Stok (Hazır) Fotoğraf ve Video Çekimi BTS ve Fujifilm X-H2S ile f-log 2 örnekleri. 

A4'e bir liste yaptık içerik için. Ben de istiyorum çok. Umarım fırsat yaratacağız. Çok teşekkürler.

Çok teşekkürler. Daha kapsamlı içerikler de gelecek. Selamlar.

:)) Yes she is

Selamlar. tavsiye konusunda kendimi bir otorite görmüyorum açıkçası. Yaz aylarına vakit var şimdilik. Şimdi aldığınız karar değişebilir. genelde kararlar kampanya durumu vs. gibi nedenlerle son anda alınır. Nacizane tavsiyem, şimdiden nasıl, kime, ne hizmet vereceğinizi, o alanda yapabilecekleriniz ve bütçeleri ile ilgili araştırma yapmak, hatta portfoy için proje düşünmek planlamak olabilir ki bu da bir bütçe gerektirir. Makine aldıktan sonra müşteri gelsin diye beklemek can sıkıcı olabilir. XH2 serisi tabiki başlangıçta yeterliden öte. Ancak potansiyeliniz yüksekse işler iyi giderse üstü yok artık fujifilm x sistemde. O ekosistemde takılıp kalırsınız. Sony de ise fx3, fx6, fx9 her neyse, gidebileceğiniz yere gidersiniz ekosistem değişmeden. teknik özelliklere değinmedim bile. Risk almayayım, duruma bakıp ona göre yön bulayım derseniz xt4 de olur. netleme kaçırır doğru. ama onun da müşterisinin bütçeleri belli. Şimdiden hayırlı olsun. Başarılar dilerim.

Çok Teşekkürler. 🙋‍♂

Fikir ve yorum için çok teşekkürler.

Doğrudur. XH2S'in otomatik netleme performansı ile ilgili. Çok abartıldığını düşünüyorum. XT4'ten daha iyi daha kararlı ama sorun çözücü seviyede değil. XT4'ün de önce iyi sonra kötü kamera olması vs. Mazereti ise son updatelerle bozulmuş. Bozulma olmadı hiç. Hep aynıydı zaten. XT4 kim ne derse desin iyi bir makina. Atomos ve XT4 ile 4.2.2 10 bit prores kayıt da alabiliyorum. Ben çalışma şeklimden dolayı makinaları otomatik netleme performanslarıyla değerlendirmiyorum. Aldığım görüntünün kalitesine ve esnekliğine bakıyorum sadece. XH2S'in avantajı ise benim için 6K opengate ve f-log 2. Videoda dediğim gibi bu tip çekimlerin en önemli getirilerinden biri deneme yapmak ve cihazları tanımak. Bu youtube'a konu olan çekim 14 Kasımda yapıldı. İlk çekim ise 29 Ekimde yapılmıştı. İlk çekimde XH2S ve fujifilm 23mm f1.4 yeni çıkan lens kullanılmıştık başta. 14 Kasımdaki çekimde ise bir çok aşamayı çekim tekrarı yaptık. Nedenini biliyorsunuz zaten. Manuel lenslerle hiç ama hiç bir sıkıntı yaşamadım. Netleme de kaçmalar benim için de problem değil. Yeter ki ileri geri kararsız gitmesin, estetik kalsın netsizlik. Hatta netliği bazen bilerek kaçırıyoruz. Problem olan şey netlemede kararsızlık, en can alıcı anda netlemenin alakasız bir yere gitmesi. Yorumu ben sildim. Başkasının kanalında bir antitez üretmek, sektörde ismi saygın bir kişiyinin iddialarını kendi kanalında deyim yerindeyse çürütmek, iddalaşmak, dikkati kendime çekmek uygun olmayacaktı. XH2S in otomatik netlemesinin kötü olduğunu iddia etmek için yürek yemiş olmak lazım demesi, yere göğe sığdıramadığı XT4 için son updateler ile kötü oldu demesi, fotoğrafı çekerken sağ gözle vizörden bakıp sol gözle genele bakacaksınız demesi... Ben de vizörden bakıyorum. Kendimi o şekilde konuya hakim hissediyorum. Hatta video çekerken bile vizörden bakarım. Bu videoda da Avni'nin videosunu çekerken de vizörden bakmışım 2:44. Çünkü ben fotoğrafla başladım. Film zamanından kalma alışkanlık. Optik vizörden baktım hep. Yaşım belli. Bu alışkanlık mutlak doğru olmak zorunda değil. Video ile başlayan genç arkadaşlar LCD ekranı fotoğraf çekerken de yoğun olarak kullanıyorlar. Çok da güzel fotoğraflar çekiyorlar. Zor pozisyonda ben de kullanırım 8:31 .Öyle olmaz böyle olur demek, bi nevi yargı dağıtmak, iki sene önce kendi dediğinin şimdi tersini söylemek... Ne bileyim. Başlarda gerçekten de imrendiğim bir kişiydi. RU-vid'da kitlelere ulaşan içerikler gerçekten pazarlama üzerine kurulu. Her türlü içeriği çok iyi filtrelemek gerekiyor. Benimkiler de dahil. Kendimi ayırmak haksızlık olur. Verilen bilgilerden alacağınızı alın, tecrübe edin, doğrulayın, gerisini de çöpe atın derim.

@@ilkercelik_com Teşekkürler. Yazdığınız gibi pazarlama üzerine kurulu çok fazla içerik var. Aslında yaşamak için herkes ürettiğini pazarlamak zorunda. Allah tan artık internet çağındayız farklı bilgi kaynaklarını birbirlerinin filtresi olarak kullanıp doğruyu bulmaya çalışıyoruz.

Model Release denilen şey aslında model sözleşmesi değil tam olarak. Model yayın rıza (izni) belgesi diye geçer. Modelin yayın izninin olduğunun ve bu konuda sonradan problem çıkarmayacağının garantisidir bu belge. Sözleşme derseniz akrabalarınız dahi korkar. Eğer fotoğrafta görünen kişinin izni yoksa görsel ticari olarak lisanslanamaz. Kaba tabirle benim göründüğüm fotoğrafı nasıl ticari olarak kullanabilirsiniz diye hak arama durumu olabilir. Böyle bir riski ne stok görsel ajansı alır ne görseli lisanslayacak firma alır ne de siz alırsınız.Model yayın izin belgesi bu nedenle gerekli. Sözleşme imzalamamız gerekiyor yerine görselin ticari olarak yayınlanabilmesi için izniniz olduğuna dair bir belge imzalamanız gerekiyor derseniz daha az korkutucu olur. Ahlaken de yanlış olmaz çünkü gerçekten de öyle. Moda mankeni sizin ihtiyacınız olan kişi değil ama sorduğunuz için anlatayım. Ajanstan manken tutsanız da modelin kendisine bu belgeyi imzalatmanız gerekir. Ücret vererek konuyu çözmeden önce eğer çok fazla tecrübeniz yoksa yine yakın çevrenizi ikna etmeye çalışın önce. Sonrasında ücret ödeyerek model olmayan kişiler tutun. Model tuttuğunuzu düşünüyorsanız ve bütçeniz küçükse karşınıza çıkan kişiler aslında stand hostesleri olacak. Gerçekten tuttuğunuz kişi model ise günlük fiyatlandırmalar günlük 1500 liradan başlıyor o da en kötü. Konu çok geniş aslında. Çeşit çeşit ajans ve ajansımsı var. İyi bir ajans derseniz yabancı mankenler çalıştırırlar. Onların fiyatlandırmaları ise sürekli çalışmıyorsanız istanbul içi olabilecek en düşük 300 dolar. İstanbul dışı ise konaklama ve yol haricinde en düşük 450-500 dolardan başlıyor. Üst limit yok. Gerçekçiliğe dönersek... Üniversite öğrencileri ile çalışmaya başlamak en iyisi. Hem bütçe bakımından hem de model izin belgesi vs. bakımından. Konuyu ve neden bu belgeyi imzalamaları gerektiğini hemen anlıyorlar. Ayrıca ihtiyacınız olan kişi, dediğim gibi, aslında bir moda mankeni değil herhangi bir insan. Yaşlı, genç, sporcu, dansçı, müzisyen, esnaf, işçi... Stok fotoğrafla ilgili ilk videomda bu konuya değinmiştim. izlemediyseniz öneririm.

@@ilkercelik_com Hocam ilginiz için çok teşekkür ederim. Sağolun. Mümkünse sizin izin belgenizin bir örneğini görmemiz mümkün olur mu? (100 dolarmış hocam anlık öğrendim 10 kıyafet giyermiş 5 saat max süre) İmza gerektirmeyen ya da kimlik sormayan stok sitesi var mı bildiğiniz. Tekrar sağolun. Birde kimlik isteyen site çok imzaya ikna etsem kimlik fotoğrafında patlarım 😅

@@celaldoor 100 dolar 1860 lira. En iyi ihtimalle 1500 liraya bulursunuz demiştim zaten. :) imza gerektirmeyen ve sizin kimliğinizi sormayan site yok. Modelin ise kimliği istenmiyor. Modelin doğru bilgilerin yazıldığı belgeyi imzalaması ve belgede fotoğrafının olması yeterli. Benim kullandığım izin belgesi formu bu: contributors.gettyimages.com/img/articles/downloads/bda1d932-0f11-46de-9df3-07c946e1ee44.pdf Ayrıca easy release diye bir telefon aplikasyonu var o da kullanılabilir, geçerli. Doldurulmuş bir form gönderemem çünkü kişisel bilgiler içeriyor bu belgeler.

@@ilkercelik_com 100 doları sizin dediğiniz gibiymiş demek maksatlı yazdım hocam yanlış anlamayın.☺️ bu gönderdiğiniz benim için yeterli shutterstock modelinkinide istiyordu yanlış hatırlamıyorsam. başka hangi sitelere gönderiyorsunuz hocam.

@@celaldoor Ben yalnızca Gettyimages (IStock) ile çalışıyorum. Münhasır (exclusive) katılımcıyım. Başka ajanslara sitelere göndermiyorum Gettyimages ile sözleşmem gereği. Birşey değişmediyse size gönderdiğim Gettyimages model izin belgesini diğer ajanslar da kabul ediyor. Ayrıca Easy Release aplikasyonunu da tüm siteler kabul ediyor diye biliyorum. Eğer birden fazla siteye yükleyecekseniz her site için ayrı ayrı izin belgesi imzalatmak olmaz zaten. Tek bir belge ile tüm siteleri çözmeniz gerekli.

İlk yayını beraber izledik sanırım 😊. Çok teşekkürler.

Selamlar. Yapay zeka ile şimdi de görsel üretilebiliyor. Ancak şu an için özgün görsellerin üretilmesi mümkün değil. Fantastik görsellerde işe yarayabilir şimdilik. Ama özgün, ticari ve gerçekçi görsellerde hayır. Uzak bir zamanda belki. Onda dahi yapay zekanın sizin ne istediğinizi anlaması için yapay zekaya müdahil olunması gerekiyor. Uğraştırıcıdır sonuçta. Onun yerine görsele ihtiyacı olan kişi gerçek bir stok fotoğraf alır geçer. Pahalı değil sonuçta. Yeni çıkan teknoloji bu alanda daha işlevsel olabilir mi?... Ben sanmıyorum. Diğer bi konu da; yapay zekay ile üretilmiş görselin stok görsel olarak olarak görsel bankasına yüklenip yüklenemeyeceği ile ilgili... Görsel üzerinde tüm hakların sahibi olunması gerekiyor. Genel olarak gündemde değil ama özgün olmayacağı için kabul edilmeyecektir.

Selamlar. Olaya videoyu alan kişi açısından bakalım. H264 son derece sıkıştırılmış formattır. Esnek değildir, edite pek gelmez yırtılır. H264 endüstride genellikle son çıktı olarak kullanılıyor. H265 kayıt amaçlı kullanılıyor. All-Intra veya long gob şeklinde sıkıştırılır. Sıkıştırma şekli, bant hızı, görüntü akışı karakteri kalitesini etkiler. En iyi ihtimalle prores kadar kalitelidir. Ama her durumda edit ve kurgu için prores kadar uygun, hızlı, akışkan değildir. Sıkıştırma şekli nedeniyle H265 çıktı almak da çok doğru değil. Prores ise hem kayıt amaçlı hem de edit kurgu amaçlı kullanılıyor. Kullanılan kodek hem bir çıktı olacak (siz sonuçta kesme biçme işleri yapıyorsunuz render alıyorsunuz.), hem de karşı tarafın projesi için bir girdi olacak. İdealde prores bu bakımdan en iyisi. 2 -3 dolara yaptığınız satışlarda farketmez genellikle. Ancak tahmin ederim ki 100 dolarlık bir satışta, satın alan proresi tercih edecektir. Bu şekilde bir genelleme çok yanlış olmaz sanırım. Bir çok faktör var. Özellikle nispeten düşük kontrastlı ve edite uygun renge sahip videolar hele ki prodüksiyon potansiyeli de varsa prores gönderilmeli. Katılımcılar 8 bit 4.2.0 Rec709 mp4 çekilmiş görüntüyü bile prorese çeviriyorlar. O da ayrı bir ilginç durum. Proresle çalışmak çok daha kolaydır. Hızlı çalışır, hızlı render alınır. Dezavantajı yüksek veri hızı gerektirir, 2.5 gbps ve altı hızlarda network çalışmasına pek uygun değildir. Çok yer kaplar. SSD'de geniş çalışma alanı gerektirir. Arşivlemesi de maliyetlidir. Ben büyük ölçekli bir işletme değilim. Ben bile kendi diğer işlerimde prores çekerim, prores işlerim, son çıktıyı mp4 alırım. Harici thunderbolt 3 SSD, terabaytlık cfexpress kartlar, NAS sistemi derken maliyeti yüksektir proresin. Ama kayıt ve ara format olarak tercihtir. Kısaca prores garantidir ve bu nedenle stok videoda endüstri stardardıdır.. Mp4 ise esneklik gerektirmeyen işlerde çoğu zaman günü kurtarırken, tercih edilmeme sebebi olabilir.

@@ilkercelik_com Nazik mesajınız ve bilgileriniz için çok teşekkür ederim Hocam. Emeklerinize sağlık. Bu arada ben de İzmir’de yaşıyorum. İzmir’de meslek lisesinde öğretmenim. Naçizane bir isteğim olacak sizden. Dönem içinde sektörden isimleri öğrencilerimizle tanıştırıyoruz. Eğer okul döneminde sizin uygun olduğunuz bir zaman dilimi olursa sizi okulumuzda misafir etmek isteriz. Öğrencilerim ve biz öğretmenler açısından sizinle muhabbet etmek gurur verici ve ufuk açıcı olacaktır… Saygılarımla…

@@saitaydn4948 Teşekkür ederim. Çok memnun olurum. Okul döneminde haberleşmek üzere.