Kürşat bey teşeklürler. Kaç yıl önceydi hatırlamıyorum ama tv'de teketek programında sizi ilk kez dinlemiştim sonrasında youtube da çoğunlukla takip ediyorum. Gılgamış okumaları harika gidiyor, bir sonrakini merakla bekliyorum. Gençlere gündeme takılıp hayatı ve meraklarınızı ertelemeyin tavsiyenizi çok çok önemsiyorum. Her seminerde bunu tekrarlamaya devam. Çok saygılar...
Babaannem biz çocukken bize öyküler anlatırdı, hikayeler. Tırnak içinde sizin bahsettiğiniz seyri süluk hikayeler. Lokaman hekim hakkında anlattığı hikayeyi şimdi düşünüyorumda sonu gılgamış ile baya benzerdi. Hikayenin sonunda kısaca Lokaman hekim ölümsüzlüğün sırrının yazılı olduğu kağıdı bulmuş/almış bir köprünün üstünden geçerken sert bir rüzgar belinde ki kuşağa koyduğu kağıdı suya uçurmuş. Lokaman Hekim kağıdı almak için ırmağa atlasa da balık ondan önce davranarak kağıdı alıp gözden kaybolmuş.
Yaşlı kadın, o zamanlar 70 80 yaşında olan köyünden doğru düzgün çıkmamış, gençliğinde bırak televizyonu elektriğin bile olmadığı köydeki kadın gılgamışı, utna piştimi nereden bilsin. Binlerce yıldır kulaktan kulağa, anlatıldıca zamanı ve mekanı değişen hikayeler. İslam kimliğine bürünerek anadolunun köylerinde anlatılıp durulmuş.
Hocam merhaba bir sorum var. Programlarınızda türkiyede ki hemen hemen bütün antik yerleşim yerlerinden bahsediyorsunuz. Alacahöyük, çatal höyük gibi. Ama Karadenizde özellikle Doğu Karadeniz ve Doğu Trakya dan hiç bahsetmediniz. Özellikle Doğu Karadeniz Giresun ve Artvin arasında, sahil bölgesinde tespit edilmiş ama kazılmasına başlamamış bir höyük veye antikşehir var mı?
