Bu platformdaki konuşmalarınız gerek canlı gerekse sonraki zamanlarda çok çok faydalanılarak izleniyor. "insan çalışmalarını birilerine anlatmak, konuşmak istiyor" diyorsunuz. Ben biliyorum ki bunları paylaştığınızda yeterince anlayıp değerlendirebilecek pek çok kişi aşağıya yorum yazmadan sizi sonuna kadar dinliyor.❤❤❤❤❤
Kıymetli hocam izledik Ve tabii ki sadece izlemekle kalmayıp dinledik emekleriniz için çok teşekkürler Var olun sağlıklı sıhhatli günleriniz olsun ve daha nice nice sözleriniz olsun. Değerli Büyüğüm Ben 53 yaşındayım din görevlisiyim Hatta 15 yıl İstanbul Fatih Camii'nde görev yaptım artık yakında emekli olacağım son 5 yıldır memleketimde görev yapıyorum 2010 yılından beri okumaya araştırmaya başladım İslam düşünce sistemi tefsir kelam hadis tarihi alanında epeyce hatırı sayılır okumalar yaptın yaptım felsefe alanında da işte ucundan kenarından hala okumalar yapıyorum yapıyorum Tabii edebiyatla da tanıştım klasiklerden bazılarını okudum Hala da okumaya devam ediyorum Tabii ki bu okumalar bende birtakım Düşünsel kırılmalar oluşturdu sizi çok çok iyi anlıyorum ve pandemi döneminden beri konuşmalarımızı kaçırmamaya özen gösteriyorum kaçırdığım olursa da sonradan izliyor ve dinliyorum sohbet etmek maksadıyla bazı insanlarla ucundan kenarından bazı şeyleri konuştuğum için başıma gelmeyen kalmadı BİMER'e cimer'e kadar şikayet edildim Bunu niye söylüyorum sizi çok iyi anladığımı belirte bileyim diye. Bir sürü felsefeci var ben onlara sizin kadar rağbet etmiyorum Neden biliyor musunuz Siz bizim mahalleden olduğunuz için bana çok daha iyi geliyorsunuz Ve benim gibi bir çok insana da öyle. En büyük isteklerinden bir tanesi bir gün sizinle bir yerde oturup çay içebilmek Umarım bu isteğim gerçek olur bir gün. Değerli hocam haklarınızı helal ediniz ömrünüz bereketli sözleriniz tesirli ve daim olsun. Kıymetli üstadım Bu arada sizin yazmış olduğunuz Kur'an'ın anlamı ile ilgili Kitaplarınızı da bundan 6 yıl önce okumuştum. Çok istifade ettiğim kitaplardı.
Yıllardır Almanya'da yaşıyorum. Geçen sene 40 yaşımda ilk defa tarih bölümünden mezun oldum. Bachelor tezim Friedrich Barbarossa döneminde Antichrist fikrinin canlanması üzerineydi. Tezim için öne sürdüğüm fikir, teolojik br fikir olan antichristin dönemin keşişleri tarafından dünyevi siyasete alan açmak için kullanıldığıydı. Gayet başarılı bir notla mezun oldum. Sonradan düşündüğümde birçok fikrin kafamda oluşmasını sağlayan düşünce sistematiğini sizin islam ve felsefe arasındaki çatışmaları, paradoksları çözen konuşmalarınızdan etkilenerek oluşturduğumu fark ediyorum. Sizi dinlemeye başladığım zamanlarda en başta felsefeye meraklı romantik bir islamcı olduğunuzu düşünüp uzak durmuştum. Sonra klasik felsefeyi iyi çalışmış disiplinli bir hoca olduğunuz kanaatine varıp, ucundan faydalanır, genel kültürümü artırırım diye dinlemeye başlamıştım. En nihayetinde artık sizi, kendi başıma oluşturamayacağım yeni perspektifler ve kavramlar üreten bir filozof gibi dinlemeyi öğrendim. Yaptığınız işlerin sizin bu videoda anlattığınız çevrelerin çatışmalarından çok uzak yerlerde de yankı bulduğunu göstermek için bu yorumu yazmak istedim. Sevgiler ve teşekkürler.
Bir salgına iyi ki oldu diyebileceğimi hiç düşünmemiştim.. İyi ki pandemi sürecini yaşadık ve iyi ki sizi tanıdık, ne çok şey kattınız bizlere, eksik olmayın. 🙏 Kanatlarınız her daim kuvvetli ve diri olsun, iyi geceler. 🤍
Sevgili Dücane, bu güzel sohbetiniz için teşekkür ediyorum. Kütük mü fidan mı olma tercihi ile bitirmek harika bir yaklaşımdı. İnsan olma, bilme ile kaimdi. Dil bu konuda önemli ayraçlardan biriydi. Kelime düşünce dünyasının zenginliği ile paralel olduğuna göre günümüzde düşünceyi körletme gayretinin çok yüksek olduğunu söyleyebiliyorum. Özgürlük ikliminde uçmak bilginin, hikmetin kanatlarında olacağına göre sabırla kanat çırpmaya devam edeceğiz. Gönlünüze sağlık . İyi geceler diliyorum.
Sevgili Dücane Bey, sizi Yeni Şafak'ta yazdığınız dönemlerden tanıyorum. O zamanlar çok gençtim yazdıklarınızı tam manasıyla algılayamıyordum büyük ihtimal. Ama bizim mahalledeydiniz ya o yüzden sadece bu bile yetiyordu sempati beslememe. Yıllar geçti, ben 40 lı yaşlarımda hayatı yeniden anlamlandırmaya çalışırken; kendi hakikatimi, manevi huzuru, olgun ve sahici bir insan olmayı kendime hedef koyup yola çıkmışken yıllar sonra RU-vid programlarınızda yeniden kesişti yollarımız. Sizi tanıdıkça bazı kelimelerin hayattaki canlı karşılığını gördüğüme inanıyorum artık. Bir insanın hakikat yolunda sahip olduğu ; tutku, aşk, sahicilik, adanmışlık vb özellikleri taşıdığınıza şahit oldum ve bu dünyada böyle insanların var olduğunu bilmek gelecek adına gerçekten ümit verici. İyi ki varsınız, bu ülke için büyük bir değersiniz , bunu sakın unutmayın.
Sevgili hocam, sıradan ancak emekli olduktan sonra kendi dusunce dünyamı gelistirmeye odaklanan bir vatandas olarak sizi dinlemek inanilmaz bir zenginlik benim için. Sohbetlerinizi büyük bir keyifle ve idrak acilmasiyla dinliyorum . Ömrünüze bereket olsun. Sohbetleriniz ayrica genclik yillarinda sizinle ayni donemde ayni mucadelede bulunun ve acilarini ceken abimi anlamada çok kapi açıyor. Sag olun ❤🙏
gençken cemil meriç i keşfettiğimde çölde su bulmuş gibi olmuştum.. şimdi 59 yaşındayım ve sizin konuşmalarınızı çölde su içercesine dinliyorum.. varolun..
Sevgili dostum, yüzyüze tanışmadık ama kalben dost olduğumuzu düşünüyorum. Sizin söyledikleriniz tümüyle yanlış olsa bile bir farkı var. O da içinizden, yüreğinizden gelen bir ses bu yönüyle değerli. Bir hikaye var hz isa ile ilgili .. Mesneviden.. Birgün isa arkasına bakmadan kaçıyormuş. Bunu görenlerden biri o da ardından koşmaya başlamış. Yetişmiş. Siz demiş isa, mesih değilmisiniz. Ölüleri dirilten, hastaları iyi eden. Neden böyle ardına bakmadan koşuyorsun? İsa da, evet ben o isayım. Ben kaçıyorum çünkü benim sözüm taşa geçiyor, ölüye geçiyor ama aptala geçmiyor. Ben aptallardan kaçıyorum demiş. Saygılarımla
Türkiye için zihinsel seviyenin ortalamasını yükseltmek benim amacım dediniz. Amacınız için çok emek sarf ediyorsunuz, fazlasıyla çaba gösteriyorsunuz. Finalde sadece kendim için bile düşündüğümde başardığınızı söylemek isterim.
Doktor sizin sayenizde ünlü olmak istiyor.yüreği güzel insan iyiki sizi tanımışım.Bu milletin paraya değil ahlaka ihtiyacı var.Yola devam .çok teşekkürler.
Sayın hocam, bu içten sohbet için yüreğinize sağlık. Sizi her dinlediğimde beynimde nasıl yeni ufuklar açıldığını ve kendimi şanslı saydığımı söylemek isterim. Verdiğiniz emek ve çabaya minnettarım.🙏Sizi dinlerken aklıma Karacaoğlan'ın sözü geldi. Kütük olmayı seçenlerin tavrını özetler gibi. "Ben güzele güzel demem, güzel benim olmayınca" demiş. İrfanı olmayanlar, ilim ve irfan sahibine ancak öfke duyarlar. Yormayın güzel yüreğinizi. Saygılar 💐
İçtenliğin için minnettarım kendimi en iyi hissettiğim anlar sizi dinlerken.Söylediklerinizi dinlemek için özel bir zaman ayırmaya çalışıyorum.Nefesinize ve tarihe kayıt olacak sohbetleriniz için çok teşekkürler❤👏❤👏❤👏
Saygıdeğer Hocam söylediğiniz gibi bu konuşma mutlaka gerekliydi. Muhatapları "cevap veremedi" diye şişineceklerdi belki. Siz çıktığınız yolda yürürken nefesi yetmeyenler, yolun anlamını anlamayanlar, kavrayamayanlar döküleceklerdi(benim görüşüm siz yücelirken başı dönenler, uygarlık güneşinden gözü körleşenler düşeceklerdi) tüm bunları mutlaka bekliyordunuz. Size sağlık ve uzu ömür diliyorum. Bu coğrafya için çok çok önemli ve değerlisiniz. Sevgi ve Saygılar sunuyorum.
Hocam gercek bir entellektülsiniz… dünyanin cazibader cekiciligini karsisinda bu kadar temiz kalip, ortadogu toplumunun kroniklesmis, genetik hastalik gibi nesiller Boyu gelen problemlerine kafa catlattmak….yorulmak… ve geleneksel cogunluk karsinda tahkir görücegini bilerek yapmak…. Cesur yüreksiniz… vesselam…
Sayın Dücane Hocam (Yaptığınız işi en güzel şekilde yapınız)hadisinin herkes tarafından hassasiyetle önemsenmesi gerektiğini gerek anlatımınızla yaşayarak öğreniyorsunuz.Farklı bakış açısı ile düşünmeyi öğreniyor ve tüm videoyu akışa kapılarak hiç sıkılmadan merakla dinliyorum. Teşekkür ediyorum emeklerinize sağlık.Sağlık ve afiyette kalınız inşaALLAH.
Sevgili hocam, bizler sizi siz kendinizi biliyorsunuz, lütfen üzmeyiniz kendinizi. Ben sayenizde güncel kısır döngülerin dışına çıkıp düşünmeyi öğrenmeye , hemfikir olmadıklarımla empati yapmaya başladım. Sağ olun, var olun.
Dücane Beğ’i, tam 25 yıl evvel, 18 yaşındayken tanıdım. Bambaşka dünyalar açtı bana. Adeta bir öğretmen oldu. Onu bir kelimeyle tarif et deseler, ben “âlim, ârif ve delikanlı” derdim. Saygılar.
Büyük insanlar büyük fikirleri, küçük insanlar büyük insanları tartışır. Siz bizim yol başçımız, kutup yıldızımız oldunuz. Bırakın öldükten 10 sene sonra hatırlanmayı, kendi döneminde bile adını 3 kişinin bildiği ve onların dahi itibar etmediği insanlar için canınızı sıkmayınız.
Sizi cok geç farkettim şimdi artık her konuda acaba Dücane Cündioğlu bu konuda ne demistir diyorum ve videolarınızı izlemeye çalışıyorum..iyi ki varsiniz❤
Tabi ki Dücane hocanın her görüşüne katılmıyorum fakat nöronlarımı harekete geçiren Türkiye'deki nadir insanlardan birisi bu nedenle eğitimlerimde bütün psikolog öğrencilerime tavsiye ediyorum. Nöronlarım teşekkürlerini iletti hocam :)
Dücane beyi kendime çok benzetiyorum. Konuşma tarzı ise tonlama vs. beni çok rahatlatıyor. Sıkılmıyorum. Bu videoyu psikoloji dersi olarak dinledim. Çok şey aldım. Özellikle kaburga arası hançer 👍🏻 Psikolojik olarak bağımsız sinema filmi gibi geldi bu video, içinde yok yok 😊
Siyasal güce eklemlenmiş trollerin dikkat çeken bir yöntemi, otoriteden bağımsız düşünceleri basitleştirmek.Dücane hocamıza yöneltilen tepkinin düşüncenin yaşam alanını daraltan politik çevreden gelmesi dikkatimi çekti. Selamlar Dücane hocam.
Sayın Cundioglu , sizi severek dinler ve okurum .. Adi geçen yazarların yazılarını da severek okur ve onları da çok beğenirim... Her biriniz çok kiymetlisiniz bizim için....
yayının sonunda ağlamayı beklemiyordum hocam, uzuuun ömürler ve uçuşlar kısmet olsun size ve biz de boynumuz ağrıyana kadar yukarı bakalım, takip edelim sizi
Sayın Cündioğlu, Haksızlığa uğramayan, Haksızlığa uğrayanın halinden anlamaz. Lütfen değer verilmesi önemsenmeyen kişiler ile ilgili beyninizi yormayın, onlar için yoracağınız beyninizi bizi aydınlatacak fikirleri üretmek için kullanın. Haftada iki gün 2 şer saat sizi can kulağıyla dinliyoruz, 2 değil 5 saat olsa zevkle dinleriz, bazen konuşurken çok uzattım felan diyorsunuz ya içim cız ediyor acaba konuşma sonlanacakmı diye, ALLAH doğrunun yanındadır, siz böyle bize ders vermeye devam edin, sizi canı gönülden zevkle izliyoruz ALLAH a emanet.
Tarihin her döneminde kullanışlı elemanlar bulunur. O yollardan ben de geçtim. Kendimi sadece kendim kullandım. Aklı doğru bir biçimde kullanırsan Allah yardım eder. Nokta. Selam ve sevgiyle...
45 yıl önce seni kovalayanlardan veyahut senin kovaladıklarından biri olarak aynı yerde olmak... Acaba geç mi kaldık diyordum ki, özellikle son yarım saati dinledikten sonra.Yok be sıfırdan yeniden başlamak,yeniden doğmak gibi...Kalan ömrümüz bize yeter EVELALLAH.
"Susarak katlanırsın, onlara anlamazlar seni Ey kutsal varlık! Solar gidersin susarak; Çünkü ah, boşuna ararsın barbarlar Arasında yakınlarını günışığı içre, Artık var olmayan o ince, büyük ruhları!" Friedrich Hölderlin
Dücane hocam, hiç uzatmıyorsunuz, çünkü damıtıyorsunuz. Ciddi konu bu. Keşke 5 bölüm olsa. Uzaktan taş atıp kaçanlar ile bir yere varılamaz. Saolun, varolun. Unutmadan, hayatla bir olmak hafif ruhluların işi olamaz.
Akademik rütbelere sahip,bedene temas etmiş ama insana temas etmemiş karakterlerin ilminizi kıskanması çok normal. Dücane Hocam kabullenmekte zorlanabilirsiniz ama siz bize(takipçilerinize)düşündüğünüzden daha yakınsınız,bunun sebebinin ilminiz ve entelektüel birikiminiz olduğunu düşünürseniz hata edersiniz. Bunun sebebi tüm samimiyetiniz ve olanca saflığınızla bize hayatı,insanı ve kendinizi anlatmaya çalışmanız.Ben Montaigne’ni bilmem ama benim bir Dücane Hocam var.
beynim/(yüreğim)/maneviyatım 'sahicisiniz' diyor Hocam... sehl_i mümteni'nin nirengi noktasısınız Yunus'tan sonra benim için... (3 saatlik söyleşilerinizle tanış olduktan sonra bile...)
Kelimeleri birbirine bağlayan gizli ipe mana denir. Manalar için kelimeler feda edilir ama kelimeler için mana asla. Hassas konular... Herkes karakterini sergiler Emeğinize saygı duyanlar ile kem düşünce, zayıf idrakleri bir tutmayınız. Niyeti istifafe etmek isteyenler olduğu gibi, kötü niyetli olanlar olur. Anlaşılmamak düşünce adamlarının kaderidir. Sevgi, saygı, selam.
sizi dahi böyle saygısızca çemkirmeye cesaret edenler bizi ısırmaya koparmaya yeltenir..daha donanımlı daha tedbirli olmak lazım demekki...sevgiler ve saygılar üstat..
Bir yaz akşamı çöktü yine içime ve yaşadığımı hissettiriyor kanımı emen sivrisinek ve apartman altı konfeksiyonundan gelen ve tıpkı sivrisineğin içeriye girdiği açık pencereden giriveriyor acılı nağmeler. Havada uçuşan bu boşluk ve birde amaçsızlığım ve birde yaz akşamı kokuları. Hala koku alabiliyorum. Hiç bir düşüncem yok şimdi ve hafif ve tatlı bir yorgunluk akmakta bedenimden sanki enerjimdeki bu dingin sıfır noktası tetikleyici bir arzuyu beklemekte ve nasılki sıcaklık,basınç dalgalanması fırtınaları doğurursa ve sıkılırsam kendimdem işte bende böyle fırtınalaramı gebeyim ve ne çok severim. Peşinemi takılmalı yeniden bir düşün ve henüz sağlıklıyken ve henüz son nefese vakit var gibi gözükürken, çıkmalımı yeniden sokaklara ama yok aynı yollar aynı sokaklar, yürüyemem artık geriye doğru ve içimden ileriyede yürümek gelmiyor ve sanki kendi içimemi çökmek istiyorum ve olduğum yerde kalayım.Yok ben bu olamam, mutlaka yeni bir film çıkar, yeni bir şarkı dolanır dilime ve aşık olurum yeniden ve kaybetmeyi ne çok severim ve kaybolmayı ne çok bilirim ve yine yeni yeniden, doğ bakalım güneş, sana doğru geleceğim ve boşluğunda uçan kuşlarına,yağmuruna,karına doğrudan ve dikine yürüyeceğim. Nasılda hoşlanırsın benden nasılda ağaçlar takdir eder beni ve doğa nasılda seyreder beni. Bir yaz akşamı meltemi ve son nefesin en sessiz esintisi ve kalmamalı kafamda hiç bir soru o ana dek ve bilmemeliyim yinede hiç bir şeyi ve kaybolayım sonra ortadan sanki hiç yaşamamış gibi ve bir bakmışsın rüzgar ben olmuşum ve esiyorum insanların aralarında ve nefes olmuşum soluyorlar beni şimdi ve belkide öldürdüğüm sivrisineğim ben kendi kanımı içmişimde bir yaz akşamı..
Son Günahım'dan: "Çocukları öldürmek / Kötü çocukları / Geçmişe zarar vermesinler diye ellerinden geleceklerini almak / Geçmişe, yani kutsala" Bu nasıl bir ifade gücüdür? Pablo Neruda şiirlerini çağrıştırdı bana. ❤❤😢😢
Hocam seni bu videolar aracılığıyla 2020de tanıdım.Keske bendeki değişimi sana aktarabilseydim. Genelde çevremde toplumsal siyasal konular tartışılırken çok ateşli bir şekilde konuya müdahil olurdum ve çokta hoşuma giderdi.Artik bu mevzular konuşulurken sadece susuyorum ve hiçte hoşuma gitmiyor. Bana eski halimi geri ver:))
Aldırmayın twitlere Dücane bey diyeceğim ama galiba biraz ben de öyleyim. Beni çok şaşırttığınız oldu. Yine de saygı duyuyorum. Tek affedemediğim son seçimde tuttuğunuz tavır oldu. Yani gitsin de kim gelirse gelsin diye taraf tutulmaz ki.
Türklerin yeni atasözü ihtiyacını karşılayacak nitelikte üretim yapmış olduğunuza kefilim. Hatta çok epik bir özlü sözünüze Tengrist Society websitesinde rastladım. Güzel bir çevirisi ile yer alıyor: “Becoming someone who believes in God is fairly easy. The real challenge is to become someone in whom God believes.”
Hocam sizin değeriniz erdemli ağızlarda değer bulsun...sizin için öyle deseler ne olur böyle deseler ne olur..onlar ortamın konforunu yakalamanın peşinde...yakaladılar da..
Dücane hocam, emeğiniz, birikiminiz, bize katkınız, namuslu bir vicdanın inkar edemiyeceği bir gerçek. Sizi dinledikçe " ilk okul öğretmeni " misaliniz, " Bilgisizlik katlanılabilir, görgüsüzlük asla " Hayran oldum. Kendi aynamda incittiysek özür diliyorum. İyi ki varsınız. Sevgi saygı selam..
Monteigne ne girmeden olur mu...?kesinlikle konuşulması gerekir bu adamın ilk okuduğumda bir konuyu kısa net ifadelerle anlatan kişi olarak kalmıştır bende monteigne
@@gokmensimsek9379 şimdiye kadar herhangi bir kitabını okudunuz mu? Eğer okumadiysaniz düşünce duslenir, Hz. İnsan, cenabı aşk kitaplarından başlayabilirsiniz. Belki o zaman ne demek istediğimi anlatabilirim
Hayat bir yönüyle insanın kendisiylede oynadığı bir oyundur ve bu nedenlede amaçsız gözükmesi aslında onun bizatihi amacın kendisi oluşuyla gölgelenir. Fakat biz neyin gerçek neyin gölge oluşunu anlayana kadar ömür hızlı bir şekilde geçer. Aslında konfüçyusun şu sözüyle artık adetden bir yorum yapacağım ve dücane hocanın bu büyük emeklerine devede kıl bile olmaz ama en azından kendimi ifade etmiş olurum. Bu da bir teşekkür tarzı. Yol insanı büyütmez ama insan yolu büyütebilir. Bu lao tzunun çağdaşı aynı zamanda yanılmıyorsam. Öyleyse hangi yol diye sorulabilir ve hatta lao tzunun bazı fragmanları bilakis konfüçyusçuluğada bir eleştiridir ama eleştiriyi yapan bizatihi yol hangisi olursa olsun onu büyütmüş bir adamdır. İşte bizim sorunumuz tamamen budur. Bizde eksik olan şey yollar değil, büyüklük kavramı ve yine açıkçası büyüklük sözünden pek haz etmesemde bunu genel geçer algıya kullandım ve şimdi kendimle yani kendi düşüncemle çelişerek ilerleyeceğim ve bizde eksik olan ikinci sacayağıda bu. Kendinle çelişememek ve dış davranış olarak değil düşün olarak bile. Üçüncü sacayağı bizdeki aydınların bir yerden sonra siyasi propagandist tavırla düşünmeye başlamaları. Siyasi propagandayı metafor olarak kullanıyorum ve bunun siyasetle hiç alakası yok. Demekki geriye sadece propaganda kalıyor ve peki neyin propagandası elbette vasatın. Birazcık düşünenler propangadanın zaten tüm dünyada vasata yapılan bir söylem olduğunu bilir. Yani en eğitimsiz ve en alttakine göre bir üslup geliştirmelisiniz ve orta sınıf zaten konselide olmuş ve önemsemez biraz daha üstse zaten bunu niçin yapmak zorunda olduğunuzu bilir ve yine önemsemez. Fakat burda ilginç bir şey olur bu önemsememe aşağıdan yukarıya hareketi doğurur ve vasatlık yukarıyada sırayet eder. Öyleyse düşünür bir siyasetçi değildir ve muhatabına üslubu değişik olsa bile en üst perdeden düşüncelerle hitap eder,tartar. İşte burda hocamızın ifade ettiği ve benimde düşüncelerime eklenen havari, entel, sofist ve öğretmenlerce aşağıya taşınır. Artık suyun yolu değişmiştir. Hatta değişmekte değil doğal haline gelmiştir. Aşağıya doğru akacaktır. Vasat aslında sanıldığı gibi vasatda değildir. Sadece paradigmayı değiştirin ve vasatı vasat olarak görmekten vazgeçin ve geleceği bekleyin..