Zerre korkmuyorum. Güzel bir hayat yaşadım. Sevdim sevildim , kimseyi kırmadım insan biriktirdim. Annem, babam, kardeşlerim ,eşim, çocuklarım ,akrabalarım ve arkadaşlarımda benden olumsuz bahsedecek kimse olmadığını düşünüyorum. İş yaparken haksız kazanç sağlamadım müşterilerime, iş yaptığı yerlerdeki çalışanlara, işçi olduğum zaman çalışma arkadaşlarıma ve patronlarıma karşı her daim saygılı oldum . Her daim haklının mazlumun yanında , zalimin haksızın ,kardeşim bile olsa karşısında oldum. Hırsıza hırsız, alçağa alçak dedim . Onurlu bir hayat yaşadım .
Oldukça yaşlı,duruşunu,davranışlarını hayranlıkla izlediğim bir hanım vardı,son dönemlerinde rahatsızlanmıştı,Allah rahmet eylesin bana bir gün “çok güzel yaşadım,artık yoruldum ölmek istiyorum” demişti Güzel,insana yakışır bir hayat yaşamak bence çok önemli. Allah’la aranda korku değil sevgi olacak hani insan sevdiğini üzmek,incitmek istemez ya işte korku değil o duygu olunca insan hata yapmamaya yani günah denilen şeyi yapmamaya dikkat kesilir,düzgün,kırmadan dökmeden yaşar işte o zaman bu dünyadan ayrılmak zor gelmez diye düşünüyorum. Program çok güzeldi,teşekkür ediyorum.Sağ olun,var olun.
Mustafa hocam, Allah size uzun ömür versin. Ölümü ve ölüm korkusunu gerçekten bir ilahiyat profesörüne yakışan şekilde anlatan çok nadir kişilerden birisiniz. Çok teşekkürler. Türk milleti için çok değerlisiniz.
İş telomerde bitiyor,insanın içindeki ölüm kumsaatinin adı telomerdir.Bu kum saati ayarlanırsa yaşam uzar.Örnek bir kuş 5 yıl,bir kedi 20 yıl yaşayabilir.İnsanın tüm zihni bir makinaya aktarılsa ölümsüzlük zihni olarak elde edilir.
"Ölüm" konusunu herkesin kolayca anlayabileceği ve de "içine sindirebileceği" bir şekilde anlattınız. Mesele, bu kadardır zaten. Çok teşekkür ederiz Mustafa Öztürk bey.
Hocam eksik söylemişsiniz. Ölüm başkasının hayatı hakkındaysa müslümanlardan teslimiyetçisi bulunmaz ama bizzat kendi hayatları tehdit altındaysa yine onlardan canı daha tatlısı çıkmaz. Geçen sene babam covide yakalandı. Çok ağır atlattı. Ölümden döndü. O süreçte bizim taşralı muhafazakarların konu başkalarının hayatı olunca nasıl da ölümü basite aldıklarını ve kaderci takıldıklarını her türlü ihmalkarlıklarına ve tembelliklerine kadere teslimiyet gibi ne idüğü belirsiz bir ambalaj uydurduklarını ama kendi hayatları söz konusu olduğunda nasıl da akıl ve mantıktan yoksun bir telaşa kapıldıklarını bizzat gördüm. Pandeminin en başından beri olabildiğince tedbirli davranıyordum ama sürekli bu kişilerin alaycı tavırlarına maruz kalıyordum. Hatta ölümden ne kadar korkuyorsun kaderde ne varsa o olur diyerek akılları sıra bana nasihat ediyorlardı. Ben tedbirli olun dedikçe onlar kader falan diyordu. Babamın bu hastalığa yakalanması da onların ihmalkar tavırları sebebiyle oldu. O süreçte işim sebebiyle şehir dışında uzak bir yerdeydim. Babamda bazı semptomlar görüldüğü haberini alınca zaman kaybetmemek için akrabalarımdan babamı hastaneye götürüp gerekli tetkikleri yaptırmalarını istedim. Bana sürekli abartma bir şeyi yok, iki günde iyileşir dediler çünkü covid falansa bize de bulaşır diye korkuyorlardı. Israrlarım neticesinde hastaneye götürdüler ama abartıyorsun diyerek bir sürü de söylendiler. Sonra pozitif olduğu anlaşılınca babamı neredeyse hastane kapısında bırakacak olmuşlar. Taksi tutun gidin bize de bulaşır demişler. Ne olursunuz babamı bir yere davet etmeyin, yaşlı adam, siz de ziyaretleşmeleri kesin, maskesiz temas kurmayın dediğimde yav kaderde ne varsa o olur, bu covid yalan, batının oyunu gibisinden abuk sabuk şeyler söyleyen adamlar bir anda hastalıktan köşe bucak sakınır oldu. Ben apar topar uçakla gittiğimde babamı bir eşya gibi eve bıraktıklarını bir daha da sormadıklarını öğrendim. Yaşlı annem ve babam ilaçlarını bile nasıl kullanacaklarını bilmiyorlardı. Eve gitmeden önce pencereleri açmalarını ve evi havalandırmalarını söyleyin, girince de çift maske takın ilaçlarını tarif edin bir şey olmaz dememe rağmen düne kadar kaderde ne varsa o olur diyen adamlar bin bir bahane uydurup kaçmışlar. Ben gider gitmez babamı alıp hastaneye götürdüm. Sırf maske taktığım ve takın dediğim için ölümden çok korkuyorsun dedikleri ben hastanede babamın yanında15 gün kaldım. Ama sorsanız ben teslimiyetçi değilim ve ölümden çok korkuyorum ama onlar kadere iman eden teslimiyetçi adamlar.
çok geçmiş olsun, malesef kendi algını yapılandırmak da yetmiyor bu gibi durumlarda mecburen toplum içinde yaşamak zorunda olduğımuz için böylesi insanların abuk kafaları bizi de etkiliyor işin üzücü kısmı burda yoksa zararları tek kendilerine dokunsa ne halleri varsa görsünler diyeceğiz...
Peygamberler ve kitapta cennetle müjdelenenler dışında kimsenin cennete gitme garantisi yoktur. Allah korkusu bütün hikmetin başıdır. İnsan sevdiğini üzmekten korkmaz mı?
@@Galatasaray1000cimbo BBVA ya git Yardımcı olurlar Garanti bankası senin garantin nedir?saçma sorular dürüst yaşayacaksın ihtiyaçtan fazlası haram ve israftır
Ölümden, fiziksel algılarımızla hissettiklerimizden dolayı çekiniyoruz. Dünya hisleri; özlem, ayrılık vb.. yoksa ölümün kendisi değil, ama çok doğru ki var oluş sebebimizi içselleştiremediğimiz için bu duygulara sahibiz. Her an dengede olmayı nasip etsin🙏
Şimdi geçen sene ansızın kardeşini kaybetmiş bir insan olarak, yaptığınız videoyu o kadar gerekli ve yerinde buldum ki sabah koşu bandında dinledim. İkincil olarak eklemek isterim ki, evrensel, yansız bilimin, getirdiği neden sonuç ilişkisinin, ruhsal dünyayı düzenleme de, din ve veya örf adet gibi aktarılıp sorgulanmayan kalıp sistemlerinin önüne geçmesi, Avrupa'yı hristiyan yonetiminden bilimsel yönetime evirdi. Biz buna direnip kalıpları sürdürmeye dair bilinç aktarıyoruz. Rruhsal gelişim temeli bilimle sekillenmedikce efsanevi ve mistik herseyden korkutulabiliriz. Türevlerini yaratabiliriz. Aktarabiliriz.
Tabi bilim dogdun yasadın ölecen diyor pilin bitti....gerisi yok...o akıl da evin yolunu bul diye verildi.biliminde bir sahibi var.bilimle celişen insanlarin yaşadıklari tecrubi şeylerde var onlar nasil oluyor...bilim kimn emrinde kardesim hic mi oturup düşünmedin kardesinin vefatindan ibret alıp....ölümden korkan kendi amellerinde korkuyordur asıl kimi gordüm kötü ölümden ödü kopuyor
Mistik arayış asla son bulmaz. Bilim ve mistik alan farklıdır. Fizik veya biyoloji veya astronomi insanların mistik ihtiyacını karşılama amacı gütmez. Hiristiyanligin bitişi sadece bilimle alakalı değildir. Hıristiyan dini mistik ihtiyaçları karşılamaktan uzaktır. Ortacagda Avrupalılın kiliseden çektikleri de bilinmektedir. Avrupalılar da şu an kendilerini hıristiyan bir kültür, coğrafya olarak tanımlamaktadır. İnsanla din arasındaki ilişki karmaşıktır. Bilim buna son veremez. Turkiyede de İslam ortadan kalkmayacak. Bugünkü İslamcıların arzuladığı şekilde dindar bir toplum da olmayacak. Ancak halk dini devam edecek. Dini ritüeller yine yasatilacak.
İslam kültüründe korkutarak ıslah etme metodu benimsenmiş. Bir agnostik olarak, ölüm umurumda değil, bu dünyada onurlu, şerefli, kimsenin hakkını yemeden, kimsenin ahını almadan, saygın bir insan gibi yaşayıp bu dünyadaki serüvenimi bitirmek amacım.. İslam’ın Allah’ında da, cehenneminden de cininden, meleğinden de korkmuyorum. Bu duruma gelmem kolay olmadı ama şu an gerçekten de çok huzurluyum. Yaşamayı da seviyorum..
Mustafa bey,o kadar güzel anlatmışsıniz ki...yüreğinize sağlık..Allahi o kadar çok seviyorum ki...dünya için şöyle diyorum..geçerken uğradım..o yüzden kimseye muhtaç olmadan,elden ayaktan düşmeden Rabbime kavuşmak istiyorum..inşallah günahlarım affolur ve O na layık şekilde kavuşurum..ölümden zerre kadar korkum yok...zaten insanların bu kadar sevgisiz oluşu insanda yaşama istegide bırakmıyor..sağlıkla kalın💐
Düşünmeyi başarabilen ve kendi içerisinde tutarlı olabilen ender müslümanlardansınız hocam. Size karşı büyük bir hürmet ve saygı duyuyorum. Zihninize sağlık.
Lan ne alakası var ölümden inanan ve inanmayan herkes korkar. Ölümün ne olduğunu öğretmediğin bir insan ölümden korkmaz. İnsan bildiği şeyden korkar. Senin zihnine işlenmeyen hiç bir şey seni korkutmaz.
Hocam aklı ve vicdanın hür olmayan insanlar korkar ölümden. Vicdanı olmayan insan zaten bir tanrıya ihtiyaç duymaz. İyi ki varsınız varlığınız daima olsun. Işığınız yeni nesli ve gelecek nesilleri aydınlatacak ümidi taşıyorum. MİNNETTARIM.🙏🙏🙏
Hocam kendi açımdan diyorum ki yaşadığınız zulüm benim için mektep kapısı oldu istirham ederim ki bu mektepteki derslerinize devam ediniz. Allah sihhat ve mutluluk iyilik ve mutmainliğinizi arttırsın.
Sevebilen bir gönül için ölüm neden korku nesnesi olsun onun da başımızın üstünde yeri var kıymetli hocam... Vakit ayırdığınız için minnet borçluyuz. Sıhhat le kalın
Hocam; Kur'ana göre Ahiret inancının "ne olduğu" konusu ve neden böyle olduğu konusu tam da bu sohbetin arkasına acilen gerekli gibi... Lutfederseniz bekleriz...
Değerli hocam sağlıklı hayırlı uzun ömür duasında Allah'ın rızasını kazanacak daha çok şeyler yapma fırsatı olması için bir düşünce tarzı da var..Şah damarımızdan daha yakın olan; her anımıza müdahil olan Allah'tan kaçabiliyormuyuz ki dünyada iken.. Allah hepimizin yar ve yardımcısı olsun inşallah.
Allah'ım size ve sizler gibi dürst bilim insanlarına sağlıklı mutlu uzun ömürler vermesini dilerim insanlığın size ihtiyacı var ölümden korkmuyorum yalnızca öldüğüm zaman çocuklarımın bana duyacakları özlem acıları beni üzüyor ölüm korkunç değil ama kalanın duyacağı özlem acısı korkunç geliyor bana
Benim de bu konuyla ilgili düşüncelerime hissiyatıma o kadar güzel tercüman oldunuz ki Mustafa hocam, saygılarımı sevgilerimi sunuyorum size. Ben de "hakikati" bulduktan sonra o kadar rahatım ki bu ölüm konusunda. öbür taraf ile ilgili hiç endişem kalmadı çok şükür.
Mustafa bey , yurtdışında yaşamaya başladığımda en büyük korkum ölürsem cenazemin burda kalacağı ve ruhumun yaban ellerde kaybolacağıydı. Önüme gelene vasiyet ediyordum “ lütfen ölürsem bir şekilde beni ülkeme götürüp defin edin “ diyordum. Yıllar sonra geldiğim nokta ülkemden ve ülkem insanlarından korkmak oldu. Hangi dereye atarlarsa atsınlar farketmiyor artık.
@@ali20100 Harika ya..Salon duvarımda bir köklü ağaç resmi var ve altında şöyle yazıyor...Yeryüzü vatanım,tüm insanlık milletim....Ali bey,tüm yollarinizin güzelliklere ve iyiliklere açılması dileğiyle💐
Siz bir hiçtiniz. Sizi hiçlikten yarattım. Öleceksiniz ve Sonra sizi tekrar Huzurumda Diriltteceğim. İnsanın bir hiç oluşu ancak Yaratanın ona verdiği değeri bir anlasak. Hatırlasak..
1. İman zayıflığı 2. Hesap verilemeyeceğinden korkulması ki bu bir nebze iyi zira ahirete iman edildiğini gösterir 3. Hayata fazla yüklenen anlam ( Cinsellik, yemek, para gibi geçici zevklerin putlaştırılması) 4. Madde bedenle kendini fazla bütünleştirmek ( Yok olma korkusu) 5. Sevdiklerinden ayrılma diyeceğim ama ( doğrusunu Allah bilir) insanın ne kadar bencil olduğunu gözlemledim uzun zaman. Sonuç: Bütün bunlar aslında insanlık paydasında geçerli olan şeyler. Müslümanlar açısından ele alındığında (sahih olanlar hariç) onlar için de geçerli doğal olarak. Uzun ömür istemek ise güzel amel işlemek, faydalı olmak için istenmeli diye biliyorum dinimizde. Yoksa sadece yemek, cinsellik vs gibi şeylerin birinci planda olması hayvanlık mertebesinde olduğumuzu gösterir. Doğrusunu Allah bilir. Konu çok güzel olmuş hocam. Üst üste üç yorum yazdırdı..
Selam hocam,gerçekten güzel ifade etmişsiniz olaylara bakış acısınızı önce analiz sonra sentez etmeniz ve bunları basit şekilde izah etmeniz çok güzel. Çoğu videonuzda bunu fark ediyoruz.farklı şekilde düşüncelerinizi dinlemek güzel. toplumun çoğunda da şu var bu dünyayı boş görüp fakirlik ve sefalet içinde geçirilen bir hayat da var. Nisa(4) 5. ayette de aslında dünya mallarının da boşverilmemesi gereken şeyler olduğunu ve insanca yaşamak için bunları kazanmaya teşfik ettiğini düşünüyorum. Teşekürler,başarılar.
Ağzınıza sağlık hocam. Bir vakit namaz kılmamanın cezası 80 yıl (ahiret yılı ile) cehennemde yanmak denilince korkuluyor haliyle. Bu aşırı korkuda bizi dinden uzaklaştırdı. Zaten yanacağım diye boşvermişliğim bile var.
Ölümün korkutucu tarafı;sevdiklerinden ayrılık ve azap Allah sevdiklerimizle azap görmeden rahmetine Nail olmak dileğimle..Teşekkür ediyorum tebrikler..
Selam Mustafa Bey Kendi ölümümle ilgili düşüncelerim aynı sizin istek ve düşünceleriniz gibi. Bu nedenle yakın buldum anlatımınızı. Diliyorum mümin olarak yaşar ve göç ederiz. Sağlık ve huzur diliyorum
Ölüm ve hayatın anlamı üzerine, olağanüstü derin, şaşırtıcı derecede samimi, yürekten gelen; içsel yaşantı, gözlem ve birikimle oluşmuş, insanı kucaklayan, yüreğini ısıtan ve zihnini açan düşünceler. İnsan dramının bir kısa özeti.
" sen kimsin yaa!" Muhteşemdi hocam emeğinize sağlık, hocam çok güzel ifade ettiniz ama malesef özellikle küçük yaşlarda korkutulmuş ve bu anlamda artık bir psikolojik sorun haline gelen insanlar var ise bir hekime baş vurması gerekir ki o boyutta büyük rahatsız edici olabilir , yani korku boyutu da önemli şifa diliyorum . Bu kadar basit ve bu kadar güzel aynı zaman da naif bahsetmenin çoğu insanı tatmin ettiğini tahmin ederek tekrar emeğinize sağlık hocam iyi ki varsınız 🙏🙋♀️
Benim şahsi korkum sevdiklerimden (eşimden çocuklarımdan) ayrılmak ve onları bir daha öbür alem bile olsa bir daha görememek Yoksa dünya malı ile bir bağım düşüncem yoktur 😔
Eşiniz çocuklarınızda bu dunyaya aitler ben ölüme söyle bakıyorum nasılsın dunyay geliş zamanımız coğrafya aile bize sorulmadan meydana geldi ise ölümde öyle olacak ama dinen eşler birbirini hak ettiyse çocuklarda dair ahirette sonsuz bir yaşama nail olacaklar en iyisi böyle dusunmek
@@deklansorfoto2901 Mustafa hocayı dinlemediniz galiba Eşler birbirlerini hak etse bile birbirlerini bulacaklarını dair Kuran'da bir bilgi yok keza çocuklar içinde öyle Eş ve çocukların dünyaya ait olduklarını biliyorum onlar manevi değerlerdir videoda işlenen konu maddi varlıklar hakkindadir
Allah'tan daha çok sevdikleriniz varsa imanınızda sorun var demektir. Eşiniz cehennemlik olsa sırf onu görmek için cehenneme gider misiniz ? Peygamberlerin eşlerini çocuklarını bırakıp gittikleri anlatılıyor Kuran'da
Sevgili hocam Ben hic bir dine inanmiyorum ve fakat sizin hangi konuda olursa olsun konusmalariniz bana terapi gibi geliyor huzurla doluyorum Tesekkur eder saygilarimi sunarim
Ölüm bir yerden başka bir yere gidiş.. 90 yılında Askerliğim Eğirdir dağ komando okul komutanlığına çıkmıştı,araştırdım eyvah ..!! neler söylediler neler çok tedirgin oldum. O zamanlar internet ,cep telefonu gibi haber alabileceğin bir mecra yok.. Gidip gelenlerden bilgi alıyordum.akıl almaz şeyler söylüyorlardı..birisi dedi ki Tulumba tatlıları çok güzel .. Gittim herkes doğru söylemişti.. Zor bir yer idi.. Sonuç meçhule gidiyorsun Ve güveneceğin tek Allah. Durum bu… Zaten İslam da bu ..
Hocam ne güzel anlattınız bir zamanlar Alman sefimle konusmustuk bu konuyu aynı seyleri söyledi ve hic korkmadığını zaten zaman degistigi ve insanlarda yaslanınca artık insanların hayata uyum saglayamadıgını o yüzden uzun yasayıp cevresine yük olmak istemiyorum dediginde cok sasırmıstım
hocam ben bunu uyutulma korkusu olarak senaryomda eleştiriyorum, sizin fikirlerinize çok ama çok kıymet veriyorum. size ulaşmak için bir sokak hayvvanı oldum vve neredeyse uyutulacağım. çünkü benim bir barınma problemim var, eylül henüz erken değil sizin için ama sokak hayvanları için bu sadece bir başlangıç.
ruhçuluk konusunu kavrayınca ölüm konusu ve korkusu bende bitti..tesbitler güzel..din öğretileri sevgiden ziyade korku üzerine ve bunu çok kullananların vebalini düşünemiyorum bile..
binlerce kez teşekkür binlerce kez. benim yıllarım gitti bunları bilmeden zülum ,içinde bağnazlık saçma sapan bi kafa algılama içinde şükürler olsun sırtımdan(korku) yük indiğini özgürleştiğimi hissediyorum
Mustafa hoca ben ölümden korkmuyirum,cünkü cok erken yasta öldüler kendi canimdan cok sevdigim ailemi kaybettim ,en cok onlari görebilecekmiyiz diye merak ediyordum ölünce.ama kurani kerimde böyle bir bilgi olmadigini söylüyorsunuz.bu beni gercekten cok üzdü sevdiklerine bu yasamda doyamiyanlar üzülecek .o zaman kurani kerim yüzde yüz dogrudur diyemez kimse doru olmasini isterdim gercekten cok üzüldüm
İnsan doğduğunda ölümü düşünmez aklı geliştikçe ölümü düşünmeye ve korkmaya başlar . Onu korkutan aklı aslında aynı zamanda onu hayatta tutar. ”Ölüm”ü yaratan da insanı sonsuz kılan da akıldır.