Ben de her dinlediğimde Babamın Almanyadan anneme TRT den hediye ettiğini hala aynı burukluk ve hüzünle hatırlarım. Şimdi ikisi de yok ve ben her zaman ki gibi yaşlarımı içime akıtırım sessizce...
SIRRI SUREYYA ONDER,dort yil once akp siralarina donerek sis arabeksiniz demisti,arabeks halal ,Turku yasanmisliktir,Turku yazirmaz,fasanan bir hadisenin hikayesidir demisti,arastirdim sonradan gercekten her Turkunun bir gecmisi ve yasanmisi var
Bunun öyküsünü çok az kişi bilir. Mehmedimin Çanakkale savaşında şehit olasiya kadar her akşam ela gözlü yari için seslendirdiği Türkü, yürek sizlatan bir Türkü..
Gönül ne gezersin sarp kayalarda. İniver aşağı yola gidelim. BİR güzel sevme ile gönül eylenmez Güzeli çok olan yere gidelim.. Karacaoğlan olduğu yerden gitmek ister yakınlarda sevdiği vardır sevdiğine veda etmek ister .. KIZ karacaoğlanı yolcularken gidiyorsun madem bir türkü SÖYLEDE git bari der karacaoğlan bu türküyü söyler
Bu türküyü 2 hafta önce kaybettiğim babamdan dinliyordum. Şimdi her akşam dinliyorum. Burada ki arkadaşlar şunu diyeyim; İnsanlar hayat kısa ne olacağı belli olmaz sevdiklerinize sarılın, onları sevdiğinizi belli edin gibi cümleler kullanıyordu diyordum ki hep zaten biliyorlar ne gerek var? Öyle değilmiş arkadaşlar eğer babanız hayattaysa sarılın, onu çok sevdiğinizi söyleyin çünkü ben bunu yapamadım ve çooookk pişmanım 🙁 kız arkadaşımdan ayrıldığım da acının em büyüğü sanmıştım halbu ki öyle değilmiş!!! Satışın, öpün, koklayın… Sonra benim gibi pişman olmayın.
En sevdiğim turkulerden bir tanesi Şair ne de güzel söylemiş “Ah Bu Şarkıların Gözü Kör olsun” diye. İnsan yılları eskittikçe bunu daha iyi anlıyor. Bir de saat ilerleyip gece olduğunda Eski sevdalar, ayrılıklar, özlemler Kimimiz Kadir’i düşünüyor kimimiz Kader’i Eee dedim ya sen Kadirinle evlenme hesapları yapıyorsun Son sözü yine kaderin söylüyor Sana yine bir avuç kanlı gözyaşı Bir kaşık da acılı KEŞKE-ler kalıyor 60’ında bir adamın, 20’lik bir kızla evlenmesi uygun olmaz ama Aynı adam, yirmi yaşında, bir kız sever Başlık parasına verir kızın babası, kızı başka birine Küser adam hayata, göçer başka bir şehire Geçer aradan bir yarım yüzyıl Adama sorsan halen ‘dün’ gibi tazedir sevdası yüreğinde Zihninde halen cananın yirmi yaşındaki cemali vardır Aşığın sevdası büyür de bir türlü büyümez sevdalısı Sevgili, her zaman sevildiği yaştadır. Her yürekte vardır bir ayrılık tohumu Kimimiz kokusuna doyamadığı evladını Kimimiz de kaybettiği anasını, babasını, gardaşını düşünür durur Onunla ya da onsuz bir şekilde yaşlandığını hissediyorsun. Bu defa da gençliğin, çocukluğun özlemi sarıyor zihnini Misket, saklambaç, yakan top derken bugünlerde bulamadığın bir bayramda buluyorsun kendini. Henüz aranızdan ayrılmamış sevdiklerinin ellerini öpüyorsun birer birer Ve sen, bir şarkı süresince tüm bunları düşünürken Ölüme bir adım daha fazla yaklaşıyorsun. İster Kerem’in Aslı’sı ol istersen Leyla’nın Mecnun’u İster fakirhanende bir lokma ümitle doyur kendini İster lükshanende viskiyle doldur kadehini Aynı şarkıları dinliyor ayrı acılarla hayatı tüketip duruyoruz. Dünya’nın bir enleminde sen bir boylamında ben Sen yapmadığın bir şeyden hayıflanıyor Bense yaptığım bir şeyden pişmanlık duyuyorum. Kiminin anlatacak bir hikayesi vardı Kiminin de benim gibi yazacak. GİRDAP Masum bir sevdanın Zulme karşı dik durmanın Başka bahara ertelenen bir aşkın adıdır. GİRDAP (Sevda Başka Bahara) “Erkin’in karşısına kahve falına bakan bir kadın çıkar. Bu kadın insanların avuç içine baktığında onların geçmişinden, fincana baktığında ise geleceklerinden haber verirdi. Genç adam sevdiği kızın ve arkadaşlarının ısrarlarına daha fazla dayanamayarak az önce içtiği kahve fincanını ters çevirerek bu falcı kadının gizem dolu ellerine uzatır ve merakla falcının anlatacaklarını dinleme başlar. Biranda her şey ters yüz olmuştur. Bu dakikadan sonra Erkin’in hayata sıkı sıkıya tutunmaktan başka çaresi kalmamıştır. Yüreğine vicdan aynasını da alarak girdaplarla dolu bir sevda yolculuğuna çıkar.” “Girdap Sevda Başka Bahara- MURAT SİNMEZ” isimli romanımı dilerseniz internet satış sitelerinden dilerseniz de bana ulaşarak imzalı bir şekilde temin edebilirsiniz.
Abimin gencliyinde cok soylediyi bir sarki sevgilisine kavusamadilar abim hukuk okumaya gidince kizi baba baslik parasina verdi abimin halen icinde adi gecince gozleri doluyor.yaslanmasina ragmen kadin oleli 5 sene var hic soylemedik.
Babamın en çok sevdiği şarkıdır. Hep ona takılırdım -baba ela gözlü unutamadığın kim? diye. O da- yok oğlum öyle bir şey, derdi. Şimdi benim en çok sevdiğim şarkı oldu. Hayatım da ela gözün E si yok. Babamı şimdi çok iyi anladım. Onun daha dönmeyeceğini anladığım dakika ela göz metaforunu çözdüm.
Yuzunu 1 kere gorebilmek icin omrumu verecegim birinin gelmeyecegini bile bile her gun ayni umutla beklemek... 12 yil oldu şulem .. Birgun herhangi bir sarki altinda yorumumu gormen umudu bile beni ayakta tutan 1-2 sebebinden biri.. Belki farkinda degildin ama seni cikaramiyorum aklimdan. Gerci kavuşsaydık aşk olmazdı ki (.)