• Dişler nasıl fırçalanm...
Diş taşı temizliği, usulünce, yapılması gerektiği şekilde yapılan her tedavi gibi, zararlı değil bilakis çok faydalıdır. İlk olarak ;
Diş minesi vücudun en az su içeren ve sonuç olarak da en sert dokusudur ve bir çok insanın düşündüğünün aksine kolay bir şekilde çizilip kırılacak bir malzeme değildir.
Biz diş hekimleri bile çeşitli durumlarda mineyi kesmemiz gerektiğinde ancak elmas uçlu frezler kullanarak kesebilmekteyiz.
İkinci olarak ise diş taşlarını uzaklaştırmak için kullanılan aletler bu amaca uygun olarak tasarlanmış ve şekilleri ve sertlikleri de buna göre belirlenmiştir.
Üçüncü ve son olarak da, diş hekimleri bu amaca matuf olarak üretilen gerek el aletlerini gerekse ulltrasonik aletleri , diş ve diş eti dokusuna zarar vermeden temizleyecek şekilde kullanabilmek için eğitim almışlardır.
Bu yüzden çok net olarak ve gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki işin ehli bir diş hekimine yaptırdığınız sürece kesinlikle diş taşı temizliğinden zarar görmezsiniz, aksine fayda görürsünüz ve rutin olarak belli aralıklarla yaptırmanızı mutlaka öneririm.
Şimdi de diş eti hastalıklarının nasıl oluştuğunu ve neden düzenli temizlik yapılması gerektiğini anlamak için biraz sağlıklı diş eti dokusunun nasıl olduğundan bahsedelim. Sağlıklı bir diş etinin gözle görülebilen 3 özelliği vardır :
1. Rengi gül kurusu pembe renktir
2. Yüzeyi portakal kabuğu gibi hafif pütürlüdür.
3. Dişle birleşen kenar kısımları şiş değil, bıçak sırtı gibi sonlanır.
Bir çok insan dişlerin çürüklerden dolayı çekildiğini düşünür fakat diş çürükleri çekim sebepleri arasında çok altlarda yer alır. En sık diş kaybına sebep olan durum diş eti hastalıklarıdır. Dişin etrafındaki destek doku kaybolunca diş sallanmaya başlar ve diş sapasağlam bile olsa çevresindeki dokular hastalıklı olduğu için çekilir. Peki bu durum nasıl oluşur?
Diş ve diş etinin birleşim yerinde küçük bir boşluk vardır ve bu kısıma diş eti cebi ismi verilir. Sağlıklı bireylerde bu cebin derinliği genellikle 1-2 mm kadardır, bazı durumlarda da 3-4 mm ye kadar normal kabul edilebilir. Bu cebin altında 1 mm lik "epitel bağlantısı" dediğimiz zayıf bir bağlantı, onun da derininde "bağ dokusu bağlantısı" dediğimiz biraz daha güçlü bir 1 mm lik bağlantı vardır. Bunun da altında ise dişi yerinde tutan çene kemiği mevcuttur. Bu yapının korunması ve devamlılığı, dişeti sağlığı için çok önemlidir. Diş eti cebini oluşturan 1 mm serbest diş eti, 1 mm epitel bağlantısı ve 1 mm bağ dokusu bağlantısı, toplam 3 mm lik bir yapı oluşturur ve bu yapıya "Biyolojik aralık" denir.
Peki diş eti iltihabı ve diş eti kayıpları neden olur?
Öncelikle diş etinin birincil düşmanı diş plağıdır, yani yiyecek kalıntıları ve bakterilerin oluşturduğu diş yüzeyine yapışan ince biyofilm tabakasıdır. Diş üzerindeki bu plak uzaklaştırılmazsa, diş eti de buna reaksiyon verir ve pembe görünümlü keratin yoğunluklu yüzey epiteli bozulur ve kanamalı kırmızı bir hale gelir. Bu da diş eti iltihabı nın ilk aşaması olan "Gingivitis" dir ve ilk farkedilebilir belirtisi de diş eti kanamasıdır.
Diş yüzeyini kaplayan plak, fırça ve diş ipi kullanımıyla hala uzaklaştırılmazsa, tükürüğün içerisinde bulunan bazı mineraller yumuşak plak üzerine çökelir ve taşlaşır. Sonuçta diş taşı dediğimiz sert eklentiler diş yüzeyini kaplar, diş etini sürekli irrite eden bir bakteri kaynağı oluşturur. Bu aşama, artık sadece diş etinin yumuşak kısmının değil alttaki kemiğin de içine dahil olduğu bir iltihabi durum olan "Periodontitis"tir. Diş eti bu durumda iki türlü cevap verebilir : Ya tamamen alttaki kemik ve bağ dokusuyla geri çekilerek diş taşından uzaklaşır ve kendine yeni bir güvenli biyolojik aralık oluşturur, ya da üstteki diş etinde çekilme yokmuş gibi görünüp alttaki kemik ileri seviyede eriyerek derin diş eti cepleri oluşturur. Her iki durumda da gereken müdahaleler yapılmazsa bu kayıplar sürekli ilerler ve en son diş sallanmaya başlar, bu aşamada artık çekimden başka yapacak bir şey kalmamıştır. Bu aşamaya gelmemek ve diş çekimi veya ileri seviye diş eti cerrahisi işlemlerine maruz kalmamak için almanız gereken iki basit önlem vardır ki birincisi hepinizin tahmin ettiği gibi diş fırçalama ve diş ipi kullanımıdır. Bu konuda daha teferruatlı bilgi için rutin ağız bakımı videomuzu izleyebilirsiniz, ikincisi de diş hekimine düzenli aralıklarla gidip profesyonel diş temizliği yaptırmaktır. Diş taşları tükürüğün içindeki minerallerin yumuşak plak üzerine çökelmesi sonucu oluştuğu için, çoğunlukla büyük tükürük bezlerinin ağıza açıldığı yerlerde, yani alt ön dişlerin arka tarafında ve üst azı dişlerinin yanağa bakan tarafında oluşurlar. Diş eti sağlığınız ve hatta genel vücut sağlığınız için diş taşlarının mutlaka temizlenmesi gereklidir.
Diş eti kayıplarının tek sebebi her zaman sadece diş taşları değildir, kenarları uyumsuz yapılmış kaplama ve dolgular da diş eti rahatsızlıklarına sebebiyet verebilir. Kaplama veya dolgular yapılırken her aşamada diş etinin biyolojik aralığına saygılı olunmalıdır.
12 сен 2024