Tuğrul Bey rahat batması içinde ekonomik olarak kendinizi kurtarmış olmanız gerekiyor. Muhtemelen işinizi bıraktıktan sonra ömrünüz boyunca para kazandıracak bir iş yapmasanız bile bir zorluk yaşamayacaktınız. O yüzden şöyle şeyleri sizin hayatınıza yakın insanlara satın.
Yahu adam çalışmış kazanmış, belli ki iyi bir geçmişi de var. Rahat batmasından kasıt, oturup yatabilirdim burada bu programı yapıyoruz diyor. Benmi yanlış anlıyorum?
İyi de sizin ekonomik olarak kendinizi kurtaramamış olmanız Tuğrul beyin suçu değil ki. Bu agresif tutumunuzun geriye kalan tek sebebi haset ve kötü niyet gibi görünüyor. Size uymadıysa izlemezsiniz ve mesele kapanır. Ferrari alacak param yok diye üreticisini, satıcısını veya alıcılarını ' sizin tuzunuz kuru tabii' diyerek suçlamak kadar yanlış ve kötülük dolu.
İlker Bey, olduğunuz gibi olmaya, bildiğiniz gibi yapmaya, sevdiğiniz konularla ilgilenmeye devam edin lütfen. Güzel bir podcast olmuş. Tebrikler & Teşekkürler...
İlker Canikligil’i çok severdim. Boş bir sevgi olmadığını anladım bugün. Sen bir pırlantasın. Başarıların daha da büyüsün. Umarım zengin de olursun, çünkü hakediyorsun.
İlker hocam sizin pesimistliğiniz bana terapi oluyor. 'Güzel fikir ama tutacağını sanmıyorum'dan beri gülmeden dinleyemiyorum. Pazarlama Stratejistlerinin hedef olarak insan psikolojisini belirlediği günden beri, insanın kendisiyle toksik bir ilişkisi var. En birinci... en başarılı... mükemmel hayat... Vaat edilen mükemmel streotip insanın olmadığının her fırsatta altını çizmeniz benim terapilerimden biri, çok teşekkür ediyorum.
Evrensel kanal deyince aklıma Ruhi Çenet geldi. Küçükler ve gençler izlesin diye korku hikayeleri anlatan bir kanal olarak başlayıp, 15-20 dilde yayın yapan ve çok ciddi global izlenmeye sahip belgesel kanalına dönüştü. Mesela Türkiye'de Ruhi Çenetin bu global başarısını konuşan kimseyi görmedim. Bence halk olarak başarıları daha çok konuşup teşvik etmeye ihtiyacımız var.
İlker hocam algoritmayi kullanmak istemiyor ama örneğin Nevzat Kaya hocanın programinin Türkiye dışında hangi ülkede ilgi çekeceğine bakılıp, artık hangi ülkeyse o ülkenin diline çevrilebilir alt yazılar konabilir. Belki bu şekilde bazı denemeler yapılabilir. Hiç belli olmaz beklemedikleri bir ülkede tüm kanal olmasada çeşitli programlar ün kazanabilir. Bu arada harikaydi çok teşekkürler
44:36, six feet under aklıma geldi. orada ruth, kızına aynen bu minvalde şöyle der: "I pity you, Claire. You are under the mistaken impression that life owes you something. Well, you're in for some very harsh surprises."
31:41 için konuşuyorum , Flu biz de en çok izlenen , göz önünde ki kanallardan. Ama ABD trend de bu tip bir kanal goremiyorum . Yale Courses mesela 30 k fln , yani başarınızı ve halk olarak ilgimiz önemli tutulmalı diye düşünüyorum
Her sey eyvallah iyi guzel hos da, Ilker Canikgil'in Turkce'nin guzel konusulmasi ve ulkemizdeki standatlarin yukseltilmesi ile ilgili destekledigim hayalleri var iken yine de yillardir "Turcedeki ezilmeden seslendirilmesi gereken sesleri ezerek konusan" kizla Flu TV'de calismaya devam ediyor olmasi kendisiyle asiri celisiyor. Oksimoron gibi ama daha cok dedigi ile yaptigi birbirini tutmamak gibi de...
Gerçekten ESG nin arkasından bu kadar konuştuğuna göre seninle olmazmış.Olmadı ayrıldık diyebilecekken uzattın nedense.. 50 lerde doğanların maruz kaldığı ve alışmak zorunda kaldığı durumları düşününce akıl sağlıklarının yerinde olması bile ....
