Ömrümde yalınız bir gün Olsa rızasız gördü gönlümü Yol vermez dağlara sürdü gönül kader yazdı diyemez Kaderi anlımda sildi gönül Tatlı gülüşün yeter bana Sarsam seni kollarım sana Doymadan almasın bü tatlı canı bü beden bü can senin
Çok gezdim beyhüde dolandım rızasız sermez Bü gönül tezgaha sermez Bü gönül alandı püllandı Görüş günü dayandı Befasız deyil gelir görüş Gününe bir günde olsa Göreyim şü güzel yüzünü
GÖNÜL DAĞI Gönül dağı yağmur yağmur boran olunca Akar can özümden sel gizli gizli Bir tenhada can cananı bulunca Sinemi yaralar dil gizli gizli Dost elinden gel olmazsa varılmaz Rızasız bahçanın gülü derilmez Kalpten kalbe bir yol vardır görülmez Gönülden gönüle yol gizli gizli Seher vakti garip garip bülbül öterken Kirpiklerin oku cana batarken Cümle âlem uykusunda yatarken Kimseler görmeden gel gizli gizli
Bir şir yazayım bü gece düşümde görün yana dönsem yanımda olsan Heycandan kalbim bir anda Hızlanır nefes alırmı bilmem Yanıda üydüğünü görsem Eyilir kıyarmıyım üyanır diye Öpmeye seyre dalar doyünca Sen üyanmanı beklerim Gecenin güneşi yanımda açmış ay karanlık senin Gölgende yıldızlar gözlerinin Yanında sönük kalmış Gecenin doğüşü benim yanımda yatmış kıyamam Sevcanıma mas mavi bir Geceye döndü dünyam karanlıklarda yalınızdım Gökte bir peri indi ayı güneşi Gölgesinde kollarımda bir peri düşümdeyd bir yüdüm Badeyle aşk şarabı içirdi Böyle bir aşkın eseriyim
Cihan bağlamayı her zaman odun gibi çalmıştır. Fakat kullandığı pedal odunluğunu biraz yontmuş keresteye dönüştürmüş.AMA ÖZÜ YİNE ODUN ÇALIŞMA BERBAT sevcan güzel okumuş