurtarmistir o yüzden tevrata kendisinden övgüyle bahsedilir
@Cls818
@Cls818 Год назад
Süryani ermeni kitaplarin da gecen büyük iskender kisasi kurandan alinmistir. Kurandan sonra yazilmistir. Ayrica hun türkleri iskender zamaninda kafkasya da yasamiyordu. iskender asla batiya sefer yapmadi. iskender pagan inanca mensuptu. Misir seferin de kendisini tanrinin oglu ilan etmistir. Süryani ermeni kitabi kurandan sonra yazilmistir büyük ihtimale kuran dan etkilenip yazilmistir
@Cls818
@Cls818 Год назад
@@ozkandurular1097 zülkarneyn pers krali büyük kirostur. Kiros zerdüstür tek tanrili bir dine inanir. Yahudiler icin cok önemlidir
@ozkandurular1097
@ozkandurular1097 Год назад
Zerdüşt lük semavi dinler içinde yeralmaz. Tanrısı insani suretli putlardan türemiş tir. Ona bakarsak Türk lerin gök tengri inancı daha temiz kabul görür.
@KorayPskn
@KorayPskn Год назад
Yine kafalarına göre yorumlamaya başlamışlar. Bunlar kendini Yaradan ın yerine koymuşlar durum çok vahim artık
@mr.x653
@mr.x653 Год назад
Hayir degil. Yemeninin 4000 bin sene ve üstünde malikiydi
@mr.x653
@mr.x653 Год назад
@@aliturk835 asil büyük Kiros tutmuyor. Kendisi asla Afrika kitasinin bati kiyilarina ulasamamistir. Birak Dogu Asyayi Orta Asyaya girememistir. Üstüne putperesti. Zülkarneyn sahsi Yemenin Islam öncesi mitolojisinden taninan bir kisiydi. Hakkinda bir cok türlü Arapca eserler var. Bizden 4000-5000 sene önce yasamis.
@mr.x653
@mr.x653 Год назад
@@aliturk835 Büyük Kiros Babilin cesitli putlarina tapiyordu, en önde olani Marduk. Boynuz takan tek kral Büyük Kiros degildi, bir cok krallarda bu motif görüllür. Boynuz motifi Mesopotamya ve Sam bölgesinde 10 bin seneye kadar giden bir motif. Cesitli krallar ve hükümdarlar tarafindan kullanilmistir. Ayrica arastirmacilar cogunlgu degil, kücük bir cahil azinlik Büyük Kiros oldugunu söyler cünkü bunu söyliyenler Zülkarneynin Büyük Iskender oldugunu iddia eden yazarlarin geleneginden gelirler ve Büyük Iskenderin 20. yüzyilda putperest oldugu ispatlaninca, adamlar yeni bir alternatif aramaya basladilar. Ama bir cok kisi Büyük Kirosun da putperest oldugunu bilmez cünkü yeni ispatlandi, kendisi kesinlikle Zerdüst degildi. Böyle sacma sapan uyduruk teorilerin pesine kosacagina git kaynaklardan ögren kimin Zülkarneyn oldugunu.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
@@mr.x653 kellesini, Türk iskit kraliçesi Tomris in aldığı kiros nasıl zülkarneyn olabilir. akla bak. Oğuz Kağan Zülkarneyndir. bu konuda hakkında kısmımda kitap bölümleri var onları oradan okuyabilirsiniz. Oğuz Kağan hz.ibrahim aleyhisselam zamanında yaşadı Zülkarneyn peygamber değil. veli bir kul. Hz. ibrahim aleyhisselam Türk peygamberdir. zaten Kuran ı kerimde ibrahim aleyhisselam hakkında o ne bir nasara ne de bir yahudiydi der. yahudiler zaten hz.ibrahim aleyhisselamdan 100 sene sonra ortaya çıkmış bir semitik ırktır. gerçek araplar kahtani arapları denen yemen bölgesi kökenlidir. o yemen oralarda semitik yahudiler var. işte yahudiler ve araplar kuzendir. hz. ibrahim aleyhisselam hacer ile evlenince ismail doğdu, sonra onu mekkeye yerleştirdi. orada arapça öğrendi ve arap kızlarla evlendi onun soyu. böylece bunlara adnani arap ve mustaribe arap yani sonradan araplaşan arap dediler. hz.ibrahim, oğuz kağan ın kızı ile evlendi. (kantura). han turan yani turan hanı prensesi anlamında. onun soyundan kantura Türkleri geldi. oğuz kağan ise ibrahimin soyundan ishak ın kızı ile evlendi. ondan da Oğuz Türkleri oluştu. hadisi şerifte bunlar annesine nispetle ishakoğulları diye geçer. işte istanbulu fethedecek olan ishakoğulları dediği bu osmanlı Türkleridir yani Oğuzlardır.
@azizmuratsansloglu1423
@azizmuratsansloglu1423 3 месяца назад
Zulkarney Yemenlidir
@Demirkurt137
@Demirkurt137 3 месяца назад
Sacmaliyor bu adam kim bu
@YasarsavasAkbulut
@YasarsavasAkbulut 16 дней назад
Bir de bize yecüc mecüc demeleri yok mu😅😅😅😂😂😂 Bizler kiros u kadın ve erkekli kavmimizle,ordu bile denemez ama perişan ettik,hocam araştirmalarinizi derinleştirin lutfen😊😅
@halilkaraca527
@halilkaraca527 Год назад
Allah huteala zülkarneyn demiş. Siz ne derseniz gayri.Bilmek böyle herhalde.
@skylar4735
@skylar4735 Год назад
masal.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Zü'l-Karneyn Oğuz Han mıdır? Osmanlı Tarihçilerinden biri olan Neşri “Zü'l-Karneyn belki de Oğuz Handır" demiştir. Yine Osmanlı devrinde yazılmış tarih kitaplarından bir diğeri olan Rüstem Paşanın; "Tevârih-i Âl-i Osman" adındaki eserinde şöyle denilmektedir; " Kur'an-ı Kerimde bahsedilen Zülkarneyn meğer bu Oğuz Han’dır. Türk âlimi ve müfessiri Vanî M. Efendi şöyle demiştir; "Türkler Kuranda bahsi geçen Zü'l-Karneyn'den maksat Oğuz Han olduğunu söylerler ki; bu hususta tereddüt edilecek bir şey yoktur. İbn İshak Zü’l-Karneyn’in yafesin Türk adındaki oğlunun soyundan gelindiğini” söylemiştir.Ayrıca, Hızır aleyhi’sselam; Zülkarneyn’in askerlerinin önünde yürüdü, onun öncü komutanı idi. Onun baş müşaviri, sanki hükümdarın veziri makamında bir kimse idi.” Demiştir. “Hızır’ın; Hz. İbrahim’in teyzesinin oğlu olduğu, Zü’l-Karneyn’in onu, kendisine baş danışman tayin ettiği ve önemli konularda onunla istişarelerde bulunduğu ve bu sayede birçok zaferler kazandığı bildirilmektedir.” Zü’l-Karneyn; gelmiş geçmiş en büyük Dünya Fatihlerinden biridir. Asıl Adı Oğuz Handır. Hazreti İbrahim zamanında yani Milattan önce 18. asırda yaşamıştır. Onun telkin ve irşadı ile, Haniflik dinini kabul etmiş ve onu Tûran Yurdu merkez olmak üzere Büyük Okyanustan Nil Nehri sahillerine kadar yayılan koca bir îmân hâkimiyeti hâline getirmiştir. Zü’l-Karneyn’i Cihan Oğuz Han’ın, milli kaynaklarımızda 116 sene yaşadığı kaydedilmektedir. O, bir asrı geçen bu uzun zaman şeridi içinde, Batı, Doğu”, “Kuzey”, “Güney” istikametinde birçok ilâhi büyük askeri seferlere çıkmış, kendi kurduğu bu devletin sınırlarını; batıda Akdeniz kıyıları ve Mısır , doğuda; Çin denizi, Büyük Okyanus , kuzeyde, Don Volga boyları ve geniş Sibirya ovaları , güneyde ise; Masar Kağanlığı Afganistan ve Hindistan ’ın içlerine kadar genişletmiş ve yeryüzünde ilk defa bir îmân hâkimiyeti ve bir büyük barış imparatorluğu kurmuştur. Bu bakımdan kendisine Zü’l-Karneyn unvanı verilmiş, Kur’ân-ı Kerim ve vahyinin muhatabı olmuş ve “Salih Kullar” zümresine katılmıştır Oğuz Kağan Destanında da aynen; “Oğuz Han’ın daha sonra Doğu cihetine çok büyük bir sefere çıktığı ve uzun yıllar devam eden bu sefer sırasında Kuzey ve Güney istikametinde yürüdüğü ve buralarda daha birçok kavim ve kabilelerle karşılaştığı hatta onun bu güney seferinde uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra Hindistan’a girdiği ve buraları ele geçirdiği, böylece koca bir cihan imparatorluğu kurduğu beyan edilmiş” ve bu Kur’ân âyetlerindeki murad-i ilâhi çok daha iyi anlaşılır bir hale gelmiştir Oğuz Han "Haniflik" ve Hazreti İbrahim: Gerçekte; Oğuz Han'ın, Hazreti İbrahim'le çağdaş olması değil dini, milli kaynaklarımız tarafından bile ifâde edilmektedir. Nitekim Neşri; Oğuz Han ve onun mücâdele hayatını dolduran olaylardan bahsederken aynen şöyle demektedir; "Bütün bu hâdiseler İbrahim Halilullah (s.a.s.) zamanında oldu. Zaten o; ona iman getirmişti. Mamafih, milli kaynaklarımızda Oğuz Han’la Hz. İbrahim arasındaki bu görüşmelerin Oğuz Han’ın Şam seferi sırasında gerçekleştiği ve daha sonra ikisinin birlikte hacca gittikleri bildirilmektedir. İ.S. Cem; "Hazreti İbrahim'in Mezopotamyada eski "Ur" şehrinde dünyaya geldiğini, oysa buraların çoktan Asyalı bir kavim olan Sümerler tarafından yurt tutulduğunu açıklamıştır. Nahle Kalfat da şöyle demiştir; Oğuz Han; adı geçen bu Hakan İbrahim Halil asrında yaşamıştı. Hazreti İbrahim'in Türk Hakanının Kızı ile Evlenmesi: Hz. İbrahim; Oğuz Hanın kızı Kan Tura hatunla evlendiği gibi, ayrıca Oğuz Han’da, onun Sara adındaki eşinden doğma Hz. İshak’ın kızı ile evlenmiş ve böyle dini dostlukları yanı sıra, sıhriyet bağları ile, onların bu dostlukları çok daha güçlü ve kuvvetli bir hale gelmiştir Diğer taraftan İbnü'l-İbri gerek Tevrat ve gerekse diğer Arapça kaynakların bu beyânlarına çok büyük bir açıklık getirmekte ve şöyle demektedir; "Hz. İbrahim Türk Hakanının kızı ile evlendi, onun adı Kan-turah idi. İbnü'l-İbri’nin bu rivayetleri Hz. İbrahim'in yeni eşi Katüra'ın Türk asıllı bir prenses olduğunu bildirmektedir. Ancak bundan çok daha önemlisi; burada adı geçen Türk Hakanından maksad Oğuz Han'ın ta kendisi olduğunda kimsenin en ufak bir şüphesi olmaması gerekmektedir. Zira; Hz. İbrahim zamanında Türk yurtlarında bir tek Hakan vardı. O da ünü, şan ve şöhreti bütün dünyayı doldurmuş olan Oğuz Han idi. bu evliliğin M.Ö. 1750’li yıllardan biraz önce olması gerekmektedir. Hz. İbrahim'in dini olan Hanifliğin bir çok ilkelerinin hem de şaşılacak bir tarzda Türkler arasında yaygın bir din olan "Gök Tanrı" dininde bulunması, Oğuz Türklerinin, puta tapmamaları, mabetlerinde put bulunmaması, bu tevhid inancının Oğuz Türkleri arasında maya tutması, işte hep bu Oğuz Han'la başlamıştır. Hz. İbrahim çok uzun ve bereketli bir ömür yaşamış ve bu Türk asıllı eşi Kantura Hâtûndan tam altı erkek evlâdı olmuştur. O, bunlardan üç oğlunu yine kendi din ve hidâyetini tebliğ etmek üzere "Doğu ciheti" ne yani Horasan ve Türkistan'a yani Büyük Tûran yurduna bir manada dedeleri Oğuz Han'ın yanına göndermiştir. Onlar; âile ve çocukları ile birlikte “Doğu” ülkelerine, yani Oğuz Han'ın ülkesine, dedelerinin yanına gelmişlerdir. Diğer taraftan, et-Taberî’nin, onların hükümdarlarına "Hakan deniliyordu" demesi bizim dikkatimizi çekmektedir. Zira; bu Hakandan asıl maksad Oğuz Han olduğunu vurguladığı gibi ayrıca onların da, Oğuz yurduna sığınmış olduklarını göstermektedir. Hadisi şeriflerde de Kantura oğullarından bahsedilmiştir. "Ümmetimin idaresi en sonunda bu Kantura oğulları eline geçecektir". Ümmetin idaresi yani hilafet Osmanlılara geçmiştir. Demek ki Kantura oğullarından maksat Türklerdir. Türk tarihçisi Remzi’ye göre; Hz. Peygamber bu “Kantura Oğulları” ismiyle gerçekte “Kan turan oğulları” demek istemiştir. Zira “Kan” veya “Han” Türkçe de Hükümdar demek olduğu gibi, Turan Kelimesi de Türk Yurtlarına verilen genel bir isimdir. Bu takdirde Kantura Oğulları kelimesi, Peygamber dilinde Turan Ülkesi Hanının Oğulları anlamına kullanılmıştır. --------------------------------- bazı tarihçiler, Süleyman Şah’ın soyunun kırkıncı göbekten İshak Peygamber’in oğlu Ays’a ulaştığını kaydetmişlerdir. (Kısas-ı Enbiya, VI, s. 152). ------------- Sahih-i Müslim, XI, s. 359, İbn Kesir, K. an-Nihâye vel-Fiten vel-Melâhım, Tah. T.M. ez-Zeynî, I, s. 56. Ebû Hureyre’den rivâyet edildiğine göre Hz.Peygamber ; “-Siz hiçbir tarafı kara bir tarafı denizlerle çevrilmiş bir şehir duydunuz mu?” buyurmuşlardır. çevresindekiler de “-Evet Ey Allah’ın Rasûlü demişlerdir.Hz.Peygamber devamla: İshak oğullarından yetmiş bin kişi işte bu şehre gaza edip aldırmadıkça kıyamet kopmayacaktır. ------------- İstanbul’un fethi ile ilgili ve bizim konumuza esas olan en önemli hadislerden bir diğer de şüphesiz Ebu Hureyre tarafından nakledilmiştir.hadisi şerifte, İstanbul’un İshak Peygamberin soyundan gelen ve 70 bin kişiden oluşan bir ordu tarafından fethedileceği anlatılmaktadır. ------------- İshak Oğullarından maksat Oğuz Han ve onun soyundan gelenlerin ta kendisidir. Bilindiği gibi, Oğuz Han, Hz. İbrahim’in oğlu Hz. İshak’ın kızı ile evlenmiş ve onun Hz. İshak’ın kızının soyundan gelen çocuklarına Hz.Peygamber birçok hadislerinde “ İshak Oğulları “ adını vermiş ve onları bu isimle zikretmiştir. Nitekim A.C. Paşa, Süleyman Şah’ın kırkıncı göbekten soyunun İshak Peygamber’in oğlu Ays’a ulaştığını söylediği gibi, Müneccim Başı’na göre ise, Ertuğrul’un nesebi, Ays b İshak b. İbrahim’e ulaşmaktadır.Bunun gibi, Hz.Peygamberin; İstanbul’un surlarının sadece tekbir sesleri ile yıkılacağını haber vermesi de böyledir. Beni İshak’tan maksat yukarı dada ifade edildiği gibi, Oğuz Hanın zevcesi Hz. İshak’ın soyundan gelen Oğuz Neslidir
@tahiryildiz2457
@tahiryildiz2457 Год назад
Kehf = Mağara = Cave ( İnglizce) 😀
@andyweir6407
@andyweir6407 6 месяцев назад
sterk = yıldız = star deri = kapı = door kürtçe 😀
@kanberbaser3690
@kanberbaser3690 Год назад
Tamamıyla bilgisiz bir diyalog çok yavan.Yazık.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
kellesini, Türk iskit kraliçesi Tomris in aldığı kiros nasıl zülkarneyn olabilir. akla bak. Oğuz Kağan Zülkarneyndir. bu konuda hakkında kısmımda kitap bölümleri var onları oradan okuyabilirsiniz. Oğuz Kağan hz.ibrahim aleyhisselam zamanında yaşadı Zülkarneyn peygamber değil. veli bir kul. Hz. ibrahim aleyhisselam Türk peygamberdir. zaten Kuran ı kerimde ibrahim aleyhisselam hakkında o ne bir nasara ne de bir yahudiydi der. yahudiler zaten hz.ibrahim aleyhisselamdan 100 sene sonra ortaya çıkmış bir semitik ırktır. gerçek araplar kahtani arapları denen yemen bölgesi kökenlidir. o yemen oralarda semitik yahudiler var. işte yahudiler ve araplar kuzendir. hz. ibrahim aleyhisselam hacer ile evlenince ismail doğdu, sonra onu mekkeye yerleştirdi. orada arapça öğrendi ve arap kızlarla evlendi onun soyu. böylece bunlara adnani arap ve mustaribe arap yani sonradan araplaşan arap dediler. hz.ibrahim, oğuz kağan ın kızı ile evlendi. (kantura). han turan yani turan hanı prensesi anlamında. onun soyundan kantura Türkleri geldi. oğuz kağan ise ibrahimin soyundan ishak ın kızı ile evlendi. ondan da Oğuz Türkleri oluştu. hadisi şerifte bunlar annesine nispetle ishakoğulları diye geçer. işte istanbulu fethedecek olan ishakoğulları dediği bu osmanlı Türkleridir yani Oğuzlardır.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Zü'l-Karneyn Oğuz Han mıdır? Osmanlı Tarihçilerinden biri olan Neşri “Zü'l-Karneyn belki de Oğuz Handır" demiştir. Yine Osmanlı devrinde yazılmış tarih kitaplarından bir diğeri olan Rüstem Paşanın; "Tevârih-i Âl-i Osman" adındaki eserinde şöyle denilmektedir; " Kur'an-ı Kerimde bahsedilen Zülkarneyn meğer bu Oğuz Han’dır. Türk âlimi ve müfessiri Vanî M. Efendi şöyle demiştir; "Türkler Kuranda bahsi geçen Zü'l-Karneyn'den maksat Oğuz Han olduğunu söylerler ki; bu hususta tereddüt edilecek bir şey yoktur. İbn İshak Zü’l-Karneyn’in yafesin Türk adındaki oğlunun soyundan gelindiğini” söylemiştir.Ayrıca, Hızır aleyhi’sselam; Zülkarneyn’in askerlerinin önünde yürüdü, onun öncü komutanı idi. Onun baş müşaviri, sanki hükümdarın veziri makamında bir kimse idi.” Demiştir. “Hızır’ın; Hz. İbrahim’in teyzesinin oğlu olduğu, Zü’l-Karneyn’in onu, kendisine baş danışman tayin ettiği ve önemli konularda onunla istişarelerde bulunduğu ve bu sayede birçok zaferler kazandığı bildirilmektedir.” Zü’l-Karneyn; gelmiş geçmiş en büyük Dünya Fatihlerinden biridir. Asıl Adı Oğuz Handır. Hazreti İbrahim zamanında yani Milattan önce 18. asırda yaşamıştır. Onun telkin ve irşadı ile, Haniflik dinini kabul etmiş ve onu Tûran Yurdu merkez olmak üzere Büyük Okyanustan Nil Nehri sahillerine kadar yayılan koca bir îmân hâkimiyeti hâline getirmiştir. Zü’l-Karneyn’i Cihan Oğuz Han’ın, milli kaynaklarımızda 116 sene yaşadığı kaydedilmektedir. O, bir asrı geçen bu uzun zaman şeridi içinde, Batı, Doğu”, “Kuzey”, “Güney” istikametinde birçok ilâhi büyük askeri seferlere çıkmış, kendi kurduğu bu devletin sınırlarını; batıda Akdeniz kıyıları ve Mısır , doğuda; Çin denizi, Büyük Okyanus , kuzeyde, Don Volga boyları ve geniş Sibirya ovaları , güneyde ise; Masar Kağanlığı Afganistan ve Hindistan ’ın içlerine kadar genişletmiş ve yeryüzünde ilk defa bir îmân hâkimiyeti ve bir büyük barış imparatorluğu kurmuştur. Bu bakımdan kendisine Zü’l-Karneyn unvanı verilmiş, Kur’ân-ı Kerim ve vahyinin muhatabı olmuş ve “Salih Kullar” zümresine katılmıştır Oğuz Kağan Destanında da aynen; “Oğuz Han’ın daha sonra Doğu cihetine çok büyük bir sefere çıktığı ve uzun yıllar devam eden bu sefer sırasında Kuzey ve Güney istikametinde yürüdüğü ve buralarda daha birçok kavim ve kabilelerle karşılaştığı hatta onun bu güney seferinde uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra Hindistan’a girdiği ve buraları ele geçirdiği, böylece koca bir cihan imparatorluğu kurduğu beyan edilmiş” ve bu Kur’ân âyetlerindeki murad-i ilâhi çok daha iyi anlaşılır bir hale gelmiştir Oğuz Han "Haniflik" ve Hazreti İbrahim: Gerçekte; Oğuz Han'ın, Hazreti İbrahim'le çağdaş olması değil dini, milli kaynaklarımız tarafından bile ifâde edilmektedir. Nitekim Neşri; Oğuz Han ve onun mücâdele hayatını dolduran olaylardan bahsederken aynen şöyle demektedir; "Bütün bu hâdiseler İbrahim Halilullah (s.a.s.) zamanında oldu. Zaten o; ona iman getirmişti. Mamafih, milli kaynaklarımızda Oğuz Han’la Hz. İbrahim arasındaki bu görüşmelerin Oğuz Han’ın Şam seferi sırasında gerçekleştiği ve daha sonra ikisinin birlikte hacca gittikleri bildirilmektedir. İ.S. Cem; "Hazreti İbrahim'in Mezopotamyada eski "Ur" şehrinde dünyaya geldiğini, oysa buraların çoktan Asyalı bir kavim olan Sümerler tarafından yurt tutulduğunu açıklamıştır. Nahle Kalfat da şöyle demiştir; Oğuz Han; adı geçen bu Hakan İbrahim Halil asrında yaşamıştı. Hazreti İbrahim'in Türk Hakanının Kızı ile Evlenmesi: Hz. İbrahim; Oğuz Hanın kızı Kan Tura hatunla evlendiği gibi, ayrıca Oğuz Han’da, onun Sara adındaki eşinden doğma Hz. İshak’ın kızı ile evlenmiş ve böyle dini dostlukları yanı sıra, sıhriyet bağları ile, onların bu dostlukları çok daha güçlü ve kuvvetli bir hale gelmiştir Diğer taraftan İbnü'l-İbri gerek Tevrat ve gerekse diğer Arapça kaynakların bu beyânlarına çok büyük bir açıklık getirmekte ve şöyle demektedir; "Hz. İbrahim Türk Hakanının kızı ile evlendi, onun adı Kan-turah idi. İbnü'l-İbri’nin bu rivayetleri Hz. İbrahim'in yeni eşi Katüra'ın Türk asıllı bir prenses olduğunu bildirmektedir. Ancak bundan çok daha önemlisi; burada adı geçen Türk Hakanından maksad Oğuz Han'ın ta kendisi olduğunda kimsenin en ufak bir şüphesi olmaması gerekmektedir. Zira; Hz. İbrahim zamanında Türk yurtlarında bir tek Hakan vardı. O da ünü, şan ve şöhreti bütün dünyayı doldurmuş olan Oğuz Han idi. bu evliliğin M.Ö. 1750’li yıllardan biraz önce olması gerekmektedir. Hz. İbrahim'in dini olan Hanifliğin bir çok ilkelerinin hem de şaşılacak bir tarzda Türkler arasında yaygın bir din olan "Gök Tanrı" dininde bulunması, Oğuz Türklerinin, puta tapmamaları, mabetlerinde put bulunmaması, bu tevhid inancının Oğuz Türkleri arasında maya tutması, işte hep bu Oğuz Han'la başlamıştır. Hz. İbrahim çok uzun ve bereketli bir ömür yaşamış ve bu Türk asıllı eşi Kantura Hâtûndan tam altı erkek evlâdı olmuştur. O, bunlardan üç oğlunu yine kendi din ve hidâyetini tebliğ etmek üzere "Doğu ciheti" ne yani Horasan ve Türkistan'a yani Büyük Tûran yurduna bir manada dedeleri Oğuz Han'ın yanına göndermiştir. Onlar; âile ve çocukları ile birlikte “Doğu” ülkelerine, yani Oğuz Han'ın ülkesine, dedelerinin yanına gelmişlerdir. Diğer taraftan, et-Taberî’nin, onların hükümdarlarına "Hakan deniliyordu" demesi bizim dikkatimizi çekmektedir. Zira; bu Hakandan asıl maksad Oğuz Han olduğunu vurguladığı gibi ayrıca onların da, Oğuz yurduna sığınmış olduklarını göstermektedir. Hadisi şeriflerde de Kantura oğullarından bahsedilmiştir. "Ümmetimin idaresi en sonunda bu Kantura oğulları eline geçecektir". Ümmetin idaresi yani hilafet Osmanlılara geçmiştir. Demek ki Kantura oğullarından maksat Türklerdir. Türk tarihçisi Remzi’ye göre; Hz. Peygamber bu “Kantura Oğulları” ismiyle gerçekte “Kan turan oğulları” demek istemiştir. Zira “Kan” veya “Han” Türkçe de Hükümdar demek olduğu gibi, Turan Kelimesi de Türk Yurtlarına verilen genel bir isimdir. Bu takdirde Kantura Oğulları kelimesi, Peygamber dilinde Turan Ülkesi Hanının Oğulları anlamına kullanılmıştır. --------------------------------- bazı tarihçiler, Süleyman Şah’ın soyunun kırkıncı göbekten İshak Peygamber’in oğlu Ays’a ulaştığını kaydetmişlerdir. (Kısas-ı Enbiya, VI, s. 152). ------------- Sahih-i Müslim, XI, s. 359, İbn Kesir, K. an-Nihâye vel-Fiten vel-Melâhım, Tah. T.M. ez-Zeynî, I, s. 56. Ebû Hureyre’den rivâyet edildiğine göre Hz.Peygamber ; “-Siz hiçbir tarafı kara bir tarafı denizlerle çevrilmiş bir şehir duydunuz mu?” buyurmuşlardır. çevresindekiler de “-Evet Ey Allah’ın Rasûlü demişlerdir.Hz.Peygamber devamla: İshak oğullarından yetmiş bin kişi işte bu şehre gaza edip aldırmadıkça kıyamet kopmayacaktır. ------------- İstanbul’un fethi ile ilgili ve bizim konumuza esas olan en önemli hadislerden bir diğer de şüphesiz Ebu Hureyre tarafından nakledilmiştir.hadisi şerifte, İstanbul’un İshak Peygamberin soyundan gelen ve 70 bin kişiden oluşan bir ordu tarafından fethedileceği anlatılmaktadır. ------------- İshak Oğullarından maksat Oğuz Han ve onun soyundan gelenlerin ta kendisidir. Bilindiği gibi, Oğuz Han, Hz. İbrahim’in oğlu Hz. İshak’ın kızı ile evlenmiş ve onun Hz. İshak’ın kızının soyundan gelen çocuklarına Hz.Peygamber birçok hadislerinde “ İshak Oğulları “ adını vermiş ve onları bu isimle zikretmiştir. Nitekim A.C. Paşa, Süleyman Şah’ın kırkıncı göbekten soyunun İshak Peygamber’in oğlu Ays’a ulaştığını söylediği gibi, Müneccim Başı’na göre ise, Ertuğrul’un nesebi, Ays b İshak b. İbrahim’e ulaşmaktadır.Bunun gibi, Hz.Peygamberin; İstanbul’un surlarının sadece tekbir sesleri ile yıkılacağını haber vermesi de böyledir. Beni İshak’tan maksat yukarı dada ifade edildiği gibi, Oğuz Hanın zevcesi Hz. İshak’ın soyundan gelen Oğuz Neslidir
@numandeveli9392
@numandeveli9392 3 месяца назад
Zülkarneyn. Büyük iskenderdir.
@barsustakara726
@barsustakara726 2 месяца назад
Hızır aleyhisselam bence
@kivancguven867
@kivancguven867 Год назад
Bence kuran in yazimi anlami, harekeleri , harfleri , tekrar uzmanlar tarafindan degerlendirilmeli, ben Hakki Yilmaz hoca gibi dusunuyorum, aksi halde bir tomar sacmalik cikiyor ortaya,
@skylar4735
@skylar4735 Год назад
yahu Kuran zaten sacma sapan bir kitap.
@erhankaraman8254
@erhankaraman8254 Год назад
Çok önemli deyil ama ben ikna olmadım
@EmrByt
@EmrByt Год назад
Olma zaten çünkü yanlış anlatıyor.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
kellesini, Türk iskit kraliçesi Tomris in aldığı kiros nasıl zülkarneyn olabilir. akla bak. Oğuz Kağan Zülkarneyndir. bu konuda hakkında kısmımda kitap bölümleri var onları oradan okuyabilirsiniz. Oğuz Kağan hz.ibrahim aleyhisselam zamanında yaşadı Zülkarneyn peygamber değil. veli bir kul. Hz. ibrahim aleyhisselam Türk peygamberdir. zaten Kuran ı kerimde ibrahim aleyhisselam hakkında o ne bir nasara ne de bir yahudiydi der. yahudiler zaten hz.ibrahim aleyhisselamdan 100 sene sonra ortaya çıkmış bir semitik ırktır. gerçek araplar kahtani arapları denen yemen bölgesi kökenlidir. o yemen oralarda semitik yahudiler var. işte yahudiler ve araplar kuzendir. hz. ibrahim aleyhisselam hacer ile evlenince ismail doğdu, sonra onu mekkeye yerleştirdi. orada arapça öğrendi ve arap kızlarla evlendi onun soyu. böylece bunlara adnani arap ve mustaribe arap yani sonradan araplaşan arap dediler. hz.ibrahim, oğuz kağan ın kızı ile evlendi. (kantura). han turan yani turan hanı prensesi anlamında. onun soyundan kantura Türkleri geldi. oğuz kağan ise ibrahimin soyundan ishak ın kızı ile evlendi. ondan da Oğuz Türkleri oluştu. hadisi şerifte bunlar annesine nispetle ishakoğulları diye geçer. işte istanbulu fethedecek olan ishakoğulları dediği bu osmanlı Türkleridir yani Oğuzlardır.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Zü'l-Karneyn Oğuz Han mıdır? Osmanlı Tarihçilerinden biri olan Neşri “Zü'l-Karneyn belki de Oğuz Handır" demiştir. Yine Osmanlı devrinde yazılmış tarih kitaplarından bir diğeri olan Rüstem Paşanın; "Tevârih-i Âl-i Osman" adındaki eserinde şöyle denilmektedir; " Kur'an-ı Kerimde bahsedilen Zülkarneyn meğer bu Oğuz Han’dır. Türk âlimi ve müfessiri Vanî M. Efendi şöyle demiştir; "Türkler Kuranda bahsi geçen Zü'l-Karneyn'den maksat Oğuz Han olduğunu söylerler ki; bu hususta tereddüt edilecek bir şey yoktur. İbn İshak Zü’l-Karneyn’in yafesin Türk adındaki oğlunun soyundan gelindiğini” söylemiştir.Ayrıca, Hızır aleyhi’sselam; Zülkarneyn’in askerlerinin önünde yürüdü, onun öncü komutanı idi. Onun baş müşaviri, sanki hükümdarın veziri makamında bir kimse idi.” Demiştir. “Hızır’ın; Hz. İbrahim’in teyzesinin oğlu olduğu, Zü’l-Karneyn’in onu, kendisine baş danışman tayin ettiği ve önemli konularda onunla istişarelerde bulunduğu ve bu sayede birçok zaferler kazandığı bildirilmektedir.” Zü’l-Karneyn; gelmiş geçmiş en büyük Dünya Fatihlerinden biridir. Asıl Adı Oğuz Handır. Hazreti İbrahim zamanında yani Milattan önce 18. asırda yaşamıştır. Onun telkin ve irşadı ile, Haniflik dinini kabul etmiş ve onu Tûran Yurdu merkez olmak üzere Büyük Okyanustan Nil Nehri sahillerine kadar yayılan koca bir îmân hâkimiyeti hâline getirmiştir. Zü’l-Karneyn’i Cihan Oğuz Han’ın, milli kaynaklarımızda 116 sene yaşadığı kaydedilmektedir. O, bir asrı geçen bu uzun zaman şeridi içinde, Batı, Doğu”, “Kuzey”, “Güney” istikametinde birçok ilâhi büyük askeri seferlere çıkmış, kendi kurduğu bu devletin sınırlarını; batıda Akdeniz kıyıları ve Mısır , doğuda; Çin denizi, Büyük Okyanus , kuzeyde, Don Volga boyları ve geniş Sibirya ovaları , güneyde ise; Masar Kağanlığı Afganistan ve Hindistan ’ın içlerine kadar genişletmiş ve yeryüzünde ilk defa bir îmân hâkimiyeti ve bir büyük barış imparatorluğu kurmuştur. Bu bakımdan kendisine Zü’l-Karneyn unvanı verilmiş, Kur’ân-ı Kerim ve vahyinin muhatabı olmuş ve “Salih Kullar” zümresine katılmıştır Oğuz Kağan Destanında da aynen; “Oğuz Han’ın daha sonra Doğu cihetine çok büyük bir sefere çıktığı ve uzun yıllar devam eden bu sefer sırasında Kuzey ve Güney istikametinde yürüdüğü ve buralarda daha birçok kavim ve kabilelerle karşılaştığı hatta onun bu güney seferinde uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra Hindistan’a girdiği ve buraları ele geçirdiği, böylece koca bir cihan imparatorluğu kurduğu beyan edilmiş” ve bu Kur’ân âyetlerindeki murad-i ilâhi çok daha iyi anlaşılır bir hale gelmiştir Oğuz Han "Haniflik" ve Hazreti İbrahim: Gerçekte; Oğuz Han'ın, Hazreti İbrahim'le çağdaş olması değil dini, milli kaynaklarımız tarafından bile ifâde edilmektedir. Nitekim Neşri; Oğuz Han ve onun mücâdele hayatını dolduran olaylardan bahsederken aynen şöyle demektedir; "Bütün bu hâdiseler İbrahim Halilullah (s.a.s.) zamanında oldu. Zaten o; ona iman getirmişti. Mamafih, milli kaynaklarımızda Oğuz Han’la Hz. İbrahim arasındaki bu görüşmelerin Oğuz Han’ın Şam seferi sırasında gerçekleştiği ve daha sonra ikisinin birlikte hacca gittikleri bildirilmektedir. İ.S. Cem; "Hazreti İbrahim'in Mezopotamyada eski "Ur" şehrinde dünyaya geldiğini, oysa buraların çoktan Asyalı bir kavim olan Sümerler tarafından yurt tutulduğunu açıklamıştır. Nahle Kalfat da şöyle demiştir; Oğuz Han; adı geçen bu Hakan İbrahim Halil asrında yaşamıştı. Hazreti İbrahim'in Türk Hakanının Kızı ile Evlenmesi: Hz. İbrahim; Oğuz Hanın kızı Kan Tura hatunla evlendiği gibi, ayrıca Oğuz Han’da, onun Sara adındaki eşinden doğma Hz. İshak’ın kızı ile evlenmiş ve böyle dini dostlukları yanı sıra, sıhriyet bağları ile, onların bu dostlukları çok daha güçlü ve kuvvetli bir hale gelmiştir Diğer taraftan İbnü'l-İbri gerek Tevrat ve gerekse diğer Arapça kaynakların bu beyânlarına çok büyük bir açıklık getirmekte ve şöyle demektedir; "Hz. İbrahim Türk Hakanının kızı ile evlendi, onun adı Kan-turah idi. İbnü'l-İbri’nin bu rivayetleri Hz. İbrahim'in yeni eşi Katüra'ın Türk asıllı bir prenses olduğunu bildirmektedir. Ancak bundan çok daha önemlisi; burada adı geçen Türk Hakanından maksad Oğuz Han'ın ta kendisi olduğunda kimsenin en ufak bir şüphesi olmaması gerekmektedir. Zira; Hz. İbrahim zamanında Türk yurtlarında bir tek Hakan vardı. O da ünü, şan ve şöhreti bütün dünyayı doldurmuş olan Oğuz Han idi. bu evliliğin M.Ö. 1750’li yıllardan biraz önce olması gerekmektedir. Hz. İbrahim'in dini olan Hanifliğin bir çok ilkelerinin hem de şaşılacak bir tarzda Türkler arasında yaygın bir din olan "Gök Tanrı" dininde bulunması, Oğuz Türklerinin, puta tapmamaları, mabetlerinde put bulunmaması, bu tevhid inancının Oğuz Türkleri arasında maya tutması, işte hep bu Oğuz Han'la başlamıştır. Hz. İbrahim çok uzun ve bereketli bir ömür yaşamış ve bu Türk asıllı eşi Kantura Hâtûndan tam altı erkek evlâdı olmuştur. O, bunlardan üç oğlunu yine kendi din ve hidâyetini tebliğ etmek üzere "Doğu ciheti" ne yani Horasan ve Türkistan'a yani Büyük Tûran yurduna bir manada dedeleri Oğuz Han'ın yanına göndermiştir. Onlar; âile ve çocukları ile birlikte “Doğu” ülkelerine, yani Oğuz Han'ın ülkesine, dedelerinin yanına gelmişlerdir. Diğer taraftan, et-Taberî’nin, onların hükümdarlarına "Hakan deniliyordu" demesi bizim dikkatimizi çekmektedir. Zira; bu Hakandan asıl maksad Oğuz Han olduğunu vurguladığı gibi ayrıca onların da, Oğuz yurduna sığınmış olduklarını göstermektedir. Hadisi şeriflerde de Kantura oğullarından bahsedilmiştir. "Ümmetimin idaresi en sonunda bu Kantura oğulları eline geçecektir". Ümmetin idaresi yani hilafet Osmanlılara geçmiştir. Demek ki Kantura oğullarından maksat Türklerdir. Türk tarihçisi Remzi’ye göre; Hz. Peygamber bu “Kantura Oğulları” ismiyle gerçekte “Kan turan oğulları” demek istemiştir. Zira “Kan” veya “Han” Türkçe de Hükümdar demek olduğu gibi, Turan Kelimesi de Türk Yurtlarına verilen genel bir isimdir. Bu takdirde Kantura Oğulları kelimesi, Peygamber dilinde Turan Ülkesi Hanının Oğulları anlamına kullanılmıştır. --------------------------------- bazı tarihçiler, Süleyman Şah’ın soyunun kırkıncı göbekten İshak Peygamber’in oğlu Ays’a ulaştığını kaydetmişlerdir. (Kısas-ı Enbiya, VI, s. 152). ------------- Sahih-i Müslim, XI, s. 359, İbn Kesir, K. an-Nihâye vel-Fiten vel-Melâhım, Tah. T.M. ez-Zeynî, I, s. 56. Ebû Hureyre’den rivâyet edildiğine göre Hz.Peygamber ; “-Siz hiçbir tarafı kara bir tarafı denizlerle çevrilmiş bir şehir duydunuz mu?” buyurmuşlardır. çevresindekiler de “-Evet Ey Allah’ın Rasûlü demişlerdir.Hz.Peygamber devamla: İshak oğullarından yetmiş bin kişi işte bu şehre gaza edip aldırmadıkça kıyamet kopmayacaktır. ------------- İstanbul’un fethi ile ilgili ve bizim konumuza esas olan en önemli hadislerden bir diğer de şüphesiz Ebu Hureyre tarafından nakledilmiştir.hadisi şerifte, İstanbul’un İshak Peygamberin soyundan gelen ve 70 bin kişiden oluşan bir ordu tarafından fethedileceği anlatılmaktadır. ------------- İshak Oğullarından maksat Oğuz Han ve onun soyundan gelenlerin ta kendisidir. Bilindiği gibi, Oğuz Han, Hz. İbrahim’in oğlu Hz. İshak’ın kızı ile evlenmiş ve onun Hz. İshak’ın kızının soyundan gelen çocuklarına Hz.Peygamber birçok hadislerinde “ İshak Oğulları “ adını vermiş ve onları bu isimle zikretmiştir. Nitekim A.C. Paşa, Süleyman Şah’ın kırkıncı göbekten soyunun İshak Peygamber’in oğlu Ays’a ulaştığını söylediği gibi, Müneccim Başı’na göre ise, Ertuğrul’un nesebi, Ays b İshak b. İbrahim’e ulaşmaktadır.Bunun gibi, Hz.Peygamberin; İstanbul’un surlarının sadece tekbir sesleri ile yıkılacağını haber vermesi de böyledir. Beni İshak’tan maksat yukarı dada ifade edildiği gibi, Oğuz Hanın zevcesi Hz. İshak’ın soyundan gelen Oğuz Neslidir
@Demirkurt137
@Demirkurt137 3 месяца назад
Adamlar hic deniz gormemis denizde gunesi batarken gormusmus sacmalik
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Zülkarneyn peygamber değil. veli bir kul. Hz. ibrahim aleyhisselam Türk peygamberdir. zaten Kuran ı kerimde ibrahim aleyhisselam hakkında o ne bir nasara ne de bir yahudiydi der. yahudiler zaten hz.ibrahim aleyhisselamdan 100 sene sonra ortaya çıkmış bir semitik ırktır. gerçek araplar kahtani arapları denen yemen bölgesi kökenlidir. o yemen oralarda semitik yahudiler var. işte yahudiler ve araplar kuzendir. hz. ibrahim aleyhisselam hacer ile evlenince ismail doğdu, sonra onu mekkeye yerleştirdi. orada arapça öğrendi ve arap kızlarla evlendi onun soyu. böylece bunlara adnani arap ve mustaribe arap yani sonradan araplaşan arap dediler. hz.ibrahim, oğuz kağan ın kızı ile evlendi. (kantura). han turan yani turan hanı prensesi anlamında. onun soyundan kantura Türkleri geldi. oğuz kağan ise ibrahimin soyundan ishak ın kızı ile evlendi. ondan da Oğuz Türkleri oluştu. hadisi şerifte bunlar annesine nispetle ishakoğulları diye geçer. işte istanbulu fethedecek olan ishakoğulları dediği bu osmanlı Türkleridir yani Oğuzlardır.
@onuraltunkas6117
@onuraltunkas6117 5 месяцев назад
Kuranı kerim de Türklükle ilgili bir yazı yoktur zannedersem.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 5 месяцев назад
@@onuraltunkas6117 arap veya yahudi olmadığını söylüyor. sümerin ur şehrinde doğdu. sümerceye en yakın dil Türkçedir. tarih bilgisiyle çıkarımsarsın.
@muhammetaltuntas5641
@muhammetaltuntas5641 Месяц назад
Ne sallamışşın bro
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz Месяц назад
@@muhammetaltuntas5641 hepsi kaynaklı. Kitapları hakkında kısmımdan bak
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz Месяц назад
@@muhammetaltuntas5641 hakkında kısmımdan kitapları okuyabilirsin
@zubeydehnm
@zubeydehnm 6 месяцев назад
Hocada anlamamış ki anlatsın
@ferhanemretopcuoglu2488
@ferhanemretopcuoglu2488 7 месяцев назад
15 dk lık boş bir sohbet.
@nalidud3659
@nalidud3659 12 дней назад
Zülkarneyn bal gibide isim olarak İskender
@sebastiansebooshsebastian7613
@sebastiansebooshsebastian7613 4 месяца назад
Zulkyarneyn baal potunu kahraman yaptınız be 😂
@Cuneyt-.s
@Cuneyt-.s 4 месяца назад
Oğuz kaan zulkarney dir
@herteldenmucizeler2738
@herteldenmucizeler2738 Год назад
Yok Maya kralıydı Zülkarneyn. Sizin anlatacağınız bu kadar olur. Bilimsel esaslar değil, kişisel fikir ve hislerle hikaye okuyorsunuz...
@EmrByt
@EmrByt Год назад
Çok doğru demişsin. Zülkarneyn a.s hakkında yorum yapacaksan hangi dönemde yaşadığına bakacaksın. Hz. İbrahim döneminde yaşamış biriyle kriyos ne alaka. Bir diğeri kriyos bütün dünyaya hakim olmamıştır ancak zülkarneyn as bütün dünyaya hakim olduğu söylenir. Kendi kafalrından salladıklarını millete anlatıyorlar.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
@@EmrByt kellesini, Türk iskit kraliçesi Tomris in aldığı kiros nasıl zülkarneyn olabilir. akla bak. Oğuz Kağan Zülkarneyndir. bu konuda hakkında kısmımda kitap bölümleri var onları oradan okuyabilirsiniz. Oğuz Kağan hz.ibrahim aleyhisselam zamanında yaşadı Zülkarneyn peygamber değil. veli bir kul. Hz. ibrahim aleyhisselam Türk peygamberdir. zaten Kuran ı kerimde ibrahim aleyhisselam hakkında o ne bir nasara ne de bir yahudiydi der. yahudiler zaten hz.ibrahim aleyhisselamdan 100 sene sonra ortaya çıkmış bir semitik ırktır. gerçek araplar kahtani arapları denen yemen bölgesi kökenlidir. o yemen oralarda semitik yahudiler var. işte yahudiler ve araplar kuzendir. hz. ibrahim aleyhisselam hacer ile evlenince ismail doğdu, sonra onu mekkeye yerleştirdi. orada arapça öğrendi ve arap kızlarla evlendi onun soyu. böylece bunlara adnani arap ve mustaribe arap yani sonradan araplaşan arap dediler. hz.ibrahim, oğuz kağan ın kızı ile evlendi. (kantura). han turan yani turan hanı prensesi anlamında. onun soyundan kantura Türkleri geldi. oğuz kağan ise ibrahimin soyundan ishak ın kızı ile evlendi. ondan da Oğuz Türkleri oluştu. hadisi şerifte bunlar annesine nispetle ishakoğulları diye geçer. işte istanbulu fethedecek olan ishakoğulları dediği bu osmanlı Türkleridir yani Oğuzlardır.
@brunograss3755
@brunograss3755 2 дня назад
Yanlissin hocam BÌLGE KAĞAN...
@ozkandurular1097
@ozkandurular1097 Год назад
Normal bence çıktıpı kanal zaten vukuatın daniskası.
@Vefai-Kurdi
@Vefai-Kurdi Год назад
7:28 MED diyecekti agzindan kaciracakti son anda yuttu.. allah soyletiyor iste...
@user-fc8oy5lx7e
@user-fc8oy5lx7e Год назад
😂😂😂😂 ne anlatıyon amk zülkarneyn a.s türklerin atası oğuz kağandır medlerle zülkarneynin zamanı bile tutmuyor 😂😂😂
@sudiyeagdere9837
@sudiyeagdere9837 Год назад
Bizim kitabımız ve peygamberimiz HZ MUHAMMED (sav) efendimiz in hâdis i Şerifleri ne bakılıp bi anlatan in sözü ne itibar edilir Tevrat kitabinin Günümüz de dini hükmü yoktur Bu adam hep tevrat diyor onun için inlemem bi müslüman da dinlemesin Dinlemedim başlığa yorum yaptım
@Super1BLACKHEART
@Super1BLACKHEART Год назад
Dinlemeden yorum yaptı isen âla süresini özellikle son ayetlerini düşüne düşüne oku umarım farklı bir bakış açısı olsun.
@skylar4735
@skylar4735 Год назад
Kuran tevrattan araklama,senin peygamberlerinin alayi yahudi..siz inanin bu din denilen insan icadi masallara.
@xosunvay1348
@xosunvay1348 3 дня назад
Zulkarneyn farsdir , Kir 2 dahi
@xosunvay1348
@xosunvay1348 3 дня назад
hemde yahudilerin xilaskari
@abdilgogebakan9615
@abdilgogebakan9615 Год назад
İtikadı bozuk adama inanmayınYüzde100. Oğuz Kağan dır
@EmrByt
@EmrByt Год назад
Yüzde yüz oğuz kağan değildir. Çünkü çok daha eskidir ta Hz İbrahim dönemine dayanır hatta Hz İbrahimin duasını almıştır kendisi. Tahminde bulunacaksanız çok daha eski dönemdeki insanlara gidin.
@sedasueda278
@sedasueda278 10 месяцев назад
​@@EmrBytoguz kaan hz ibrahim ile tahminen ayni dönemde yasamiştır. Oguz kaani bilge kaan ile kariştiran var . Oguz kaan hz nuhun oglu yafesin 11 neslindrn hz ibrahimde samin 11. Neslinden . Oguz kaanin tamgasi ciftboynuz .
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Oğuz Kağan Zülkarneyndir. bu konuda hakkında kısmımda kitap bölümleri var onları oradan okuyabilirsiniz. Oğuz Kağan hz.ibrahim aleyhisselam zamanında yaşadı.
@user-ns7ij2uc2k
@user-ns7ij2uc2k 2 месяца назад
Lan iranlidan zulkarneynmi olur 😂😂😂
@sebastiansebooshsebastian7613
@sebastiansebooshsebastian7613 4 месяца назад
😂babak babak yalana bak 😂😂
@ozkandurular1097
@ozkandurular1097 Год назад
Abla çok konuşuyorsun bırak misafir konuşsun.
@EmrByt
@EmrByt Год назад
Hele o misafir hiç konuşmasın çünkü sallıyor ablayı dinlemek daha iyi.
@ArazQizilbash
@ArazQizilbash Год назад
Ahmaklık
@ArazQizilbash
@ArazQizilbash Год назад
@GERÇEK MEALLERİ KANALIMIZDAN ÖĞRENİN bir mekanda tayfanı topla ben gelir size doğruları anlatırım.
@ArazQizilbash
@ArazQizilbash Год назад
@@SezerKestek hırsız koklayıcı makarnacıgiller hariç.
@ArazQizilbash
@ArazQizilbash Год назад
@@SezerKestek sizin inancınızın temelini teşkil eder
@erkal-pq8to
@erkal-pq8to 4 месяца назад
saçmalamış
@uzi3428
@uzi3428 10 месяцев назад
Gılgamıştır.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Oğuz Kağan Zülkarneyndir. bu konuda hakkında kısmımda kitap bölümleri var onları oradan okuyabilirsiniz.
@uzi3428
@uzi3428 9 месяцев назад
@@zulkarneynOguz Orhun yazıtlarında çiktiğı seferler Oğuz kağan olabileceğini söylüyor.Gılgamışın ölümsüzlügü araması olağan üstü gösterilmeside bana Zülkarneyn olabilecegini düşündürüyor.Naram sin in 7 kralla savaşması 2 boynuzlu simgelenmesi.Naram sin de olabilir.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
@@uzi3428 onlar çok yeni Oğuz Kağan hz. ibrahim aleyhisselam zamanında yaşadı.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
@@uzi3428 Zülkarneyn peygamber değil. veli bir kul. Hz. ibrahim aleyhisselam Türk peygamberdir. zaten Kuran ı kerimde ibrahim aleyhisselam hakkında o ne bir nasara ne de bir yahudiydi der. yahudiler zaten hz.ibrahim aleyhisselamdan 100 sene sonra ortaya çıkmış bir semitik ırktır. gerçek araplar kahtani arapları denen yemen bölgesi kökenlidir. o yemen oralarda semitik yahudiler var. işte yahudiler ve araplar kuzendir. hz. ibrahim aleyhisselam hacer ile evlenince ismail doğdu, sonra onu mekkeye yerleştirdi. orada arapça öğrendi ve arap kızlarla evlendi onun soyu. böylece bunlara adnani arap ve mustaribe arap yani sonradan araplaşan arap dediler. hz.ibrahim, oğuz kağan ın kızı ile evlendi. (kantura). han turan yani turan hanı prensesi anlamında. onun soyundan kantura Türkleri geldi. oğuz kağan ise ibrahimin soyundan ishak ın kızı ile evlendi. ondan da Oğuz Türkleri oluştu. hadisi şerifte bunlar annesine nispetle ishakoğulları diye geçer. işte istanbulu fethedecek olan ishakoğulları dediği bu osmanlı Türkleridir yani Oğuzlardır.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
bu arada o gılgamış destanının adı wikide bakarsanız görürsünüz, akadça söylenişiyle yani yanlış söylenişiyle gılgamıştır. sümerce söylenişiyle bilgemiş tir. doğrusu bilgemiş. zaten bilge bir kişiden bahseder hikayede. sümerler Türktür. zaten hz.ibrahim aleyhisselam, ur şehrinde doğan sümerli bir Türktür.
@ismailacar1980
@ismailacar1980 Год назад
Yok kardeşim Kur'an falan.
@ozkandurular1097
@ozkandurular1097 Год назад
İyi o zaman cehennem de görüşürüz. ::)) var mı yok mu. Orada sana çok güzel öğretirler. Böyle üst perdeden konuşmayı.
@p66z.l
@p66z.l 11 месяцев назад
Zulkarnayn arab tii yemeni 🇾🇪
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
Zü'l-Karneyn Oğuz Han mıdır? Osmanlı Tarihçilerinden biri olan Neşri “Zü'l-Karneyn belki de Oğuz Handır" demiştir. Yine Osmanlı devrinde yazılmış tarih kitaplarından bir diğeri olan Rüstem Paşanın; "Tevârih-i Âl-i Osman" adındaki eserinde şöyle denilmektedir; " Kur'an-ı Kerimde bahsedilen Zülkarneyn meğer bu Oğuz Han’dır. Türk âlimi ve müfessiri Vanî M. Efendi şöyle demiştir; "Türkler Kuranda bahsi geçen Zü'l-Karneyn'den maksat Oğuz Han olduğunu söylerler ki; bu hususta tereddüt edilecek bir şey yoktur. İbn İshak Zü’l-Karneyn’in yafesin Türk adındaki oğlunun soyundan gelindiğini” söylemiştir.Ayrıca, Hızır aleyhi’sselam; Zülkarneyn’in askerlerinin önünde yürüdü, onun öncü komutanı idi. Onun baş müşaviri, sanki hükümdarın veziri makamında bir kimse idi.” Demiştir. “Hızır’ın; Hz. İbrahim’in teyzesinin oğlu olduğu, Zü’l-Karneyn’in onu, kendisine baş danışman tayin ettiği ve önemli konularda onunla istişarelerde bulunduğu ve bu sayede birçok zaferler kazandığı bildirilmektedir.” Zü’l-Karneyn; gelmiş geçmiş en büyük Dünya Fatihlerinden biridir. Asıl Adı Oğuz Handır. Hazreti İbrahim zamanında yani Milattan önce 18. asırda yaşamıştır. Onun telkin ve irşadı ile, Haniflik dinini kabul etmiş ve onu Tûran Yurdu merkez olmak üzere Büyük Okyanustan Nil Nehri sahillerine kadar yayılan koca bir îmân hâkimiyeti hâline getirmiştir. Zü’l-Karneyn’i Cihan Oğuz Han’ın, milli kaynaklarımızda 116 sene yaşadığı kaydedilmektedir. O, bir asrı geçen bu uzun zaman şeridi içinde, Batı, Doğu”, “Kuzey”, “Güney” istikametinde birçok ilâhi büyük askeri seferlere çıkmış, kendi kurduğu bu devletin sınırlarını; batıda Akdeniz kıyıları ve Mısır , doğuda; Çin denizi, Büyük Okyanus , kuzeyde, Don Volga boyları ve geniş Sibirya ovaları , güneyde ise; Masar Kağanlığı Afganistan ve Hindistan ’ın içlerine kadar genişletmiş ve yeryüzünde ilk defa bir îmân hâkimiyeti ve bir büyük barış imparatorluğu kurmuştur. Bu bakımdan kendisine Zü’l-Karneyn unvanı verilmiş, Kur’ân-ı Kerim ve vahyinin muhatabı olmuş ve “Salih Kullar” zümresine katılmıştır Oğuz Kağan Destanında da aynen; “Oğuz Han’ın daha sonra Doğu cihetine çok büyük bir sefere çıktığı ve uzun yıllar devam eden bu sefer sırasında Kuzey ve Güney istikametinde yürüdüğü ve buralarda daha birçok kavim ve kabilelerle karşılaştığı hatta onun bu güney seferinde uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra Hindistan’a girdiği ve buraları ele geçirdiği, böylece koca bir cihan imparatorluğu kurduğu beyan edilmiş” ve bu Kur’ân âyetlerindeki murad-i ilâhi çok daha iyi anlaşılır bir hale gelmiştir Oğuz Han "Haniflik" ve Hazreti İbrahim: Gerçekte; Oğuz Han'ın, Hazreti İbrahim'le çağdaş olması değil dini, milli kaynaklarımız tarafından bile ifâde edilmektedir. Nitekim Neşri; Oğuz Han ve onun mücâdele hayatını dolduran olaylardan bahsederken aynen şöyle demektedir; "Bütün bu hâdiseler İbrahim Halilullah (s.a.s.) zamanında oldu. Zaten o; ona iman getirmişti. Mamafih, milli kaynaklarımızda Oğuz Han’la Hz. İbrahim arasındaki bu görüşmelerin Oğuz Han’ın Şam seferi sırasında gerçekleştiği ve daha sonra ikisinin birlikte hacca gittikleri bildirilmektedir. İ.S. Cem; "Hazreti İbrahim'in Mezopotamyada eski "Ur" şehrinde dünyaya geldiğini, oysa buraların çoktan Asyalı bir kavim olan Sümerler tarafından yurt tutulduğunu açıklamıştır. Nahle Kalfat da şöyle demiştir; Oğuz Han; adı geçen bu Hakan İbrahim Halil asrında yaşamıştı. Hazreti İbrahim'in Türk Hakanının Kızı ile Evlenmesi: Hz. İbrahim; Oğuz Hanın kızı Kan Tura hatunla evlendiği gibi, ayrıca Oğuz Han’da, onun Sara adındaki eşinden doğma Hz. İshak’ın kızı ile evlenmiş ve böyle dini dostlukları yanı sıra, sıhriyet bağları ile, onların bu dostlukları çok daha güçlü ve kuvvetli bir hale gelmiştir Diğer taraftan İbnü'l-İbri gerek Tevrat ve gerekse diğer Arapça kaynakların bu beyânlarına çok büyük bir açıklık getirmekte ve şöyle demektedir; "Hz. İbrahim Türk Hakanının kızı ile evlendi, onun adı Kan-turah idi. İbnü'l-İbri’nin bu rivayetleri Hz. İbrahim'in yeni eşi Katüra'ın Türk asıllı bir prenses olduğunu bildirmektedir. Ancak bundan çok daha önemlisi; burada adı geçen Türk Hakanından maksad Oğuz Han'ın ta kendisi olduğunda kimsenin en ufak bir şüphesi olmaması gerekmektedir. Zira; Hz. İbrahim zamanında Türk yurtlarında bir tek Hakan vardı. O da ünü, şan ve şöhreti bütün dünyayı doldurmuş olan Oğuz Han idi. bu evliliğin M.Ö. 1750’li yıllardan biraz önce olması gerekmektedir. Hz. İbrahim'in dini olan Hanifliğin bir çok ilkelerinin hem de şaşılacak bir tarzda Türkler arasında yaygın bir din olan "Gök Tanrı" dininde bulunması, Oğuz Türklerinin, puta tapmamaları, mabetlerinde put bulunmaması, bu tevhid inancının Oğuz Türkleri arasında maya tutması, işte hep bu Oğuz Han'la başlamıştır. Hz. İbrahim çok uzun ve bereketli bir ömür yaşamış ve bu Türk asıllı eşi Kantura Hâtûndan tam altı erkek evlâdı olmuştur. O, bunlardan üç oğlunu yine kendi din ve hidâyetini tebliğ etmek üzere "Doğu ciheti" ne yani Horasan ve Türkistan'a yani Büyük Tûran yurduna bir manada dedeleri Oğuz Han'ın yanına göndermiştir. Onlar; âile ve çocukları ile birlikte “Doğu” ülkelerine, yani Oğuz Han'ın ülkesine, dedelerinin yanına gelmişlerdir. Diğer taraftan, et-Taberî’nin, onların hükümdarlarına "Hakan deniliyordu" demesi bizim dikkatimizi çekmektedir. Zira; bu Hakandan asıl maksad Oğuz Han olduğunu vurguladığı gibi ayrıca onların da, Oğuz yurduna sığınmış olduklarını göstermektedir. Hadisi şeriflerde de Kantura oğullarından bahsedilmiştir. "Ümmetimin idaresi en sonunda bu Kantura oğulları eline geçecektir". Ümmetin idaresi yani hilafet Osmanlılara geçmiştir. Demek ki Kantura oğullarından maksat Türklerdir. Türk tarihçisi Remzi’ye göre; Hz. Peygamber bu “Kantura Oğulları” ismiyle gerçekte “Kan turan oğulları” demek istemiştir. Zira “Kan” veya “Han” Türkçe de Hükümdar demek olduğu gibi, Turan Kelimesi de Türk Yurtlarına verilen genel bir isimdir. Bu takdirde Kantura Oğulları kelimesi, Peygamber dilinde Turan Ülkesi Hanının Oğulları anlamına kullanılmıştır. --------------------------------- bazı tarihçiler, Süleyman Şah’ın soyunun kırkıncı göbekten İshak Peygamber’in oğlu Ays’a ulaştığını kaydetmişlerdir. (Kısas-ı Enbiya, VI, s. 152). ------------- Sahih-i Müslim, XI, s. 359, İbn Kesir, K. an-Nihâye vel-Fiten vel-Melâhım, Tah. T.M. ez-Zeynî, I, s. 56. Ebû Hureyre’den rivâyet edildiğine göre Hz.Peygamber ; “-Siz hiçbir tarafı kara bir tarafı denizlerle çevrilmiş bir şehir duydunuz mu?” buyurmuşlardır. çevresindekiler de “-Evet Ey Allah’ın Rasûlü demişlerdir.Hz.Peygamber devamla: İshak oğullarından yetmiş bin kişi işte bu şehre gaza edip aldırmadıkça kıyamet kopmayacaktır. ------------- İstanbul’un fethi ile ilgili ve bizim konumuza esas olan en önemli hadislerden bir diğer de şüphesiz Ebu Hureyre tarafından nakledilmiştir.hadisi şerifte, İstanbul’un İshak Peygamberin soyundan gelen ve 70 bin kişiden oluşan bir ordu tarafından fethedileceği anlatılmaktadır. ------------- İshak Oğullarından maksat Oğuz Han ve onun soyundan gelenlerin ta kendisidir. Bilindiği gibi, Oğuz Han, Hz. İbrahim’in oğlu Hz. İshak’ın kızı ile evlenmiş ve onun Hz. İshak’ın kızının soyundan gelen çocuklarına Hz.Peygamber birçok hadislerinde “ İshak Oğulları “ adını vermiş ve onları bu isimle zikretmiştir. Nitekim A.C. Paşa, Süleyman Şah’ın kırkıncı göbekten soyunun İshak Peygamber’in oğlu Ays’a ulaştığını söylediği gibi, Müneccim Başı’na göre ise, Ertuğrul’un nesebi, Ays b İshak b. İbrahim’e ulaşmaktadır.Bunun gibi, Hz.Peygamberin; İstanbul’un surlarının sadece tekbir sesleri ile yıkılacağını haber vermesi de böyledir. Beni İshak’tan maksat yukarı dada ifade edildiği gibi, Oğuz Hanın zevcesi Hz. İshak’ın soyundan gelen Oğuz Neslidir
@HasanColak-sb1nc
@HasanColak-sb1nc 10 месяцев назад
Zulkarneyn türktür
@sedasueda278
@sedasueda278 10 месяцев назад
Önemi yok aslinda hangi irk. Herkes sahiplenmeye calişiyor . Fakat bende oguz kaan oldugunu düsünuyorum.
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
@@sedasueda278 evet bu konuda hakkında kısmımda kitap bölümleri var onları oradan okuyabilirsiniz.
@albgc7426
@albgc7426 6 месяцев назад
Saçma sapan konuşmayın birtane cahilin ortaya attığı teoriye hemen inanmayın, oguzkaan m.ö 200 yıllarında yaşamış HZ. ZULKARNEYN m.ö 2000 - 3000 yıllarda yaşamiş dönem olarak bile kaynak olarak bile birbirlerine çok çok uzaklar
@ucanpanda1032
@ucanpanda1032 5 месяцев назад
Yok birader bende öyle düşünüp yoğun araştırma yaptım ama kesin öyle diyemedim belkide Makedon kralı Büyük İskender olabilir
@NoName-nu8wt
@NoName-nu8wt 5 месяцев назад
Zülkarney yüksek ihtimal pers kralı Koreşdir
@cuneytcan1904
@cuneytcan1904 Год назад
Benim amcaoğlu..
@mustafabarutcu4435
@mustafabarutcu4435 Год назад
Selam olsun amca oğluna
@mustafabarutcu4435
@mustafabarutcu4435 Год назад
@GERÇEK MEALLERİ KANALIMIZDAN ÖĞRENİN Demek ki 1400 senedir bulunamayan gerçeği ve doğruyu Siz buldunuz!. Tebrik ederim sizi!!!...
@mustafabarutcu4435
@mustafabarutcu4435 Год назад
@@Cls818 Zülkarneyn kim olduğunu bilmem ama. bu saçma sapan uydurma hikayelere inanıp bir de ona bir takım isimler uyduranlar bence büyük kırodur...
@zulkarneynOguz
@zulkarneynOguz 9 месяцев назад
@@Cls818 kellesini, Türk iskit kraliçesi Tomris in aldığı kiros nasıl zülkarneyn olabilir. akla bak. Oğuz Kağan Zülkarneyndir. bu konuda hakkında kısmımda kitap bölümleri var onları oradan okuyabilirsiniz. Oğuz Kağan hz.ibrahim aleyhisselam zamanında yaşadı.
@oziibaba
@oziibaba 5 месяцев назад
@@zulkarneynOguzusta sen kafayı sıyırmışsın bo konuyla psikolojin bozulur bak herkesin yorumuna yanıt vermişsin
Далее
"Kur'an-ı Kerim'in En Zor Pasajı Burasıdır”
16:29
Frank Now VS Then Edit 🥵| #brawlstars #shorts
00:18
Просмотров 767 тыс.
Kur'an-ı Kerim'de Dna Şifreleri
11:39
Просмотров 44 тыс.
Kudüs’ün Tarihi Gerçekleri | Bölümün Tamamı
49:53
Zülkarneyn  Aleyhisselâm | İbrahimSoydan Erden
42:02
S-Pen в Samsung достоин Золота #Shorts
0:38