Hocam sizin videolarınızı izlemek gerçekten rahatlatıyor beni çocukluk travmalarım mahvediyor ya atlatırım inşallah 😊 travmalar ile ilgili video gelebilir mi hocam
Küçük yaştan beri ailemi kaybetme korkusuyla yaşadım 22 yaşındayım ve bu kaygı beni öldürecek gibi hissediyorum insan ilişkilerimde beni o kadar yoruyor ki insanları kendimden uzaklaştırıyorum aile evinden uzaklasamiyorum nasıl kurtulacağım Bilmiyorum ama boğuluyorum
Sezil Hanım,öncelikle bu değerli bilgiler için teşekkür ederiz. Şunu merak ediyorum,bir anne neden sebepsiz yere daha bebeklikten itibaren kızını sevmez yok sayar ve kızı büyüyüp genç kız olunca neden rekabete girer? başkalarına ve başkalarının kızlarına adeta melek gibi ama kendi kızına karşı merhametsiz sevgisiz sürekli bilinçli can acıtma modunda ve bundan keyif alıyor. Bu durum hakkında ne dersiniz tam narsist anne özellikleri evet peki biz kendimizi nasıl koruyabiliriz?
Merhaba, aslında videoda tam da bu sorduklarınızı anlattım: annenin kızını sevemiyor oluşunu, rekabete girişini, başkalarına iyi davranıp kızına kötü davranışının sebebini... Sadece narsisistik anneler bu şekilde davranmazlar, önemli olan ne yaptığımız değil hangi motivasyonla yaptığımız. Etiket koyduğumuzda, anlamanın önüne geçiyoruz. O yüzden önerim etiketlememek:) siz kendinizi nasıl koruyabilirsiniz sorusunun cevabı şu: Anneyle bunu sakin bir dille, anneyi eleştirmeden, suçlamadan, onunla duygularınızı paylaşmak. Konuşmaya çalışmak. Çünkü eleştirdiğimiz veya suçladığımız kimse bizi dinlemez, kendisini savunmaya odaklanır. Ama derseniz ki konuşmamın imkanı yok, o zaman mesafenizi koruyarak… anne hayatımızın çok kilit bir noktası. İşte, aşk veya sosyal ilişkilerde, parayla olan ilişkimizi bile etkileyebiliyor. O sebeple imkan yaratabilirseniz terapist eşliğinde bunların üzerinde çalışabilirsiniz.
Sezil Hanım, her zamanki akıcı anlatımınız ve hepimizin ihtiyaç duyduğu hayatın çok içinde ama kritik konulardaki videolarınız sayesinde hem çevresel hem öz farkındalığımız artıyor. RU-vid'a gelmenize çok sevindim!
Hele üniversiteli kızlar evli ve yaşlı adamlara evlenmesini kabul etmesinden nefret ediyorum o kızlar alçaktır başkasının yuvasını yıkmaya çalışıyorlar😮
Tabii çekerim. Merak ettiğiniz noktalar var mı ? Ya da izin verebildiğiniz kadar paylaşmak ister misiniz aitlik ile ilgili ne hissediyorsunuz kendinizde
Ben mesela sürekli iş değiştiren, arkadaş ortamı değiştiren, yaşadığı şehiri,evi değiştiren bir yaşamım var ve hem yorucu hemde aynı yerde kalmakta sıkılıyorum yorulmuş, sanki oradaki zamanımı tamamlamış gibi hissedip gitmek istiyorum
Bazı erkekler evdeki hanım değerini kıymetini bilemez duyarsız davranır amaç burada hanım değerini kıymetini bilmek bu konu ayet ve hadisler var seni mutlu etmeyen kişiyi hayatından çıkarır mutlu edecek hanıma yer açar, sağlıklı mutlu huzurlu yuva kurmak için hanımlar için..
Gecmişten gelen yaşadığımız gecırdıgımız rahatsızlıkları düşünmek , ıyı olmamıza ragmen stres yapmak “ ya olursa , ya tekrar yaşanırsa” bunlar olunca anı yasayamıyor. Duygular tetıklenıyor bir film veya bir dızıde bile benzer tramvayı gördüğümüzde..
Bu rahatsızlıkla zamanında başa çıkabildim mi ? Eğer o gün başa çıkabildiysem, şuan deneyimlemiş olduğum halimle daha da iyi başa çıkabilir miyim ? Geçirdiğiniz rahatsızlık sizin bugününüzü yoracak kadar hayatınızın içindeyse, sürekli tetikleniyorsanız, bir terapist ile üzerinde çalışmak hayat kaliteniz, huzurunuz için iyi gelebilir. Zaten bu denli aktifse, size bir şey söylemeye çalışıyor olabilir, terapinizde alt metnini anlamaya çalışabilirsiniz.
Kaçıngan bir insan konfor alanından çıkıp insana derinden bağlanmak istiyorsa kaygılı bir insana dönüşüyor. Çünkü seçtiği de kaçıngandır. Bu yüzden de kendi silahıyla kendisini öldürüyor. Ne için? Sevgi için. Bir tutam için..
yakınlasmak bağ kurma ihtiyacım var evet ilk aylar çok güzel gidiyor her sey ama sonra bir seyler oluyor ben farkına varmadan ve kendimi çekmeye başlıyorum. sabote ediyorum. 1 hafta boyunca stres içinde yasadım uyuyamadım yemek yiyemedim kendimi anlayamadığım için. Onu cok seviyorum evet ama işte o bağın güclendiğini derinlestiğini anladığım an ya da bana bağlandığını cok sevdiğini anladığım an bir uzaklasmaya giriyorum kendi içimde. Derin ikişkiler beni korkutuyor. Bende ayrıldım hiç istemeyerek suan pismanım evet belki ilişki içindeyken çözülebilcek bir seydi bu bağ kurma ama ben konfor alanıma geri dönmeyi tercih ettim. Şimdi tekrar yazsam olsak yine aynı seyler mi olcak ben yine streslencek miyim kacıcak mıyım bilmiyorum. Ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Hem aile ilişkikerimde hemde gecmis romantik ilişkilerimde üzerimde kalan bir sey var ve bunların yükünden kurtulmak istiyorum . bir insana kendimi tam olarak vermek bağlanmak onu her seyimi ortaya koyarak sevmek istiyorum. Ama işler ciddiye binince kacıyorum bağ güçlencek diye. Eski sevgilimle tekrar bir arada olmak istiyorum evet ama onu ya tekrar üzersem ve iyileşemezsem ona umut veririm diye düşünüyorum ama iyi de olabilirim evet bu da var. bilmiyorum ya cok karısık her sey. cevap verirseniz cok sevinirim💗🌻
Hocam 3-6 yaş arası dönemin ismi çok berbat. Tabii ki bu kavramı siz çıkarmadınız bunu biliyorum ama çok rahatsız edici bir kavram. O döneme psikologlar derneği tarafından yeni ve daha güzel bir isim verilse keşke.
🤩Arkadaşlar müjdee...🌟Hz Mehdi Aleyhisselam'ın zuhuru çok yakın. 👑 ÇOK YAKINDA Tüm dünyaya sevgi, barış, kardeşlik, dostluk, güven, huzur, zenginlik, rahatlık, özgürlük, iyilik, bilim, sanat, kalite hakim olacak. 😌Kadınlar güven içinde yaşayacaklar, büyük saygı ve hürmet görecekler. 😎Gençler en iç açıcı, keyifli sevgi dolu bir aydınlığa kavuşacaklar.🤗Çocuklar için cennet gibi bir dünya geliyor..😇Yaşlıların korktuğu, huzursuz olduğu hiçbir konu kalmayacak. 📖Herkes kendi dinini özgürce yaşayacak. 🤲Mutlaka dua edelim..Allah bir an önce Hz Mehdi'yi ortaya çıkarsın, bizleri hayırla Hz Mehdi'nin muhteşem günlerine ulaştırsın inşaAllah. 🤲
İlişkiyle bozulan ilişkiyle düzelir. Güvenebileceğiniz bir terapist ile güvenli ilişki kurabilirseniz, dış dünyada da rahat hissedebileceğiniz güvenli ilişkiler için kapı aralanabilir.
hayatımda kendim hariç kimseyle derin ilişkiler kuramadım. ailem, arkadaşlarım veya duygusal bir ilişkide. hiçkimse gerçek beni tam anlamıyla tanımıyor, bilmiyor. kendimi açamıyorum. ilişkinin derinleşme ihtimalini hissettiğim an kaçıyorum. korkuyorum. derininde neler yatıyor hiçbir fikrim yok fakat çok fazla yoruldum
Bir ötekiyle daha önce derin ilişki kurmadıysanız, bu demek oluyor ki bir ötekiyle derin ilişki eşittir belirsizlik. O belirsizliğe rağmen o ilişkide durmaya çalışmaktansa kaçmak daha konforlu duyuluyor.
@@psikolog.seziltombul çok teşekkürler cevabınız için. daha önce deneyimlemediğim için belirsizlik korkum var sanırım evet. konfor alanından çıkmak şart
Benim ilginç bir sorum olucak iyi birini kendimize layık göremiyorsak Peki isteyip ama bana da bu kadar iyi biri ne biliyim fazla bana bu insan diyorsak ?😞
@@psikolog.seziltombul bende olmayan şeylerin onda olması durumu aslında daha sosyal daha maddi olarak iyi ailesiyle daha iyi vs ve onunla olursam eziklik ve aşağı konumda olmayı her seferinde hissederim hele ki ayrılmışsak zaten ben ona uygun değildim zaten daha iyilerine layık ve keşke barışsak arasında gidip gelen sorular 😓
Kadın için bilinçli tercihler değil diyorsun. Beyler bilinçli kadınlarla ilişki kurun. Toplumun yapısını bu kadar dejenere edilmesinden ve normalleştirilmesinden tiksiniyorum.
Bağlanma stillerimiz, doğduğumuz evdeki ilişki dinamiklerimizle oluşuyor, şekilleniyor. İlişki ile bozulan ilişki ile iyileşir. Güven duyduğunuz bir terapist ile sağlıklı bir ilişki, dış dünyadaki ilişkilerinizde de sağlıklı bir zemin yaratmanıza kapı aralayabilir.
Bazen öyle hissederim. Ama hep değil. Çünkü birine ya da bir şeye tutunma ihtiyacı o şeye bağımlı hale geldiğim anlamına geliyor. Bu da kaybetme kaygımı tetiklediği için tercih etmeyeceğim bir şey. Çünkü bu bana çok huzursuz hissettiriyor. Sanki ters giden bir şey varmış gibi. Sanki olan şey aslında "olması gereken şey" değilmiş gibi ve ben kendime yabancı hissetmeyi sevmiyorum. Ama... Video etrafımdaki birini daha iyi anlamlandırmamda yardımcı oldu. Rica etsem, öfke problemi olan ve bizim de samimiyetle sevdiğimiz insanları nasıl daha iyi anlayabileceğimiz ve onlara nasıl yaklaşmamız gerektiği hakkında da bir video çeker misiniz? Çünkü toplumda çok fazla öfkeli insan görüyorum artık. Elbette bunun çağın getirdikleri, ülkemizde ekonomik ve siyasi koşulların yarattığı zorluklar ve insani ilişkilerin yozlaşması gibi birçok faktörle ilgisi olabilir. Ancak nadiren öfkelenen biri olarak, öfkelendiğim sayılı zamanlarda gördüm ki, -sinirden farklı olarak- öfke duygusal temelli bir tepki. Bir insanın başka bir insanın gerçeğini algılayabileceğini düşünmüyorum. Bu bağlamda insan insanı bütünüyle anlayamaz. Ancak hemen her insanın hayatında en az 1 kez deneyimlediği duyguları anlamaya çalışırsak, o insanı ve çevremizi de daha iyi anlamlandırabiliriz diye düşünüyorum. ( Duyguların deneyimlenmesi her insanda kendine özgü olsa da, hepimiz bir şekilde bu duyguları tanıyoruz. İfadesi ve ruhumuzdaki yansımaları farklı olsa da, sevincin dili aynı, kederin dili aynı.) Bu yüzden olumlu duygularda olduğu gibi, öfke, acı gibi olumsuz deneyimlerde de, doğrudan insanın kendini anlayamasak da, duyguların kendisini anlamlandırmaya çalışırsak, o insanı anlamaya da yaklaşmış oluruz. Biliyorsunuz, bu çağın en büyük sorunların birisi, insanlaron birbiri ile samimi bir bağ kuramaması. Çünkü birbirimizi görmüyoruz. Görebilmek için, ilk önce hem kendi duygularımıza hem de bizden bağımsız olarak "öfke, korku, kaygı, mutluluk, sevinç gibi duyguların ne olduğuna" âşinâ olmamız gerekiyor. Öteki türlü, acı çeken bir insanın acısını alamıyorsak, onu bitünüyle görmezden gelmeyi tercih ediyoruz. Çünkü ağlayan, acı çeken, öfkeyi bir iletişim dili haline getirdiği için nefretini de sevgisini de öfkelenerek kusan bir insanla karşı karşıya geldiğimizde, bununla nasıl başa çıkacağımızı bilmiyoruz. ( Öfkeli bir insan karşısında pasif agresif bir tavır içinde olan -ısrarla susan ve bunu bir savunma yöntemi olarak kullanan- birçom insan gördüm. Oysa ben zaman zaman bunun da yıkıcı bir tavır olabileceğini düşünüyorum ve insani ilişkilerde yapıcı olmanın peşindeyim.) İşte, bir özeleştiri tapmak gerekirse, benim de, ( belki karakterim gereği sakin biri olduğumdan, belki de bilinçli bir şekilde öfkelendiğim anlarda bastırmak yerine nedenini anlamaya çalıştığımdan kontrollü bir birey ortaya çıkmasından) en büyük eksikliğim öfke duygusunu anlamak oldu. Öfkeli bir insan gördüğümde durup sakinleşmesini beklerim. İlk önce ona tepki vermek yerine, söylediklerini anlmaya çalışır ve sakin bir ses tonu ile iletişim kurmaya çalışırım. Eğer bu da mümkün olmuyorsa, işte o zaman kendiliğinden sakinleşmesini bekler, bu öfke patlaması sonrası kırıldığı ya da kızdığı şeyler hakkında ona kendini ifade etme fırsatı verip aynı noktaları kendi açımdan da açıklarım. ( Fakat bunu, herkesle uygulamak mümkün olmuyor. Çünkü bir insan öfkeyi bir iletişim dili haline getirmişse, öfke krizi sonrası sakinlik anında da kendini nasıl ifade edebileceğini maalesef ki bilmiyor. Burada birbirini gerçekten seven ve kaybetmek istemeyen iki insan gerekiyor. Çünkü karşılıklı yapıcı adımlar gerekiyor. Özellikle de söz konusu öfke ise... Çünkü bence öfke negatif duygular arasında en yıkıcısı, en şiddetlisi... Belki de öfkeyi anlamlandırmakta bu yüzden bu kadar zorluk çekiyorumdur. Yıkmak benim ruhuma çok ters. :) İşte bunun bir sonucu olarak, tartışmalardan çok zevk alsam da, kavga eden iki insan görürsem o ortamdan uzaklaşır sanki böyle bir şey hiç olmamış gibi yaparım. ( Bu bana iyi bir akademik potansiyel vermekle beraber, aslında kavgadan kaçtığımın, bunun benim için dayanılamayavak derecede stres verici bir şey olduğunun ve topu göğsümde bu yüzden yumuşattığımın farkındayım. Ki bunu itiraf etmek oldukça güç olsa da... ) Elbette bunlar toplum içinde 3. Kişilerle deneyimlediğim, gözardı edilebilecek şeyler. Ancak öyle anlar oluyor ki, bu "öfkeli insan" figürü hayatımızda en sevdiğimiz kişilerden birisi olabiliyor. ( Görmezden gelemeyeceğimiz, bunu hayatımdan çıkarayım da yenisini alayım diyemeyeceğimiz kişiler ) Öfkeli ama onu seviyorsun, iletişim problemleri var ama onu seviyorsun, seni yakıp yıkıyor ama onu seviyorsun. En önemlisi, o da seni seviyor. Sakinlestiği zaman yaptiklarindan pisman oluyor ve gönlünü almak icin uğraşıyor. Bu sürekli tekrar edip duran bir kısır döngü olsa da, gönlünü alma çabası ve içten üzüntüsü nedeniyle seni samimiyetle sevdiğine eminsin. Buna karşın senin de bir tahammül sınırın var ve zaman zaman sınırlarının ihlal edildiginin farkindasın. Ancak o insana objektif bir sekilde baktiginda, "o insandan kendini duzeltmesini istesen bile bunu yapamayacaginin" cunku kendi ustunde artik o kadar da iktidar sahibi olmadiginin, her ne kadar kendisi de kendi halinden memnun olmasa da, kendini degistirmeye muktedir olmadiginin yani ofkesi konusunda oto kontrolunu kaybettiginin farkindasin. ( Burada bahsettigim kisiler, art niyetli değiller. Cünkü yikici davranislarini ofkesini bahane ederek karsi tarafa karsi bir silah olarak kullanmiyorlar.) İnsani iliskileri inceledigimde, toplumda bu sekilde pek çok insan, hatta pek cok çift görüyorum. Bu bir insana is hayatinda ya da aile hayatinda maruz kalmak zorunda isek, kendimize zarar vermeden onlara nasil iyi gelebilir ya da onlarin gercegini nasil daha iyi görebiliriz? ( Bunun bir sorun olduğunun farkındayım ve bu sorunu benim cozebilecegimi dusunmuyorum. Amacım başks bir insanin sorununu çözmek degil. Çünkü bence hiçbir birey bir başka insanın ruhsal sorunlarını çözmeye muktedir değildir. İnsan zaman zaman kendi kendini bile değiştiremiyorken, bir başkasını değiştirme fikri - hem de onun haberi bile olmadan- , romantik bir bir hırs olmaktan öteye geçmez. Ben insani ilişkilerin elimde olan -kontrol edebileceğim kadar- kısmıyla ilgileniyor, hem hayatı hem insanları hem de bu ikisi aracılığı ile kendimi nasıl daha iyi anlamlandırırım bunu anlamlandırmaya çalışıyorum. Daha da önemlisi, sevginin, yapıcı olmanın, birbirine içtenlikle bağlı iki insan arasında pek çok şeyi tamir edebilecek bir güç olduğuna inanıyorum. Bütün yaraları sevgi açıyorsa, bütün yaraları da sevgi kapatır. Ama sevgi bile, ancak şifa bulmak isteyen için şifalıdır. "İnsanın acısını insan alır." Diyor şair. Çok haklı. Çünkü insana acıyı da, bizatihi insanın kendisi verir. Öyleyse, içten bir sevgiye, anlayışa, görülmeye, olduğumuz gibi kabul edilmeye aç olduğumuz şu dönemde, ilk önce kendimiz bu meziyetlere sahip olmalıyız ki, insanlardan da talep etmeyi kendimizde bir hak olarak görebilelim. ( Ama ilk önce benim bunun için öfke duygusunu anlamlandırabilmem gerekiyor. Ki bir gün öfkelenirsem ya da bu tip bir insanla çok yakın ilişki kurmak zorunda kalıp ondan vazgeçmeyecek bir kararlılıktaysam, hem onu hem de kendimi daha iyi anlamlandırabileyim. Hayat bir yolculuk ve bence insan için, her şey insan için... İnsan ruhu da karanlık bir dehliz. İnişleriyle çıkışlarıyla insanız. Tek bir duyguda stabil bir şekilde devam edebiliyor olsaydık, insan olmamızın da bir anlamı kalmazdı diye düşünüyorum. İnsanı insan yapan budur. Bu gün öfkeli değilsem, bu yarın da olmayacağım anlamına mı gelir? Hayır. Çünkü görüyorum ki: her zaman olmasa da çoğu zaman, bu günün nankörleri geçmişin vefâkârları idi, bu günün öfkeli insanları, geçmişte ve halihazırda ikili ilişkilerinde fazla özverili olan ve beklentilerinin altında kalan insanlardı. Bu da bana gösterdi ki, insandaki bir duygunun zıttına evrilmesi küçücük bir an meselesidir... *Ucunu bucağını göremediğim ve yazarken de nereye gittiğini öngöremediğim bu yazıyı buraya kadar okumak nezaketini gösterdiyseniz, sabrınız ve özveriniz için ayrıca teşekkür ederim. 🌸 Henüz dün keşfettiğim kanalınızı, merak ve ilgi ile takip ediyor, gelecekte büyük kitlelere ulaşmanızı temenni ediyorum. Her şey, kalbinizden geçtiği gibi olsun. Güzel insanlara denk gelin, güzel insanlar da sizi bulsun. En içten sevgiler... Allah'a emanet olun. 🤗
Merhaba, kendi pencerenizi paylaştığınız için teşekkür ederim 🙏🏾 sevdiğiniz, öfkeli birine nasıl yaklaşılması bunu merak etmişsiniz. Bir ötekini anlamanın yolu her zaman kendimizi anlamaktan geçiyor. Siz onun yerinde olsaydınız size nasıl yaklaşılmasını isterdiniz ? Güzel dilekleriniz için de çok teşekkür ederim 🙏🏾♥️