Okumayacağınız kadar çok sayıda kitap satın alanlardan mısınız? Kitap satın alma hastalığı üzerine, hastalık demeyelim de alışkanlığı üzerine konuşmaya niyetlenmiştim ama konu kitaplar olunca konuşma uzadı.
Okuduğunuz kitaplarla ilgili analiz ve edebi eleştirilerinizi beğenerek dinledim. Dog Solstad'ın kitabı derinlikli ve gerçekten çok güzel bir kitap.Günden kalanları ilk fırsatta okuyacağım. Kitap içerikli paylaşımlara sık sık yer vermeniz harika olur. Eğer okumadıysanız otobiyografik kitaplar içinde çok sevdiğim bir murakami kitabını önermek isterim: "Koşmasaydım Yazamazdım"
Kitap alma hastalığım var mı bilmiyorum ama ilgi duyduğum ve okumak istediğim kitabı o anda almazsam sonra unutacam veya kitabı bulamayacam gibi geliyor. ama bekledikçe kitaba ilginin azalması ile ilgili dediğiniz de doğru. Aynı iştahla başlamıyorsun sanki daha sonra
@@ertangil anlıyorum sizi beğenmesem de ben de bitiriyorum başladığım kitabı sorumluluk gibi geliyor yarıda bırakırsam huzursuz oluyorum, keyifli okumalar 😊👍
Benim pek kitaplığım olmadı. Lisedeyken kütüphaneden okurdum, üniversitedeyken kütüphanemi oluşturayım dedim fakat okumadan tüm kitapları satmak zorunda kaldım. Yine okul kütüphanesine düştüm :) Sonra telefondan kitap okuma alışkanlığı oldu bende. E-kitap okuyucu alacak durumum yoktu o zamanlar. Son iki yıldır tekrardan basılı kitaplara para yatırmaya başladım fakat bana yük olduklarını farkettim. Yani ne bileyim sizi besleyen, yediğiniz bir yemeğin posası evin bir köşesinde duruyor gibi. Elmayı yemişim de kabuğu masanın üstündeymiş gibi. Öyle bir fazlalık olarak duruyorlar köşede. Bi yandan okuduğum kitapların bende olmasını seviyorum. Hem e-kitaba göre daha verimli bir okuma sağladığı için hem de itiraf etmek gerekirse bir okuyucu oluşumun görsel temsili oldukları için. Ama yani bilemiyorum kağıt yığınları :/ TürKçe kitaplar kolayca e-kitap olarak bulunsaydı sanırım tamamen e-kitaba geçiş yapardım ama maalesef bulunmuyor. Özellikle eski türk edebiyatından kitaplar neredeyse hiç yok. Her evde bi kütüphane olmalı mantığıyla sevdiğim kitaplardan oluşan bir kütüphane oluşturacağım sadece sanırım. Fazlasına gerek yok :d
Kitap benim hayatımın bir bölümü için ekmek su gibiydi.. Deli gibi kitap okudum.. Sonra bir dönem hiç okumadım.. Sonra kendi üstümde çalışırken kitap okumanın kendimden ve gerçeklikten bir kaçış olduğunu fark ettim.. Kitap kurdu olmanin veya kitap düşkünlüğünün belli tip travma yaşayanların ortak semptomu olduğunu düşünüyorum artık. Kitapla arama mesafe koydum.. Kitap okuma standardım yok. Bazı kitapları defalarca okudum. Çok kitabı yarım bıraktım.. Çoğu kitabı bir defa okudum. Altını çizdiğim de oldu yaprağını bile kivirmadigimda.. Tür olarak biyografi ve anı/gezi kitaplarını seviyorum.. E-kitap mantıklı.. İyi gidiyor vidyolar severek izliyorum
Teşekkürler. Kitapların, gerçeklerden kaçma eğilimini tatmin ettiği bir gerçek. Bende de var bu. Biraz da tek başıma yaşamamın etkisi olabilir. Fırsat bulabiliyorum okumaya.
Dag Sosltad'ın kitabı için video çekmiştim :) Bakmak istersen şurada hocam: ru-vid.com/video/%D0%B2%D0%B8%D0%B4%D0%B5%D0%BE-N-DZNkO-p2w.html Bu arada Auster'ın üçlemesinden de öğreni çıkarıp yazmıştım. Senaryosunu Auster'ın yazdığı Harvey Keitel'ın şakıttığı Smoke filmini izlemeyenlere tavsiye ederim. Kendi yazdığı kitabı Stalingrad Kuşatması'nda tütün bulamadığı için sarıp içen Mihail Bahtin'den bahseder. Adamı merak edip Özne Dil teorisini okudum sonra :) Okumadıysanız Kirpinin Zarafeti 🙋