Tolga Hoca m; keşke şimdiki 17 18 yaşında bireyler, kendilerinin kartal mi ya da kedigillerden mi falan olduğunu bilebilse.. coğrafya öğretmeniyim. 13 yıldır yapıyorum işimi. O kadar değişken bir nesil geliyor ki, çoğu dışa dönük. İçe dönük olup kendini taniyabilecek insan çok az. Hani kendi yönlerini o yaşlardan itibaren çizme şansları malesef yok. Muhakkak yüzde 10 20 istisna payı var. Ama genellenecek kadar büyük bir çoğunluk, anını bile değerlendiremiyor. Geleceğini nasıl değerlendirecek:)
Merak etmeyin. Herkesin içine dönmesi gerekmez. Hayat gereken yerde, düşünmeyi ve değişmeyi getirir önümüze. Tanıdığımız herkes aynamızdır, umarım bazı dışa dönük öğrencilerinizde o aynada tanırlar kendilerini :)
Merhabalar yaptığınız konuşmalar gerçekten hoş ve gerçekliği anlatıyor . Bunun üzerine görünen sisteme göre bazı şeylerden vazgeçmek her insana göre değişim sağlıyor . Sistemi suçlamaktan ziyade suçlamadan ayak uydurmak ise hep zor olacaktır . Burda her şeyden çok insanların yetişme tarzının önemli olduğunu düşünüyorum . Aile sisteminin öncelikler çoçuklarına birey olmalarını öğretmeleri gerekir . Umarım dediğiniz gibi insanlar özgürce ve mutlu oldukları düzeyde işlerini yapabilirler . Saygılar .
Dileklerinize katılıyorum. Başımıza ne gelirse gelsin, nasıl. büyütülmüş olursak olalım, önce biz bize iyi gelmeliyiz. Öncelik hayatta kalmak değil yaşamak olunca, her sistemin üstünde oluruz...
Tolga bey bambaşka noktalara değinirken Müge Hanım hala olaylara kendi çerçevesinden bakarak örnekler veriyor neredeyse her programda aynı bu demek ki insanın bakış açısı değişmek istemediğinde değişemiyor
Soruyorum sizce uzun bir süre tek ders çalışmak mı daha doğru mesela günde 1 ders falan yoksa farklı farklı derslere çalışmak mı ? Hangisi daha verimli olur ?
Sayısal ve sözel dersleri ayırarak çalışabilirsin. Beynin farklı yerlerini harekete geçir. Ardarda sözel ya da sayısal verimi azaltabilir. Ama deneyerek bulunacak bir şey muhakkakki