By ~ Sweet Køøkie 🥂 💫 Jeon Jungkook ♾ Kim Laura 🎊 Konu ÖZGÜN! 🧛♂️ Vampir Mafya, Ceza Olarak Kanını İçmek İster ¦ JJK ¦ ° Oneshot ° Hikayeye geçelim ✍🏻 ✴️ Flasback ✴️ "Çok değil.. sadece üç yüz elli bin won" : Çok mu değil? Hahaaha! kızım, kendine gel istersen.. Üç yüz elli bin won dan bahsediyorsun : Hem ne yapacaksın bu kadar parayı? "Hmh..(derin nefes sesi) lazım işte Chan karıştırma o kadarını.. gerekli verebilir misin veremez misin? : Mhh.. üzgünüm sadece yüz bin won çıkar Başımı kollarım arasına alıp derin bir nefes çektim ve kaldırdıktan sonra başımı sallayıp oturduğum sandalyeden kalktım ve açık kapıdan çıktım. Arkamdan her ne kadar seslense de takmadım, dediği şeyler önemsizdi.. 'ne yapacaksın? Nerden bulacaksın vs vs..' Birkaç saate üç biz bin won toplamam gerekiyordu, çünkü kardeşimin hastane masrafları için mafyadan borç para almıştım. Evet "Mafya'dan" Çünkü hayat sanki herşeyi üst üste getirmek için kardeşimin kanser hastası olmasını beklemiş, bunu öğrendikten sonra da beni işimden tek para kaynağımdan yoksun etmişti. İlaç parası, tedavi parası.. Üç biz bin won bile yetmezken bu kadarını alabilmiştim. Sonuç.. ödeme günü gelip catmıștı ama elimde tek bir kuruş dahi yoktu Oysaki ödeme birkaç hafta önceydi, ama benim Zoraki ısrarlarım sonucu biraz ertelemișlerdi. Eğer şimdi de öyle birşey yapmayı teklif edersem beni kurşuna dizmeleri muhtemeldi. Kimseden para çıkmıyor, kendimde para bulamıyorken aklıma daha gencecik olan kardeşimin dedikleri ve ona verdiğim sözler aklıma gelmişti .. "Abla.. ölmeyeceğim ben d-dimi?" "Hayır.. o nerden çıktı? Bu küçük bir hastalık gibi düşün, ilacını kullanacaksın doktora gideceğiz ve geçicek" .. Dediklerimin bu kadar basit gerçekleşmesini dilerdim. Cebimde bir titreşim hissettiğim de alıp baktım ve sesi kısık olan telefonumdan çağrı geldiğini gördüm. Kim mi? Borç aldığım mafyaydı Açıp açmamak arasında kalırken son anda çağrıyı onayladım ve telefonu kulağıma götürdüm. Tok sesi beni hala korkutuyordu.. 'Telefonları açar mıydın sen?' "Ü-üzgünüm" ' Bana üzgün olman gerekli değil, param gerekli biliyorsun değil mi?' "Hmhm" demiştim çaresizlik içinde.. 'Ve bugün gece on buçuk son teslim saati biliyorsun onu da değil mi' "Hmhm" 'Param hazır mı?' "..." 'Her neyse akşam görüşürüz Kim Laura' Telefonu kapattığın da derin nefes eşliğinde bende kulağımdan çektim. Ne yapacaktım? Bankadan birkaç ay önce kredi çekmiştim ve şuan işsiz olmam dolayısıyla da yeni bir talepte de bulunamazdım. Etrafımda bize yardım edebilecek kimse de yoktu.. olanların da durumu ortadaydı
Gözüm saate çarptığın da altı olduğunu görmüştüm. Saat on buçuğa kadar bana verilen süre.. her neyse Laura kendine gel! Hala zamanın var, hala.. .. .. .. [ 10.30 ] Gecenin bu karanlığın da bedenim korkudan titrerken gelmiştim limana.. evet liman Mafya'dan borç almış demiştim değil mi, limanda ki kıyıya yanașmıș kocaman gemiler sayesinde kaçak malların şehir / ülke dışından ticaretini yapıyorlardı.. Denizin dalgaları kayaya çarparken git gide yaklaştım iri yarı adamların etrafını sardıkları yere İri cüssesi gözüme çarparken daha yeni geldiğim halde nefeslerimin Hızlandığını hissetmiştim ama kendimden ödün veremezdim değil mi? Ayağını yavaşça yere vurmaya başladığın da ağzından şu çıkmıştı 'Hoşgeldin Kim Laura' -Jeon Jungkook'dan- Ayaklarımla yerde ritim tutarken geldiğini anlamıştım Bayan Laura'nın Kendisinin kokusu ezberimdedir çünkü.. 'Hoşgeldin Kim Laura' titrek nefeslerini hissediyordum, kıyamam ki ben buna hahahaa! Yavaşça oturduğum deri tekli koltuktan kalktım ve ardıma döndüm. Ahh.. hala kendinden ödün vermemeye çalışırıyordu, bu hali her ne kadar hoşuma gitse de bazen beni çok zorluyordu.. Ellerimi iki yana açıp ona biraz daha yaklaştım ve sorar gözlerimi ona diktim. 'Ellerin de çanta göremiyorum.. Adamlarıma verdin de haberim mi yok hm?' demiş gözlerini tek tek adamların üstünde gezdirmiști, hepsi başını 'hayır' anlamında sallamaya başladığın da kısık gözlerini bana çevirmiş daha da yaklaşmıştı. 'Cevap ver.. param nerde?' Sert bakışlarını gözlerime dikmiş kendinden emin bir ifadeyle konuşmaya başlamıştı. "Toparlayamadım" 'Anlamadım?' "Diyorum ki.. para yok, tekrar edeyim mi? Pa-ra yok" Kahkaha atmaya başlamıştım, ne diyordu bu! nerden geliyordu bu özgüvenli hali.. ah kızım delirmișsin sen 'Ben sana yanlış hatırlamıyorsam bundan önce getirmen gerektiğini söylemiştim fakat sen gene aynı şeyi söylemiştin.. Sana son bir hak verdim ve sen getireceğini dair söz verdin, şimdi para yok diyorsun.. üzgünüm Kim Laura Ya parayı şimdi getireceksin ya da şimdi' "Suç sende değil mi? O kadar parayı nasıl olur da bir ay da ödememi istersin?" 'Hahahaa! Sen.. sen çok tehlikeli bir insansın biliyor musun? Bana söz verdin Laura.. tamam getireceğim dedim anlaştık ve sen o imzayı attın o kadar para alırken iyiydi ama değil mi?' "Bak zaten işimden-" Onu durdurmuș elimle verdiğim sıkıntılı nefes ardından konuşmaya başladım. ' O saçma şeyi biliyorum merak etme.. atıldın degil mi? İşten atıldın çok paraya daha çok paraya ihtiyacın var vesayre vesayre..' bakışları yavaşça yere indiğinde onun aklından geçenleri anında duymaya başlamıştım. "Bu manyaktan nasıl kurtulacağım?" ' Manyak mı.. kırıyorsun beni Laura, ben sadece hak ettiğimi, benim olanı istiyorum ' Bunu yaptığımda başını aniden kaldırmış sinirle gözlerime bakmaya başlamıştı. "Sana kaç defa diyeceğim düşüncelerimi okuma!" 'Ona ben karar veririm.. şimdi ne yapacağız hm? Para var mı yoksa icabına bakacağım' "Yok diyorum seni Tanrının belası herif" 'Peki.. sıra en sevdiğim şeye geldi o zaman' .. 'İşkenceye' Adamlarıma bakışlarım döndüğün de başımla Laura'yı işaret etmiş ardından biraz ilerde ki aracıma doğru gitmeye başladım. Her ne kadar onu bırakmaları için bağırıp çağırsa da bu dediği elbette olmayacaktı Arabaya doğru yürürken bir anda başımın döndüğünü hissetmiştim. Lanet olsun! Bu aralar sıkça oluyordu çünkü insan kanı uzun zamandır içmiyorum. Ve ne zaman araya uzun bir süre koysam böyle oluyordu.. Kendine gel Jeon! Derin bir nefes aldım ve kapısı açılan araca bindim umarım gözlerim kan kırmızısına bürünmemiștir. Yoksa damarların arasından akıp giden o güzel şeyden ötürü aç ruhumu tutamayabilirim.. Sahiden en son ne zaman bir insanın kanını içmiştim? bir yıl kadar oldu sanırım. Gözlerimi birkaç kez kıpraștırdım ve Arabaya binmemek için direnen Laura'ya diktim gözlerimi 'Eğer sen girmezsen ben sokarım seni, ama buda pek.. kibar olmaz biliyorsun telef olan her bir dakikamdan nefret ederim' Sinirle bağırıp karşıma oturduğunda kıkırdadım arabanın hareket etmesi adına komut verdim. 'Gidelim!' "Beni ne zaman bırakacaksın?" 'Hey! daha yeni buluştuk, hemen gitmek mi istiyorsun?' "Dalga geçmeyi bıraksan mı?" 'Dalga geçmiyorum?!' "Ah.. her neyse!" demiş sinirle dışarıya bıraktığı nefesle kollarını bağlayıp başını cama çevirmişti.
Ben de onu süzmeye başladım bu boşlukta. Onu süzerken her seferinde çok geç farkettiğim şeyi yeniden fark ediyordum. O harika bir kadındı. Güzelliği ile her erkeğin başını döndürebilecek olan bu kadın benim karşımdaydı yoksa bu tanrının bana bir lütfü muydu? Onu dalmış seyrederken her zamanki kızgın sesiyle ona dönmüştüm zorla "Beni süzmeyi kesmeye ne dersin?" 'Üzgünüm.. karşımda böyle biri varken o zor' sırıtıp bunları söylediğim de gözlerinden ateş fıșkırırcasına bana bakmaya devam etmişti. 'Tamam kızma Bayan Laura' dedim ve kollarımı kaldırıp teslim olma fifisi verip başımı cama çevirdim. Fakat onun k-kan kokusu burnuma ulaşmaya başlamıştı.. Tanrım! Neden bunu yapıyorsun.. dayanamıyorum. Camı açtım ve esen soğuk rüzgar sayesinde kendimi toparlamaya çalıştım- "Noluyor Bay mafya vampir?" 'B-bișey yok' "Hmhm o yüzden gözlerin kırmızı" Lanet olsun.. zaten dayanamıyordum iyice damarıma basıyordu 'Sana kendim hakkımda küçük bir bilgi minik kız.. eğer gözlerim kırmızıysa bu aşırı kana aç olduğum ve her an etrafımda gördüğüm birine saldırabileceğim anlamına gelir' yavaşça yutkunup başını cama çevirdiğin de ben de sırıtıp başımı cama çevirdim. 'Hızlı sür sende!' Araba hızlandığında derin bir iç çektim ve yolun bir an önce bitmesini bekledim. .. .. .. .. -Laura'dan- Geldiğimiz bu ucu bucağı görünmeyen deponun ortasında bir sandalyeye oturdum ellerim veya kollarım bağlı değildi. Hatta adamları bile yoktu, onları ne zaman görsem hep kapının önünde oluyorlardı. Olduğum yerde içeriye sızan ay ışığı sanki beni ön plana çıkarmak istercesine tepeme vuruyordu. Etrafı süzüyordum tanıyordum ama işte... Ben etrafı süzüyorken Jungkook'un geliş habercesi olan ayak sesleri bu boş ve büyük depoda yankılanmaya başladı. Sadece buda değil di ıslakla eşlik ediyordu kendine. Başımı hafif arkaya çevirip ona baktığım da yüzünde geniş bir sırıtış görmüştüm. Bu adam neden bu kadar tuhaftı? 'Geldiğime göre konuşmaya başlayalım' "Ne konuşacağız?" 'Senden para istemeyeceğim tam tersi kardeşinin için yardım edeceğim. Fakat iki şartım var eğer kabul edersen kardeşinin tüm hastahane masrafları benden Kim Laura' N-ne? Ne diyordu bu adam.. böyle birşey yapar mıydı gerçekten? Fakat.. niye? "Niye böyle birşeye karar verdin birden?" Kollarını iki yana açmış bana yaklaşmıştı 'Paramı veremeyeceğin ortada.. öldürsem, açıkçası kendimi asla affetmem.. Senin gibi güzel bir kadın bence yaşamalı diye düşünüyorum' "Ne o Aşık mı oldun yoksa?" 'bilmem, Daha belli değil' " Aşıksın diye var sayarak senden şartları istiyorum" 'Birincisi.. benimle çalışacaksın yardımcım olarak' 'ikincisi.. Kanını içeceğim' Bunu duymam ile anında oturduğum sandalyeden kalktım ve şaşkınca ona bakmaya başladım. Ciddi miydi bu adam? Gözüm, göz bebeklerine kaydığın da ciddi olduğunu anlamak zor değildi gayet ciddiydi. Lanet olsun! Kimlere bulaştım ben "Ne dediğini duyuyor musun? Benim kanımı İçmek ile öldürmek arasında ki fark ne?" 'Tıck.. tıck öyle deme birkaç damla çekeceğim, biraz sarhoş olursun sadece *birkaç dakikalığına*' "H-hayır sana inanmıyorum" 'Laura.. sana çok güzel bir seçenek sunuyorum, kardeşin yaşayacak işte.. kardeşin için bir Mafya'dan borç alacak kadar cesaretlisin ama-' "Aynı şey değil!" 'Peki.. o halde paramı da istiyorum şuan, ya borç sefillik ve bence senin için en acısı kardeşinin olmadığı bir hayat ya da..' Tanrım! Evet haklıydı ya onun dediğini yapacak en azından kardeşimi yaşatacaktım ya da kardeşimin hayatına bunu mál edecektim. Derince yuktunup gözlerimi ona diktiğim de teninin normalden daha da beyazlaștığını hatta bir elmas gibi parladığını görmüştüm. Gözleri kırmızının en koyu tonlarını alırken düşüncelerimi okumuş olacak ki bana yaklaşmaya başlamıştı. Doğru mu yapıyordum yanlış mı? Ne önemi vardı? Eğer sözünü tutarsa sorun yoktu- 'Merak etme güzel kadın, sözümü tutacağım' ✴️✴️✴️✴️✴️✴️✴️✴️✴️✴️ Gözlerimi büyük bir yorgunlukla açtığım da etrafı bulanık bulanık görüyordum. Her ne kadar netleşmesi adına birkaç kes kırpsam da düzelmiyordu Gözlerim ile etrafı süzmeye çalışırken buz gibi bir elin, elimi kavradığını hissetmiştim. 'Hareket etme ve kendini zorlama' "N-neden heryer bulanık?" 'Bedenin ısırmasının etkisiyle yorgun düştü birkaç dakikaya toplanır.. o yüzden gözlerini kapa ve dinlen' Başımı sallayıp dediğini yaptım ve gözlerimi kapattım. Yeni uyanmış olduğum halde sanki hiç uyumamış gibiydim.. Gözlerim kapanıyordu, ancak kapanmaya yakın şu sözleri işitmiștim. 'Evet çocuğun ilaçlarını alın.. adını verdiğim o doktoru bulun kesin, alanında en iyisi olduğunu çok kez duydum' 'Tamam kapat' Sözünü demek tutmuştu.. kardeşim ölmeyecekti, hep benimle kalacaktı. Biz birbirimizden ayrılmayacaktık asla "T-teșekkür ederim" Gözlerim kapanmadan önce son kez bunlar ağzımdan çıkmış ve karanlığa gözlerimi kapatmıştım. Fakat bedenim uykuya teslim olmuş olsa bile de, beni kolları arasına alan o güçlü bedeni hissetmiştim. thendss ✴️ like : 90 abone :2,225
Woww muhteşem kesinlikle devamı gelmeli yani özel bölüm olarak bence devam ettirmelisin çünkü devamını çok ama çok merak ediyorum (lütfen yappp noluuur :(()
Bak senin kurgularında en sevdiğim şey uzun yazman.Bazen rastgele bi kurgu okuyorum on cümle ile final yapıyorlar.Cidden deliriyorum aksmsm Ama sende o sorun yok😁🦋
çünkü aklıma bunun ile ilgili pek bişey geleceğini zannetmiyorum Ve klasik de olmasını istemiyorum, mafyaydı kız başta onunla. olmak istemedi işinden dolayı sonra fln hep aynı olmasındansa böyle bence daha iyi :)
![[Tb] Vampir Mafya, Ceza Olarak Kanını İçmek İster / Jungkook ile hayal et](/img/logo.svg){kind=logo}
