Zamanda yolculuktan sonraki en iyi ikinci şey geçmişe, geçmiş kendimize mesaj göndermek olurdu herhalde. Ve kuantum fiziği yine bu konuda yardımımıza koşuyor gibi.
İlk yüklemeyi kaldırdım, araya Epstein karışmış:) buradan da ilginç bir haber çıktı. Jeffrey Epstein MIT’ye bağış yapmış zamanında. Sonrasında 1.47’de bahsettiğim Seth Lloyd da araştırmalarında bu bağışı kullandığı için ve Epstein’le görüştüğü için Epstein davasında sanık olmuş. Neyse bu da yan bilgi olsun :)
Yazdığım yorumun bir benzerini görmek sevindirici. Steins Gate deki çok daha ilkel bir düşünce olmasına rağmen, hemen hemen aynı şeyi anlatıyorlar. Sanatı ve bilimi birnirine bağlayan şu muhteşem güç işte...
Daha önce düşündüğüm tüm düşüncelerin gün yaklaştıkça olma ihtimalinin artması beni sevindiriyor. Lakin bu alanda hiçbir katkım olamadığı için de üzülüyorum.
Bu konuya ilgisi olanlar; signal and systems, electromagnetic theory derslerine bakabilir elektromanyetik dalga teorisi, elektromanyetik alan teorisi bu işin altyapısıdır. Signal derslerini MIT’den izleyebilirisiniz. Bu sayede işin arkaplanı kafanızda daha net oturur
@@herrVogel aynı şekilde bir tanışıklık durumunun yaşanmasında da, "parçacıkların quantum konumunu" değiştirerek o olayı tersine çevirmek; yani tanışmamış olmak mümkün o halde. Dediğin gibi belli ki kullanılan metafor konuyu anlamak için çok sağlıklı değil eğer durum böyleyse.
Benim kuantum ile merak ettiğim çok şey var, ilgimi çok çekiyor. Fakat tam olarak nereden başlayacağımı bilmiyorum. Keşke videoları yüklerken belli bir sıralama yapsanız. Mesela burada birçok bilgi verildi ama anlamak için ön bilgiye ihtiyaç var.
Bahsi geçen olay başarılamamış olmalı ki gelecekteki benden en azından SMS bile alamıyorum.. Ve üst üste hata yapmaya devam ediyorum.. Ya da bu olay başarıldığı yıllarda ölü olmuş olduğum için kendime mesaj atamıyorum.. Ya da bu teknoloji yasaklanmış ve sadece devlet tekelinde kalmış olabilir..
zamanla oynamak yeni bir save dosyası almak gibi olurdu yani biz geçmişi değiştirdiğimizde o olasılıkların mümkün olduğu bir paralel evrene geçişl yapmış olurduk orjinal tarafta değişiklik olmazdı , olasılık gibi
Zamanı akan bir şeye benzetmek başlı başına bir hata zaten. Geçmiş ve geleceğin var olduğuna dair bir kanıt yok. İnsanoğlu zamanın işleyişini hala çözemedi. Geçmişe veya geleceğe gitmek gibi bir şeyin mümkün olduğunu söyleyemeyiz çünkü anlık yaşanan sürenin öncesi ve sonrasının var olduğuna dair bir kanıt yok. Bu da zamana bakış açımızı tamamen değiştirir. Zaten mantıken söylenilen gibi olsaydı şu an bütün evren ve zaman çizelgesi karman çorman olmuştu. Açıkçası bununla beraber paralel evrenlerin de var olduğunu düşünmüyorum çünkü benzer kurallar paralel evrenler için de geçerli. Ama yine de önümüzdeki yılları iple çekiyorum. Bazı sorularımızın cevabını bulabileceğimizi düşünüyorum.
Ah be Cengiz hocam demin 4 yıl önceki bir videonuza rastladım. Ve onu izledim. Ve baktım ki o videoya yorum yapmışım. Yanılmıyorsam 2019'dan beri sizi takip ediyorum. Yani koca 5 yıldır takip ediyormuşum. yanlış hatırlamıyorsam pandeminin ilk başladığı zamanlar yayınlanmış bu videoyu. Ama teessüf ederim orada bir mesaj yazmıştım hala cevap bekliyorum.
Arkadaş anlamıyor musunuz? Geçmişe ufacık bir mesaj yollamak bile rakamlarla ifade edilemeyecek kadar çok paralellik doğurur. Biriyle tanışma örneği verilmiş. Geçmişte çok beğendiğin bi kızla tanışmaya cesaret edemedin diyelim ve zaman aktı gitti 15 yıl. 15 yıl geriye mesaj yollayıp ''cesaretini topla ve o kızla tanış, her şey çok güzel olacak'' diye mesajı yolladığında geçmişteki sen o kızın yolunu kesip tanışırsa, oturup kahve icerlerse, o kızın, o kızın ailesinin, arkadaşlarının, arkadaşlarının arkadaşları ve onların arkadaşları diyerek 8 milyar insanın hayat döngüsünü değiştirmiş ve 8 milyar yeni bir paralel yaşam açmış olursun. Ayrıca o kızla tanışırsan bunun güzelliğini günümüzdeki sen değil, 15 yıl önceki sen yaşamış olacak, yâni elde var sıfır. O zaman ne gerek var tüm bu zahmetlere? Çok basite indirgeyerek anlattım ama zincirleme şekilde 8 milyar paralelliğin şimdiki bize ne faydası var?
Geçmişte yaşananı değiştiremiyoruz ama yaşanmamış bir şeyin örneğin bir tanışmanın gerçekleşmesini sağlayabiliyoruz gibi bir yaklaşım var. Bana biraz hafızaya olmayan verileri eklemek gibi geldi. 🤔
Bu genelikle uzay için kullanılır ama art niyetli insanlar tarafından kullanılması ihtimali çok daha düşünülmesi gereken bir şey bununla alakalı konuşulması lazım
Bunu konu alan bir dizi vardı "Peripheral". Gelecekten geçmişe teknoloji yapmayı öğreten mesajlar gönderiyor ve dolanıklık tarzı birşey ile gelecekteki Robotların içine geçmişte yaşayan insanların bilincini onlar bir oyunda oyun oynadıklarını düşündürecek kadar gelişmiş bir sanal gerçeklik sistemi ile bağlantı kurmalarını sağlıyorlardı. ilginç bir diziydi. hata gelecekteki bilim insanları bu sayede geçmişte nesli tükenen arı inek vs gibi şeyleri yeniden üretebiliyorlardı. genetik dizilimi öğrendikleri için. hatta internete bile erişimleri vardı. sınırlı bir şekilde de olsa.
Zamanda yolculuk yapılır ama geçmişe gidilemez. Ama şöyle bir gerçek var zaman makinası yaptık var sayalım ve kusursuz bir şekilde çalıştı diyelim makine çalışmaya başladığı andan itibaren gelecekten gelenler olacaktır ve makinenin çalışmaya başladığı süre makinenin kendi zamanı olacaktır çünkü zamanda yolculuk yapılacaksa o makinenin hem geçmişte hem gelecekte olması gerekir çünkü zamanı bükünce sadece Zaman bükülmez ortam komple bükülür ve bu bükülme makinenin kapladığı alanın içinde olur. Daha çok detay var ama onu söyleyemiyoruz😂
Bir de eğer zamanda gerçekleşmemiş olaylara müdahale etmeye başlarsak. Oluşan yeni zaman düzlemindeki gerçeklikten ve oluşan yeni benliğimizden haberimiz olur muyudu? Bence Olmazdı. Birden çok benlik sahibi olmak ve birden çok zamanı algılamak bakımından yeterli donanıma sahip olmadığımız ve olamayacağımız açık.
artık bu kadarı da ayıptı be, yahu zaten ömrümüz kısıtlı, bilim kurgu izlemenin bize verdiği merak ve heyecan yetmezmiş gibi bilimsel gelişmelerin üzerimizde bıraktığı o artı merak, neden 500 sene yaşayamıyom ben yahu
Herşey parcalanmaya ayrılmaya karanlığa batmaya mahkumdur Güneş bir gün son bulacak Dünya son bulacak Ve insan soruyor tek gerçek nedir görmüyorsun Evet o ÖLÜM
Saygı Değer Administer Cengiz Bey Şahsen Teknolojik Ve Bilimsel Yönden Zengin Yayınlarınız Sayesinde Bilgi Dagarcigimiza Faydası Olduğunu Belirtmek İsterim ... Şimdiden Emeklerinize Sağlık Her Daim Bilgilendirici Ve Akademik İçerikli Yayınların Devamını Dört Gözle Bekliyoruz ...
Bu durumda once bir parcacik algilayici yani olcucu bir cihaz gelistirilip gelecekten mesaj beklemek en dogrusu olacaktir. Aslinda buna benzer bir durumu hawking dusunmustu. Bir tarih verip ve mekan verip eger gelecekte birileri gecmise gitmeyi basarirsa diye o belirttigi tarih ve mekanda beklemeye baslamisti ancak gelen giden olmadi. Belki de gelecekten gecmise mesaj gondermek mumkun olacak ancak bu mesaj ancak bu mesaji alabilecek bir cihazin icat edildigi tarihle sinirlandirilmis olacak cunku daha oncesinde kimse bu mesaji alamayacak.
El psy congroo! Sanırım en ünlü ve iyi animelerden steinsgate izlememişsin dostum. Çünkü konuya tam uyan geçmişe mesaj göndererek alternatif gerçeklikler yaratılan bu anime yerine alakasız back to the future örneğini vermişsin. Araştırmaların malesef zayıf biraz. Umarim kendini geliştirirsin.
Geçmişe bir mesaj bırakılmışsa gelecekten, mevcut gerçekliğin dışına çıkarak yeni bir gerçeklik oluşacak, standart zamanda yolculuk teorisi, yani geçmişe gönderilen mesaj, bizim gerçekliğimizi etkilemeyecek
yani bu durumda hali hazırda gelecekten mesaj alıyor olmalıydık düşüncesi geliyor insanın aklına, tabi alıp farketmediğimiz bir durumda olabilir ama bu demektirki gelen mesajları ( eğer varsa ) almak için belli bir teknoloji seviyesinin üzerinde olmalıyız. Çünkü çok ileri bir teknoloji ve bilgi birikimine sahip olan gelecekteki insanlık versiyonu bile elindekileri kullanarak bir şeyleri değiştirmeye ve bize mesaj gönderip anlamamızı sağlamaya güç yetiremiyor. Bir diğer olasılık olarak zaten böyle bir şey yapılamaz veya yapmayı başardığımız kadar uzun bir geleceğe sahip bir alternatif durumda olan insanlık henüz oluşmadı, belkide hiç oluşmayacak.
Bu gün dolandık iki atom yaratsak ve yüzlerce yıl koruyabilsek bile, bir mesaj aldığımızda gelen mesajın önümüzdeki gelecekten hangi yüzyılından geldiğini nasıl bilebiliriz? Yada gelmiş olan mesajlar topluluğunun hangisi hangi gelecekten geliyor bilemeyiz.
Geçmiş adı üzerinde geçmişte yaşanmış ve o şekilde kalmış bir zaman mesela 10 gün önceye gitmek demek belki görüntü olarak görünebilir ama akış ve yapılan eylemler asla etkilenmez bence
Tamamen kuantum fiziği ve felsefesi karışımı olarak sesli düşünüyorum. Geçmişe bir sinyal gönderip bir olaya/süreye müdahale edildiğinde sadece zamanda küçük bir olayı silmiş/değiştirmiş oluruz. Paralel bir evren oluşmaz. Örneğin aynı eve A marka araba yerine B marka araçla gitmiş olabiliriz. Ya da farklı bir eve aynı araçla da gitmiş olabiliriz. Sadece maddesel değişim olup değişen geçmişe rağmen yaşayan yine aynı biz oluruz. Seçimlerimiz değişiklik göstermeyebilir. yani geçmişte yaşanan şeyler değişti ama aslında olması geren gelecek yeniden kendini oluşturdu. Aslında en başından bu yana olması gereken buydu. Olması gerekeni tetikleyen yine geçmişe gönderilen mesaj olabilirdi.
Insan quantum parcacigi gibidir. Tahmin edilemez, on gorulemez. Gecmiste degistirmek istedigin sey, o anlik istektir, gecmise donme imkani yakalarsan, o istedigin yerine farkli bir sey isteyebilirsin. Veya degistirdigin seyden tatmin olmayip tekrardan baska seyleri degistirmeye kalkarak donguye girebilirsin. Bu da diger yasamlar icin tahmin edilebilir ve on gorulebilir seylerin, on gorulemez ve duzensiz olmasina sebep olur ki bu da kaosa yol acar. Dogrular yanlis, yanlislar dogru olur. Insan on gorulemez. Bu yuzden gecmise insan gondermek, olabilecek en mantiksiz sey. Quantum da ongorulemezlik vardir, mantiksizlik degil. Insan yapisi itibari ile gelecegi degistirmeye yoneliktir. Gecmisi degil. Bu yuzden gecmise yonelik yapilan mudehale aslinda gelecekte (o an) olan seydir. Gecmis degil. Yapilan degisikler de paralel yollar, alternatif evrenler olusturmaz. Quanum seviyesinde zaman ve zaman katkisiyla olusabilecek seyler NULL verir.
Bence bulamayacaklar. Çünkü ileri ki bir zamanda eğer geçmişe haber göndermeyi keşfetmiş olsalardı ilk yapacakları şey kendilerine bunu nasıl yaptıklarını haber vermek olurdu ki hızlı bir şekilde makineyi yapabilsinler. Şuan böyle bir şey yaşamıyorlarsa yani gelecekten haber almıyorlarsa demek ki bunu yapamayacaklar.
Hocam geçmişte korkunç bi olayı değiştiremeyiz ama mesajla telkinlerle ufak değişiklikler yapabiliriz belki ama değişim değişim değil mıdır, ufak ufak ilerde büyük değişikliğe yol açmaz mı, yani sanki hikaye :)
Kuantum alanında gerçeklik yaşıyorsak aldığımız ilhamlar ikizimizin pişmanlığı veya hayali bize ilham veya dejavu olarak etki edebilir. Parçacıkların arasındaki mesafe önemli deyilse bilinçde ışık hızından daha hızlı ise bu çok mümkün görünüyor.
Yani bir kişiyi değil de ortamı geçmişe göndermek mümkün olabilir mi? Misal yapılan deneyde deney ortamın da bir takım mesaj içerek nesneleri geçmişte o bulunan yere göndererek geçmişte ki kişiye mesaj gönderile bilinir mi?
Bu imkansız hala. Parcacıklar hala aynı boyutta. Yani arada zamansız mesajlaşma olsada hala bizim gerçrkliğimizde duruyorlar yani arada sadece gecikme zamanı var. Yani biri 30saniye biri ise 10 saniye süren yola sahip olsada 10 saniye süren yol hedefe ulaşinca 30 saniyelik hala ulaşmamıs oluo hersngibi sinyak veremiyor. Parçacıklar birbirleriyle zamanda iletişim kuramaz.
Geçmişe dair sinyal gönderebilmek mümkün olsaydı,şu anda ve öncesinde bu mesajı almamız gerekirdi.bu mantıktır.yine de şöyle bir açık kapı mümkün; geçmişe sinyal icat olduğu tarihin öncesine mesaj gönderme kısıtlaması,bir filtre uyguluyorsa mümkün olabilir ancak.kuantum fiziğinde durum biraz karmaşık olduğu ve bu konunun dinamikleri iyi bilinmediği için pek mümkün görmüyorum.kuantum zamanı bildiğimiz gibi sadece zamanda ileri akmıyor, zamanda geriye doğru da akıyor.ama bu henüz gerçek olmayan nesneler için enformasyon seviyesinde bir en kısa yol araştırma programı gibi hizmet görüyor.sadece zamanda ileri ve geri akan dalgalar bir el sıkışma işlemi ile anlaştığı yani aynı yol üzerinde anlaştığı zaman reel bir varlık haline dönüyor.bizim bu bilgi seviyesine ulaşmamız ve onu kontrol etmemize izin verilmez.bu olası bir simülasyon ortamı ve sen onu kontrol eden qbit seviyesine inip yazılımı kontrol ediyorsun,mümkün değil.bu simülasyonu kuranda çok boyutlu uzaylarda yaşayan bilinçli varlıklar yada paralel evrende yaşayan uzaylılar olamaz.hiçlik sadece hiçlik olduğuna ve hiçlikten bir varlık meydana getirmenin hiçlik tanımına potansiyel bir varlık tanımı getirmek olduğu ve bu bir çelişki doğurduğu için ve biz varlığa şahit olduğumuz için hiçliğin kendisinin bir varlığı olamaz.bunun yerine hakikat ve hakikat olmayan ayrımına gidebiliriz.hakikat Tanrıdır ve geri kalan tüm varoluş ,tüm yaratılmışlar enformasyondur ve bir enformasyon hiyerarşisi ile varolurlar.bitlerden ,sıfır ve birlerden oluşan her varoluş biçimi tabiatı itibarı ile sınırlı ve şekil kavramına bağlı bir varlıktır.bir mekana,bir zaman biçimine tabidir.hakikat ,enformasyonun yaratıcısı olduğu için enformasyonun getirdiği tüm sınırlandırmalardan münezzehtir.matematiğin quantaları olan rakamlar tabiatı itibarı ile sınırlı varlıklar olduğu için onları uçuca eklemek sonsuzluk oluşturmaz.sonsuz ile sınırı belirsiz kavramlarını karıştırıyoruz.sınırı belirsiz bizim için saymanın mümkün olmadığı bir durumu tanımlar,sonsuzun kendisini değil.binary ,ikili sayma sistemi evrensel bir dildir.örneğin fibonacci dizisini ikili dile çevirelim: 1,2,2,3,5,8,13,22,34,55... Kurallar basittir 1) 0 ile başla 2) 0 gördüğün yere 1 yaz 3) 2 gördüğün yere 10 yaz. 0,1,10,101,10110,10110101,1011010110110,....dizideki sıfır ve birlerin toplamı bir fibonacci sayısı olduğu gibi,her fibonacci sayısını tanımlayan ikili kelimedeki sıfır ve birlerin ayrı sayımıda bir fibonacci sayısıdır.canlıların vücut oranlarında,çiçeklerde,bitki büyümesinde vs bir çok yerde görülür.insanın parmaklarındaki eklemler arası kemik uzunlukları dahi fibonacci dizisi ile orantılı büyüme gösterir.fibonacci dizisi sınırı belirsiz bir kümeyi belirtir,sonsuzluğu değil.başlangıcı olanın bir sonu olacağı mantık ilkesine göre evren bir başlangıcı olduğu içim bir sona tabiidir.sonsuza kadar bölmek zihni bir varoluşa sahiptir,gerçek bir varlığı yoktur.max planck bunu gösterdi.yunanlılar bölünemez,ilksel tohum,yapıtaşı kelimesi ve kavramını ilksel kökeni memphis teolojjisinde bulunan sonra heliopolis teolojisine aktarılan nun kozmik sularında tek başına yüzen atum kelimesinden aldılar.bölünemez olana atom dediler,sonra yunan kültürü etkisindeki batı kültürü bölünemez zannettiği atomu parçaladıktan sonra insanoğlu bölünemez denilen atomu dahi parçaladı diye zırvalamaya başladılar.atom kelimesinin karşılığı bugün modern kuantum fiziğinde planck ölçeğine atıftır.insanoğlu bölünemez olanı mantık olarak bölemez zaten.evrenin piksel seviyesini tanımlayıp sonra daha küçüğünü hayal etmek saçmalık.aynı şekilde pikselkerden bir sonsuzluk tahayyül etmekde mantıklı değil.sayılabilir sonsuzluk yoktur.sonsuz uzay,sonsuz paralel evren gibi aforizmalar mantıklı bir temele dayanmazlar.hiçliğin varlığı olmadığı gibi evrenin kökeni de yokluktur.çünkü evren yaratılmadan önce yoktu ama onun yokluğunda hiçlik değil hep varolan Hakikat vardı.hakikat evreni yokluktan varlık sahasına çıkardı.evren ,bir küme ama sınırı belirsiz sayılabilir bir küme.sonunu bilmediğimiz için sınırı belirsiz bir küme.hakikat dur emrini verdiği vakit sonsuz olmadığını anlayabileceğimiz bir küme...
Geçmişte yaşanmamış dediğimiz hiç bir şey olamaz. Yaşamadık dediğimiz şeylerde yaşanmıştır. Yaşanmış ya da yaşanmamış olsun, her şey aynı gerçekliğin ve zaman düzleminin bir parçasıdır ve asla müdahale edilemez. Eğer edilebilirse yaşanmış olana da müdahale edilebilir.
Bunun farklı bir versiyonunu Stephan Hawking denedi ve sinyal gelmedi. İlerise bunu yapanlar olursa şu ana gönderme yapabilir ama gelen alınan bir mesaj şu an için yok. Belki yakın gelecekte olabilir ama onu da görür müyüz şüpheli.
o zaman doğru anladıysam ilk başta mesajı göndermeyi denemek yerine bu mesajı çözümlemeyi denemek daha mantıklı olmazmı ? sonuçta eğer bu olay gerçekleşecekse bizden önce giden bir zamanda geçekleşmiş ve muhtemelen bize bir mesaj yollamaya çalışılıyor olabilir. bizim şuan geçmişe mesaj yollamamızın pek anlamı olmazdı çünkü daha önce bu düşünce daha önce gerçekleşmedi. sanırım
Enerji yaratılmaz ama dönüstürülür, yani saf bir enerji kendini zaman aşınmasına karşı bütünlüğünü korur. Bu halde şimdilik zaman diliminde geçmişteki bilgiyi barındıran enerjiyi keşfetme mümkün olduğu halde, gelecekteki zamanın diliminde olan bilgilerin içeren enerjiyi de keşfedebilir anlamına gelir.